Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | yakma fırını | incinerator n. |
Industry | ||
Industry | yakma fırını | burner n. |
Technical | ||
Technical | yakma fırını | combustion furnace n. |
Technical | yakma fırını | incinerator n. |
Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | çöp yakma fırını | incinerator n. | ||
Landfills are reaching capacity, incinerators are overflowing and the wads of excessive packaging we use should go. Çöp sahaları kapasiteye ulaşıyor, çöp yakma fırınları dolup taşıyor ve kullandığımız aşırı ambalajlar artık gitmeli. More Sentences |
||||
General | ceset yakma fırını | crematory n. | ||
General | ölü yakma fırını | cinerator n. | ||
General | çöp yakma fırını | destructor n. | ||
Technical | ||||
Technical | çöp yakma fırını | refuse destructor n. | ||
Technical | çöp yakma fırını | refuse incineration plant n. | ||
Technical | çöp yakma fırını | incinerator n. | ||
Technical | frekans indüksiyon yakma fırını | high-frequency induction combustion furnace n. | ||
Technical | resistanslı yakma fırını | resistance combustion furnace n. | ||
Technical | demir yakma fırını kapağı | firestone n. |