|
- His stepmother is my sister-in-law.
- Üvey annesi benim baldızım.
- Sami adores his stepmother.
- Sami üvey annesine tapıyor.
- I never argued with my stepmother, nor she gave me the reasons.
- Üvey annemle hiç tartışmadım, o da bana bunun için nedenler vermedi.
- You're going to call your stepmother.
- Üvey anneni arayacaksın.
- Mary is Tom's stepmother.
- Mary Tom'un üvey annesidir.
- They also invited Snow White's godless stepmother.
- Onlar ayrıca Snow White'ın dinsiz üvey annesini de davet ettiler.
- They also invited Snow White's godless stepmother.
- Pamuk Prenses'in dinsiz üvey annesini de davet ettiler.
- This part of the land belongs to my stepmother.
- Arazinin bu kısmı üvey anneme aittir.
- His stepmother is my sister-in-law.
- Onun üvey annesi benim baldızım.
- I don't like my stepmother.
- Üvey annemden hoşlanmıyorum.
- This part of the land belongs to my stepmother.
- Arazinin bu kısmı üvey anneme ait.
- Sami adores his stepmother.
- Sami üvey annesini çok seviyor.
- Tom doesn't like his stepmother.
- Tom üvey annesini sevmiyor.
- I don't like my stepmother.
- Üvey annemi sevmiyorum.
- Tom doesn't like his stepmother.
- Tom üvey annesini sevmez.
- The little child was subjected to violence from his stepmother.
- Küçük çocuk üvey annesinden şiddet gördü.
- Mary is Tom's stepmother.
- Mary, Tom'un üvey annesi.
Show More (14)
|
