|
- There have been some attempts at proposals to change the situation, but these are doomed to failure.
- Bu durumu değiştirmeye yönelik bazı teklif girişimleri olmuştur, ancak bunlar başarısızlığa mahkumdur.
- Washington knows very well that invading Iran would be extremely costly and probably doomed to failure.
- Washington, İran'ı işgal etmenin son derece maliyetli ve muhtemelen başarısızlığa mahkum olduğunu çok iyi biliyor.
- Washington knows very well that invading Iran would be extremely costly and probably doomed to failure.
- Washington, İran’ı istila etmenin aşırı maliyetli olacağını ve muhtemelen başarısızlığa mahkum olacağını çok iyi biliyor.
- The plan was doomed to failure from the start.
- Plan başından beri başarısızlığa mahkumdu.
- Sami's project is doomed to failure.
- Sami'nin projesi başarısızlığa mahkum.
Show More (2)
|