|
- He makes a first-class contribution to the work of the committee which I have the honour to chair.
- Başkanlığını yapmaktan onur duyduğum komitenin çalışmalarına birinci sınıf bir katkı sağlamaktadır.
- Mr Wuermeling has done a first-class job on this report.
- Bay Wuermeling bu raporda birinci sınıf bir iş çıkarmıştır.
- I think it is a first-class report which will, for the most part, be supported by my group.
- Bunun birinci sınıf bir rapor olduğunu ve büyük ölçüde grubum tarafından destekleneceğini düşünüyorum.
- These are not first-class carriages.
- Bunlar birinci sınıf vagonlar değil.
- I want to reserve a first-class stateroom.
- Birinci sınıf bir kamara ayırtmak istiyorum.
- Do you always travel first-class?
- Hep birinci sınıfta mı seyahat edersin?
- I'd like a first-class ticket.
- Birinci sınıf bir bilet istiyorum.
- Tom gave a first-class performance.
- Tom birinci sınıf bir performans sergiledi.
- Please book me a room in a first-class hotel.
- Lütfen bana birinci sınıf bir otelde oda ayırtın.
- He was recognized as a first-class singer.
- Birinci sınıf bir şarkıcı olarak tanınıyordu.
- Please book me a room in a first-class hotel.
- Lütfen birinci sınıf bir otelde bana bir oda ayırın.
- He was recognized as a first-class singer.
- Birinci sınıf bir şarkıcı olarak tanındı.
Show More (9)
|