|
- Sami and Layla drove Farid to a deserted farm.
- Sami ve Layla, Farid'i ıssız bir çiftliğe götürdüler.
- I liked walking alone on the deserted beach.
- Issız sahilde yalnız yürümek hoşuma gidiyordu.
- The park was deserted.
- Park ıssızdı.
- Tom's body was found along a deserted road.
- Tom'un cesedi ıssız bir yolda bulundu.
- The island was completely deserted.
- Ada tamamen ıssızdı.
- Tom stood alone under a big clock in the deserted train station.
- Tom ıssız tren istasyonunda büyük bir saatin altında tek başına duruyordu.
- Tom broke into the deserted shack.
- Tom ıssız kulübeye girdi.
- I liked walking alone on the deserted beach in the evening.
- Akşamleyin ıssız bir plajda tek başıma yürümeyi sevdim.
- The office is deserted.
- Ofis ıssız.
- The sidewalks are deserted.
- Kaldırımlar ıssız.
- Sami and Layla drove Farid to a deserted farm.
- Sami ve Leyla, Ferit'i ıssız bir çiftliğe götürdüler.
- I've never seen this place so deserted.
- Burayı hiç bu kadar ıssız görmemiştim.
- The golf course is completely deserted, there is not a single person!
- Golf sahası tamamen ıssız, tek bir kişi bile yok!
- I liked walking alone on the deserted beach in the evening.
- Akşamları ıssız sahilde tek başıma yürümeyi severdim.
- The golf course is completely deserted, there is not a single person!
- Golf sahası tamamen ıssız, bir tek kişi yok!
- The campsite was totally deserted.
- Kamp yeri tamamen ıssızdı.
- The mall is deserted.
- Alışveriş merkezi ıssız.
- The street is deserted.
- Sokak ıssız.
- The street was deserted after ten.
- Saat ondan sonra cadde ıssızdı.
- The streets become deserted.
- Sokaklar ıssız hale geliyor.
Show More (17)
|
