|
- Twice as many people have been made homeless, and countless atrocities have been committed.
- Bunun iki katı kadar insan evsiz bırakıldı ve sayısız zulüm işlendi.
- Twice as many people have been made homeless, and countless atrocities have been committed.
- İki katı kadar insan evsiz kalmış ve sayısız zulüm uygulanmıştır.
- Layla is now homeless.
- Layla artık evsiz.
- Tom is now homeless.
- Tom şimdi evsiz.
- I may be homeless, but I'm not stupid.
- Evsiz olabilirim ama aptal değilim.
- Tom has been homeless.
- Tom evsizdi.
- The cell was filled with prostitutes and homeless women.
- Hücre, fahişeler ve evsiz kadınlarla doluydu.
- I disguised myself as a homeless person.
- Evsiz bir insan kılığına girdim.
- Do you think Tom is still homeless?
- Tom hâlâ evsiz midir sence?
- Tom gave a lot of his old clothes to a homeless man that he met recently.
- Tom eski giysilerinin çoğunu geçenlerde tanıştığı evsiz bir adama verdi.
- You're homeless, aren't you?
- Evsizsin, değil mi?
- Tom's homeless.
- Tom evsiz.
- Actually, I'm not homeless.
- Aslında ben evsiz değilim.
- Tom is homeless.
- Tom evsizdir.
- Tom is broke and homeless.
- Tom beş parasız ve evsiz.
- We shouldn't look down on a person only because he's homeless.
- Bir insanı sırf evsiz olduğu için hor görmemeliyiz.
- Tom was homeless.
- Tom evsizdi.
- I'm no longer homeless.
- Artık evsiz değilim.
- Do you think Tom is still homeless?
- Sence Tom hala evsiz mi?
- A homeless man and a three-year-old boy argued for an hour about whether or not Batman has superpowers, which he does not.
- Evsiz bir adam ve üç yaşındaki bir çocuk Batman'in süper güçleri olup olmadığı konusunda bir saat boyunca tartıştılar.
- Tom is still homeless.
- Tom hâlâ evsiz.
- Tom is going to be homeless by next October.
- Tom gelecek Ekim'e kadar evsiz kalacak.
- Are you still homeless?
- Sen hâlâ evsiz misin?
- I was homeless last year.
- Geçen yıl evsizdim.
- Tom knows I'm homeless.
- Tom evsiz olduğumu biliyor.
- Layla was homeless and hungry.
- Layla evsizdi ve acıkmıştı.
- Dan was homeless and lived in his van.
- Dan evsizdi ve minibüsünde yaşıyordu.
- Tom is going to be homeless by next October.
- Tom önümüzdeki ekim'e kadar evsiz kalacak.
- Tom knew that I was homeless.
- Tom evsiz olduğumu biliyordu.
- We shouldn't look down on a person only because he's homeless.
- Sadece evsiz olduğu için bir insana tepeden bakmamalıyız.
- We pity all these homeless immigrants.
- Tüm bu evsiz göçmenlere acıyoruz.
- Tom seemed to be homeless.
- Tom evsiz görünüyordu.
- I never for a moment imagined that I'd be homeless.
- Evsiz kalacağımı bir an bile asla hayal etmedim.
- Tom is homeless.
- Tom evsiz.
- I never for a moment imagined that I'd be homeless.
- Bir an bile evsiz kalacağımı hayal etmemiştim.
- I was homeless for three months.
- Üç ay evsiz kaldım.
- Actually, I'm not homeless.
- Aslında, ben evsiz değilim.
- This young woman is homeless.
- Bu genç kadın evsizdir.
- This young woman is homeless.
- Bu genç kadın evsiz.
- I'm no longer homeless.
- Ben artık evsiz değilim.
- I'm not homeless.
- Ben evsiz değilim.
- Tom was never homeless.
- Tom hiç evsiz kalmadı.
- Tom seemed to be homeless.
- Tom evsiz gibi görünüyordu.
- Tom has been homeless.
- Tom evsiz kaldı.
- I think Tom is still homeless.
- Sanırım Tom hâlâ evsiz.
- Tom isn't homeless.
- Tom evsiz değil.
- Are you still homeless?
- Hala evsiz misin?
- I was homeless for three months.
- Ben üç aydır evsizdim.
- We pity all these homeless immigrants.
- Biz bütün bu evsiz göçmenlere merhamet ediyoruz.
- Tom will soon be homeless.
- Tom yakında evsiz kalacak.
- I know that Tom is homeless.
- Tom'un evsiz olduğunu biliyorum.
- Tom will soon be homeless.
- Tom yakında evsiz olacak.
- I gave a homeless man twenty dollars.
- Evsiz bir adama yirmi dolar verdim.
- Tom has been staying at a homeless shelter.
- Tom evsiz sığınağında kalıyor.
- I think that Tom is still homeless.
- Bence Tom hala evsiz.
- Tom has been at a homeless shelter.
- Tom evsiz sığınağında.
- He spent the night in a homeless hostel.
- Geceyi evsizler yurdunda geçirdi.
- Tom told me that he thought Mary was homeless.
- Tom bana Mary'nin evsiz olduğunu düşündüğünü söyledi.
- Tom said that Mary was homeless.
- Tom, Mary'nin evsiz olduğunu söyledi.
- I think Tom is still homeless.
- Bence Tom hala evsiz.
- Tom knows that I'm homeless.
- Tom evsiz olduğumu biliyor.
- I think that Tom is still homeless.
- Sanırım Tom hâlâ evsiz.
- Tom isn't homeless.
- Tom evsiz değildir.
- I often slept on that bench when I was homeless.
- Evsizken sık sık bu bankta uyurdum.
- You look homeless.
- Evsiz gibi görünüyorsun.
- He spent the night in a homeless hostel.
- O, geceyi bir evsizler barınağında geçirdi.
- Tom told me that he thought Mary was homeless.
- Tom, Mary'nin evsiz olduğunu düşündüğünü söyledi.
- Tom told me he was homeless.
- Tom bana evsiz olduğunu söyledi.
- Tom is still homeless.
- Tom hala evsiz.
- Are you homeless?
- Evsiz misin?
- I often slept on that bench when I was homeless.
- Evsizken sık sık o bankta uyurdum.
- I think this is why we have a homeless problem in this city.
- Sanırım bu yüzden bu şehirde evsiz sorunumuz var.
- Tom lived in a homeless shelter for a while.
- Tom bir süre evsizler sığınağında yaşadı.
- A homeless man and a three-year-old boy argued for an hour about whether or not Batman has superpowers, which he does not.
- Evsiz bir adam ve üç yaşında bir erkek çocuğu Batman'in süper güçleri olup olmadığı hakkında bir saat tartıştı, ki o sahip değil.
- Tom said that he was homeless.
- Tom evsiz olduğunu söyledi.
- Tom is now homeless.
- Tom artık evsiz.
- The cell was filled with prostitutes and homeless women.
- Hücre fahişeler ve evsiz kadınlarla doluydu.
- Layla was homeless and hungry.
- Leyla evsiz ve açtı.
- I suspect Tom is homeless.
- Tom evsiz sanırım.
- I suspect Tom is homeless.
- Tom'un evsiz olduğundan şüpheleniyorum.
- I might be homeless by next October.
- Gelecek Ekim'e kadar evsiz kalabilirim.
Show More (80)
|
