|
Category |
Turkish |
English |
|
| Common Usage |
|
| 1 |
Common Usage |
kızarmış ekmek (dilim halinde) |
toast n.
|
|
I have steak, eggs, hash browns, toast, and coffee.
Biftek, yumurta, patates kızartması, kızarmış ekmek ve kahve var.
More Sentences
|
| General |
|
| 2 |
General |
küp biçiminde doğranmış kızarmış ekmek (çorbaya konulan) |
crouton n.
|
|
| 3 |
General |
kızarmış ekmek üzerine kırılmış iki yumurta |
adam and eve on a raft n.
|
|
| 4 |
General |
kızarmış ekmek dilimi |
toss [scottish] n.
|
|
| 5 |
General |
kızarmış ekmek dilimi |
rouse [obsolete] n.
|
|
| Gastronomy |
|
| 6 |
Gastronomy |
kızarmış ekmek dilimi koyma aparatı |
toast rack n.
|
|
| 7 |
Gastronomy |
çorba ile sunulan küçük kızarmış ekmek parçası |
crouton n.
|
|
| 8 |
Gastronomy |
ekmek kırıntılarıyla yapılan baharatlı bir yemek (kızarmış hindi ile yenilen) |
dressing n.
|
|
| 9 |
Gastronomy |
fransız usulü kızarmış ekmek |
french toast n.
|
|
| 10 |
Gastronomy |
italyan usulü kızarmış ekmek |
crostini n.
|
|
| 11 |
Gastronomy |
kızarmış ekmek dilimi |
toast n.
|
|
| 12 |
Gastronomy |
kızarmış küçük ekmek parçası |
crouton n.
|
|
| 13 |
Gastronomy |
kızarmış ekmek üzerine fırnda kızartılmış fasulye |
baked beans on toast n.
|
|
| 14 |
Gastronomy |
kızarmış ekmek üzerine fırnda kızartılmış fasulye |
beans on toast n.
|
|
| 15 |
Gastronomy |
tereyağlı kızarmış ekmek |
buttered toast n.
|
|
| 16 |
Gastronomy |
yumurtanın sarısına batırılıp pişirilmiş kızarmış ekmek |
eggs and soldiers n.
|
|
|
|
| 17 |
Gastronomy |
yumurta, domuz pastırması, kızarmış ekmek ve çay veya kahve ile yapılan zengin kahvaltı |
english breakfast n.
|
|
| 18 |
Gastronomy |
kızarmış beyaz ekmek |
white toast [canada] n.
|
|
| 19 |
Gastronomy |
kızarmış tereyağlı ekmek veya pilav üzerinde servis edilen newburg soslu ıstakoz |
lobster a la newburg n.
|
|
| 20 |
Gastronomy |
kızarmış tereyağlı ekmek veya pilav üzerinde servis edilen newburg soslu ıstakoz |
lobster newburg n.
|
|
| 21 |
Gastronomy |
kızarmış ekmek dilimi |
rusk n.
|
|
| 22 |
Gastronomy |
pastırma dilimlerine sarılıp kızarmış ekmek üzerinde servis edilen ekşi kuru erik |
devils-on-horseback n.
|
|
| 23 |
Gastronomy |
sütlü kızarmış ekmek |
milk toast n.
|
|
| 24 |
Gastronomy |
şeker, portakal kabuğu rendesi ve az miktarda portakal suyu ile hazırlanan tereyağlı kızarmış ekmek |
orange toast n.
|
|
| 25 |
Gastronomy |
kızarmış ekmek veya pilav üzerinde servis edilen newburg soslu deniz mahsulü |
seafood newburg n.
|
|
| 26 |
Gastronomy |
peynirli kızarmış ekmek |
welsh rabbit v.
|
|
| 27 |
Gastronomy |
sütlü, kızarmış ekmek |
soft toast v.
|
|
| Slang |
|
| 28 |
Slang |
(büfede, restoranda) kızarmış ekmek siparişi |
down n.
|
|
| 29 |
Slang |
kızarmış ekmek üzerinde |
down adv.
|
|
