the music

Meanings of "the music" in Turkish English Dictionary : 35 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	music n.	müzik
As with all music it needs to be a fine tune and properly orchestrated. Tüm müziklerde olduğu gibi bunun da ince bir ayar yapılması ve düzgün bir şekilde orkestra edilmesi gerekiyor. More Sentences
General
2	General	music n.	nota
Tom can't read sheet music. Tom nota okuyamıyor. More Sentences
3	General	music n.	müzik grubu
What's your favorite music group? En sevdiğiniz müzik grubu hangisi? More Sentences
Art
4	Art	music	müzik
Finally, a couple of words about the music and entertainment sectors. Son olarak, müzik ve eğlence sektörleri hakkında birkaç söz söylemek istiyorum. More Sentences
General
5	General	music n.	nağme
6	General	music n.	makam
7	General	music n.	musiki
8	General	music n.	orkestra
9	General	music n.	hava
10	General	music n.	ahenk
11	General	music n.	partisyon
12	General	music n.	tazıların avı görünce uluması
13	General	music n.	şamata
14	General	music n.	gürültü
15	General	music n.	patırtı
16	General	music n.	suça verilen kınama
17	General	music n.	suça verilen yasal kovuşturma
18	General	music n.	ruhani dürtü
19	General	music n.	ruhsal canlanma
20	General	music n.	bir grup müzisyen
Music
21	Music	music n.	kompozisyon ile tonların hoş, etkileyici veya anlaşılır şekilde birleştirilmesi
22	Music	music n.	ses ahengi
23	Music	music n.	tonal harmoni ile karakterize olan ifade veya hareket kalitesi
24	Music	music n.	ritmik zarafet ile karakterize olan ifade veya hareket kalitesi
25	Music	music n.	kağıda yazılmış müzik bestesinin partisyonu
26	Music	music n.	müzik bestesinin kaydedilmiş icrası
27	Music	music n.	kendine özgü müzik türü
28	Music	music n.	kendine özgü müzik kategorisi
29	Music	music n.	müziğe tepki verebilme
30	Music	music n.	müzikten zevk alabilme
31	Music	music v.	müzik bestelemek
32	Music	music v.	müzik icra etmek
33	Music	music v.	müzikle ifade etmek
34	Music	music v.	müzikle uğraşmak
Archaic
35	Archaic	music v.	müzikle talimat vermek

Meanings of "the music" with other terms in English Turkish Dictionary : 37 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	face the music v.	diyet ödemek
I just have to face the music. Diyetini ödemek zorundayım. More Sentences
Idioms
2	Idioms	face the music v.	bedelini ödemek
Face the music. Bedelini öde. More Sentences
General
3	General	music and the conflict n.	müzik ve çatışma
4	General	rhythm of the music n.	müziğin ritmi
5	General	face the music v.	bir problemle karşı karşıya olduğunu kabullenmek
6	General	face the music v.	bedel ödemek
7	General	turn up the music v.	müziğin sesini açmak
8	General	turn down the music v.	müziğin sesini kısmak
9	General	spend half of his/her life in the music business v.	hayatının yarısını müzik piyasasında harcamak
10	General	crank up the music/volume v.	müziğin sesini açmak
11	General	hear the sound of music coming from a passing car v.	yoldan geçen bir arabadan gelen müziğin sesini duymak
Phrases
12	Phrases	cue the music! expr.	müzik gelsin!
13	Phrases	cue the music! expr.	müzik başlasın!
Proverb
14	Proverb	music heals the soul	müzik ruhun gıdasıdır
15	Proverb	those who dance are considered insane by those who cannot hear the music	müziğin sesini duyamayanlar dans edenlerin deli olduğunu düşünürler
Colloquial
16	Colloquial	stop the music! hold everything! expr.	müziği durdurun! her şeyi durdurun! (bir konuşma esnasında araya girip birinin dikkatini çekmek için söylenir)
17	Colloquial	stop the music! hold everything! expr.	bir dakika! (bir konuşma esnasında araya girip birinin dikkatini çekmek için söylenir)
18	Colloquial	stop the music! hold everything! expr.	durun! (bir konuşma esnasında araya girip birinin dikkatini çekmek için söylenir)
Idioms
19	Idioms	be on the same sheet of music v.	aynı telden çalmak
20	Idioms	face the music v.	bedel ödemek
21	Idioms	face the music v.	diyet ödemek
22	Idioms	face the music v.	ceremeyi çekmek
23	Idioms	face the music v.	göğüs germek
24	Idioms	face the music v.	hatalardan kaynaklanan olumsuz sonuçları kabul etmek
25	Idioms	face the music v.	yaptığı şeyin olumsuzluklarıyla yüzleşmek
26	Idioms	face the music v.	(bir şeyin) kefaretini ödemek
27	Idioms	stop the music! expr.	bırak her şeyi!
Speaking
28	Speaking	can you turn down the music? expr.	müziği kısabilir misin?
29	Speaking	turn off the music expr.	müziği kapat
Politics
30	Politics	master of the queen's music [uk] n.	kraliyet sarayında i. charles'tan itibaren var olan ve genellikle saygıdeğer bir ingiliz besteciye onursal unvan olarak verilen makam
31	Politics	master of the king's music [uk] n.	kraliyet sarayında i. charles'tan itibaren var olan ve genellikle saygıdeğer bir ingiliz besteciye onursal unvan olarak verilen makam
Philosophy
32	Philosophy	music of the spheres n.	yıldızların müziği
33	Philosophy	music of the spheres n.	pisagor felsefesine göre gök cisimlerinin çıkardığı fakat insanların işitemediği müzik sesleri
Music
34	Music	music from the original series n.	dizi müziği
35	Music	murder the piece of music v.	bir müzik parçasını çok kötü çalmak
Cinema
36	Cinema	music from the motion picture n.	film müziği
Abbreviation
37	Abbreviation	arcm (associate of the royal college of music) n.	kraliyet müzik okulu öğretim üyesi