|
- She is said to have been beautiful.
- Güzel olduğu söyleniliyor.
- When was the last time that you told your wife she was beautiful?
- Karınıza en son ne zaman güzel olduğunu söylediniz?
- The secretary is good at English in addition to being beautiful.
- Sekreter, güzel olmasının yanı sıra iyi İngilizce biliyor.
- You said Mary was beautiful, but I didn't think she would be this beautiful.
- Mary'nin güzel olduğunu söylemiştin ama bu kadar güzel olacağını düşünmemiştim.
- Tom said he thought Mary was beautiful.
- Tom Mary'nin güzel olduğunu düşündüğünü söyledi.
- It's going to be beautiful.
- Bu güzel olacak.
- Tom used to tell me I was beautiful.
- Tom bana güzel olduğumu söylerdi.
- Tom didn't think that Mary was beautiful.
- Tom Mary'nin güzel olduğunu düşünmedi.
- She is said to have been beautiful.
- Güzel olduğu söyleniyor.
- Tom says he thinks Mary is beautiful.
- Tom, Mary'nin güzel olduğunu düşündüğünü söylüyor.
- Tom asked me if I thought Mary was beautiful.
- Tom bana Mary'nin güzel olduğunu düşünüp düşünmediğimi sordu.
- Tom said Mary was beautiful.
- Tom Mary'nin güzel olduğunu söyledi.
- She must've been beautiful when she was young.
- O, gençken güzel olmalı.
- Tom thought Mary was beautiful.
- Tom Mary'nin güzel olduğunu düşündü.
- Do you really think Mary is beautiful?
- Mary'nin gerçekten güzel olduğunu düşünüyor musun?
- Everyone says the view from here is beautiful.
- Herkes buradan manzaranın çok güzel olduğunu söylüyor.
- There are many benefits to being beautiful.
- Güzel olmanın bir sürü faydası vardır.
- You said Mary was beautiful, but I didn't think she would be this beautiful.
- Mary'nin güzel olduğunu söyledin ama ben Mary'nin bu kadar güzel olacağını düşünmedim.
- Tom thought that Mary was beautiful.
- Tom, Mary'nin güzel olduğunu düşünüyordu.
- There are many benefits to being beautiful.
- Güzel olmanın birçok faydası var.
- Tom said that Mary was beautiful.
- Tom Mary'nin güzel olduğunu söyledi.
- There are many benefits to being beautiful.
- Güzel olmanın birçok faydası vardır.
- When was the last time you told your wife she was beautiful?
- Karınıza en son ne zaman güzel olduğunu söylediniz?
- Everyone says the view from here is beautiful.
- Herkes buradan manzaranın güzel olduğunu söylüyor.
- I bet their baby is beautiful.
- Onların bebeğinin güzel olduğuna eminim.
- Tom told Mary she was beautiful.
- Tom Mary'ye güzel olduğunu söyledi.
- She is proud of being beautiful.
- Güzel olmaktan gurur duyuyor.
- She flatters herself by thinking that she is beautiful.
- O güzel olduğunu düşünerek gururlanıyor.
- Let her be beautiful and let me forget her.
- Bırak o güzel olsun, ben de onu unutayım.
- Tom thought Mary was beautiful.
- Tom, Mary'nin güzel olduğunu düşünüyordu.
- Your mother must've been beautiful when she was young.
- Annen gençken güzel olmalı.
- I don't care whether she is beautiful or not!
- Güzel olup olmaması umurumda değil!
- I love things that are beautiful.
- Güzel olan şeyleri severim.
- Tom didn't think that Mary was beautiful.
- Tom, Mary'nin güzel olduğunu düşünmüyordu.
- I saw that the weather will be beautiful this weekend.
- Bu haftasonu havanın güzel olacağını gördüm.
- There are many benefits to being beautiful.
- Güzel olmanın bir sürü yararı vardır.
- I saw that the weather will be beautiful this weekend.
- Bu hafta sonu havanın güzel olacağını gördüm.
- Tom told Mary that he thought she was beautiful.
- Tom Mary'ye, onun güzel olduğunu düşündüğünü söyledi.
- Tom told Mary she was beautiful.
- Tom, Mary'ye güzel olduğunu söyledi.
- When I was younger, many people used to say I was beautiful.
- Ben gençken, birçok insan güzel olduğumu söylerdi.
- Tom told me that he thought Mary was beautiful.
- Tom bana Mary'nin güzel olduğunu düşündüğünü söyledi.
- Tom told Mary that he thought she was beautiful.
- Tom, Mary'ye onun güzel olduğunu düşündüğünü söyledi.
- The city lights are beautiful at night.
- Şehrin ışıkları geceleri çok güzel oluyor.
- It's going to be beautiful.
- Güzel olacak.
- Besides being beautiful, she is kind and intellectual.
- Güzel olmasının yanı sıra nazik ve entelektüel.
- Tom thought that Mary was beautiful.
- Tom Mary'nin güzel olduğunu düşündü.
- She flatters herself by thinking that she is beautiful.
- Güzel olduğunu sanıp kibirleniyor.
- If you see her from a distance, she is beautiful.
- Onu uzaktan görürseniz, çok güzel olduğunu anlarsınız.
- I see the girl is beautiful.
- Kızın güzel olduğunu görüyorum.
- Of what benefit is it for a person to be beautiful?
- Bir insanın güzel olmasının ne faydası var?
- I thought she was beautiful at the time.
- O zamanlar çok güzel olduğunu düşünmüştüm.
- The countryside is beautiful in the spring.
- Kırlar ilkbaharda çok güzel olur.
- The peach tree is beautiful when in flower.
- Şeftali ağacı çiçek açtığında çok güzel oluyor.
- I don't care whether she is beautiful or not!
- Onun güzel olup olmaması umurumda değil!
- Your mother must've been beautiful when she was young.
- Annen gençken çok güzel olmalı.
- You said I was beautiful.
- Güzel olduğumu söyledin.
- Does Tom think Mary is beautiful?
- Tom, Mary'nin güzel olduğunu düşünüyor mu?
- I think Mary is beautiful.
- Mary'nin güzel olduğunu düşünüyorum.
- Tom told me that I was beautiful.
- Tom bana güzel olduğumu söyledi.
- When was the last time you told your wife she was beautiful?
- Son kez ne zaman karına güzel olduğunu söyledin?
- She is proud of being beautiful.
- Güzel olmasıyla gurur duyuyor.
- Tom said that Mary was beautiful.
- Tom, Mary'nin güzel olduğunu söyledi.
- My mother is said to have been beautiful when she was a girl.
- Annemin küçük bir kızken çok güzel olduğu söylenir.
- She wished to be beautiful.
- Güzel olmayı diledi.
- Besides being beautiful, she is kind and intellectual.
- O, güzel olmanın yanında kibar ve zekidir.
- When I was younger, many people used to say I was beautiful.
- Ben daha gençken, birçok insan güzel olduğumu söylerdi.
- Tom said he thought Mary was beautiful.
- Tom, Mary'nin güzel olduğunu düşündüğünü söyledi.
- This song is beautiful when you sing it.
- Bu şarkıyı söylediğinde çok güzel oluyor.
- Tom says he thinks Mary is beautiful.
- Tom Mary'nin güzel olduğunu düşündüğünü söylüyor.
- Mary asked Tom if he thought she was beautiful.
- Mary Tom'a onun güzel olduğunu düşünüp düşünmediğini sordu.
- I'm not the only one who thinks Mary is beautiful.
- Mary'nin güzel olduğunu düşünen tek ben değilim.
- I know that Mary is beautiful.
- Mary'nin güzel olduğunu biliyorum.
- I'm not the only one who thinks Mary is beautiful.
- Mary'nin güzel olduğunu düşünen tek kişi ben değilim.
- It'll be beautiful.
- Güzel olacak.
Show More (71)
|
