| 1 |
be deceived |
kandırılmak |
v. |
|
- I would rather be deceived than to deceive.
- Kandırılmaktansa kandırmayı yeğlerim.
- I know when I'm being deceived.
- Ne zaman kandırıldığımı biliyorum.
- We must not allow ourselves to be deceived.
- Kendimizi kandırmamıza izin vermemeliyiz.
- She was deceived by a friend.
- Bir arkadaşı tarafından kandırıldı.
- Don't be deceived.
- Kandırılma.
- I was deceived by him.
- O beni kandırdı.
- You've been deceived.
- Kandırılmışsınız.
- Many people were deceived by the advertisement.
- Birçok insan reklamla kandırıldı.
- Don't be deceived by Tom.
- Tom'a kanmayın.
- Don't be deceived by Tom.
- Tom'a kanma.
- Don't be deceived by Tom.
- Tom tarafından kandırılmayın.
- We can't allow ourselves to be deceived.
- Kendimizi kandırmaya izin veremeyiz.
- What bugged me most was having been deceived.
- Beni en çok rahatsız eden şey kandırılmış olmaktı.
- Thousands of people were deceived by the advertisement.
- Binlerce insan bu reklamla kandırıldı.
Show More (11)
|
| 2 |
be deceived |
aldatılmak |
v. |
|
- Don't be deceived.
- Aldatılma.
- Be careful not to be deceived.
- Aldatılmamak için dikkatli ol.
- She was deceived by a friend.
- O, bir arkadaşı tarafından aldatıldı.
- You've been deceived.
- Aldatıldın.
- Don't be deceived by Tom.
- Tom tarafından aldatılmayın.
- Be careful not to be deceived.
- Aldatılmamaya dikkat et.
- I was deceived by him.
- Onun tarafından aldatıldım.
- I would rather be deceived than to deceive.
- Aldatmaktansa aldatılmayı tercih ederim.
Show More (5)
|
| 3 |
be deceived |
aldanmak |
v. |
|
- Don't be deceived by appearances.
- Görünüşe bakıp aldanmayın.
- Don't be deceived by Tom.
- Tom'a aldanma.
- Don't be deceived.
- Sakın aldanma.
- Don't be deceived by appearances.
- Görünüşe aldanmayın.
- Don't be deceived by Tom.
- Tom'a aldanmayın.
Show More (2)
|
