alien - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
alien uzaylı n.
  • My wife sometimes forgets she is not a space alien.
  • Eşim bazen kendisinin uzaylı olmadığını unutuyor.
  • And we brought back a sample of the alien additive for analysis.
  • Ve uzaylı katkı maddesinin bir örneğini analiz için buraya getirdik.
  • It's hard to keep these aliens straight without a scorecard.
  • Bu uzaylıları bir puan kartı olmadan kontrol etmek zor.
Show More (88)
alien yabancı adj.
  • This is not something alien to our borders but something that persists within these very borders.
  • Bu, sınırlarımıza yabancı bir şey değil, tam da bu sınırlar içerisinde devam eden bir şeydir.
  • Alien constructs like this risk watering down the fundamental freedoms.
  • Bu gibi yabancı yapılar temel özgürlükleri etkisizleştirme riski taşır.
  • They are alien to our tradition.
  • Bunlar bizim geleneklerimize yabancıdır.
Show More (14)
alien yaratık n.
  • They're currently in alien terrain, surrounded by millions of the most vicious creatures on the planet.
  • Şu anda evrendeki en vahşi yaratıklardan milyonlarcasıyla çevrili, yabancı bir bölgedeler.
  • They're currently in alien terrain, surrounded by millions of the most vicious creatures on the planet.
  • Şu anda yabancı bir arazide, gezegendeki en vahşi yaratıkların milyonlarcasıyla çevrelenmiş durumdalar.
  • However, this alien planet is hostile with creatures lurking about.
  • Ancak, bu yabancı gezegen, etrafta gizlenen yaratıklarla düşmanca ilişkiler içinde.
Show More (1)
alien uymayan adj.
  • Such actions are alien to our beliefs.
  • Bu tür eylemler bizim inançlarımıza uymaz.
  • Those ideas are alien to our way of thinking.
  • Bu fikirler düşünme tarzımıza uymaz.
Show More (-1)