History

takım elbise

Meanings of "takım elbise" in English Turkish Dictionary : 8 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	takım elbise	suit n.
General
2	General	takım elbise	suit n.
3	General	takım elbise	lounge suit n.
Colloquial
4	Colloquial	takım elbise	bag of fruit n.
Technical
5	Technical	takım elbise	two piece suit n.
Textile
6	Textile	takım elbise	suit n.
Slang
7	Slang	takım elbise	whistle n.
British Slang
8	British Slang	takım elbise	whistle (and flute) (cockney rhyming slang) n.

Meanings of "takım elbise" with other terms in English Turkish Dictionary : 39 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	takım elbise kumaşı	suiting n.
2	General	ince çizgili takım elbise	pinstripe suit n.
3	General	takım elbise (erkek için)	suit n.
4	General	havalı takım elbise	zoot suit n.
5	General	(özellikle düğün vb. gibi davetlerde giyilen) resmi elbise/smokin/takım elbise	morning suit n.
6	General	(genelde iş adamlarının giydiği) modaya uygun/şık takım elbise	power suit n.
7	General	ödünç takım elbise	borrowed suit n.
8	General	takım elbise çantası	suit carrier n.
9	General	özel hazırlanmış takım elbise	tailor-made suit n.
10	General	özel yapım takım elbise	tailor-made suit n.
11	General	ısmarlama takım elbise	tailor-made suit n.
12	General	beyaz takım elbise	white suit n.
13	General	hafif bol pantolon üzerine ceket veya spor gömlekten oluşan rahat takım elbise	slack suit n.
14	General	takım elbise giymek	put on a suit v.
15	General	bir takım elbise satın almak	buy a suit v.
16	General	takım elbise giymemiş	unsuited adj.
17	General	takım elbise giymiş	pantsuited adj.
Colloquial
18	Colloquial	şık/modaya uygun takım elbise	smart suit n.
Idioms
19	Idioms	çizgili takım elbise giyen iş insanı/iş adamı/iş kadını	pinstriper n.
20	Idioms	çizgili takım elbise giymiş iş insanı/iş adamı/iş kadını	pinstriper n.
Speaking
21	Speaking	takım elbise giymeyi sevmiyorum	I don't like wearing suits expr.
22	Speaking	yemeğe takım elbise giyip geldi	he wore a suit to dinner expr.
23	Speaking	yemeğe takım elbise ile geldi	he wore a suit to dinner expr.
Textile
24	Textile	iki parça takım elbise	two-piece n.
25	Textile	iki takım elbise ve aksesuarlarını alabilecek ölçüdeki erkek bavulu	two-suiter n.
26	Textile	ekoseli takım elbise	check suit n.
27	Textile	erkek takım elbise	men's suit n.
28	Textile	lacivert takım elbise	dark blue suit n.
29	Textile	(erkek için) takım elbise	suit n.
30	Textile	takım (elbise veya kostüm)	ensemble n.
31	Textile	ceketi tek sıra düğmeli takım elbise	single-breasted suit n.
32	Textile	takım elbise ceketi	suit coat n.
33	Textile	takım elbise ceketi	suit jacket n.
34	Textile	üç parçadan oluşan (takım elbise)	three-piece adj.
Slang
35	Slang	1940'larda abd'de popüler olan bol bir takım elbise modeli	zoot suit n.
36	Slang	genellikle genç erkeklerin giydiği bir tür takım elbise ceketi	drape n.
37	Slang	takım elbise giymek	suit up v.
38	Slang	havalı takım elbise giyen kimseleri andıran/hatırlatan	zootie adj.
39	Slang	havalı takım elbise giyen kimselerin tarzında	zootie adj.