|
- Go play a song on the jukebox.
- Git müzik kutusundan bir şarkı çal.
- Go play a song on the jukebox.
- Git müzik kutusunda bir şarkı çal.
- Go play a song on the jukebox.
- Git de müzik kutusundan bir şarkı çal.
- Tom and Mary are sitting at a table over near the jukebox.
- Tom ve Mary müzik kutusuna yakın bir masada oturuyorlar.
- Tom is sitting next to the jukebox.
- Tom müzik kutusunun yanında oturuyor.
- Tom put some money in the jukebox.
- Tom müzik kutusuna biraz para koydu.
- As I entered the bar, I heard a sad song playing on the jukebox.
- Ben bara girdiğimde müzik kutusunda hüzünlü bir müzik çaldığını duydum.
- There was a country song playing on the jukebox.
- Müzik kutusunda bir country şarkısı çalıyordu.
- Tom is sitting next to the jukebox.
- Tom, müzik kutusunun yanında oturuyor.
- As I entered the bar, I heard a sad song playing on the jukebox.
- Bara girdiğimde müzik kutusunda hüzünlü bir şarkı çaldığını duydum.
Show More (7)
|