Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | unite v. | birleşmek | ||
The European Parliament must unite and throw its political weight behind the European Commission. Avrupa Parlamentosu birleşmeli ve siyasi ağırlığını Avrupa Komisyonu'nun arkasına koymalıdır. More Sentences |
||||
Common Usage | unite v. | birleştirmek | ||
We are in favour of uniting the whole continent and doing away with the borders fragmenting it. Biz tüm kıtayı birleştirmekten ve onu parçalayan sınırları ortadan kaldırmaktan yanayız. More Sentences |
||||
General | ||||
General | unite v. | birlik olmak | ||
I am sure we can all agree on the need to unite to combat terrorism. Eminim ki hepimiz terörizmle mücadele için birlik olmamız gerektiği konusunda hemfikiriz. More Sentences |
||||
General | unite v. | birleştirmek | ||
We are in favour of uniting the whole continent and doing away with the borders fragmenting it. Biz tüm kıtayı birleştirmekten ve onu parçalayan sınırları ortadan kaldırmaktan yanayız. More Sentences |
||||
General | unite v. | birleşmek | ||
The European Parliament must unite and throw its political weight behind the European Commission. Avrupa Parlamentosu birleşmeli ve siyasi ağırlığını Avrupa Komisyonu'nun arkasına koymalıdır. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | unite v. | birleştirmek | ||
We are in favour of uniting the whole continent and doing away with the borders fragmenting it. Biz tüm kıtayı birleştirmekten ve onu parçalayan sınırları ortadan kaldırmaktan yanayız. More Sentences |
||||
General | ||||
General | unite v. | raptetmek | ||
General | unite v. | kavuşturmak | ||
General | unite v. | kaynaşmak | ||
General | unite v. | evlendirmek | ||
General | unite v. | nikahlanmak | ||
General | unite v. | evlenmek | ||
General | unite v. | bağlamak | ||
General | unite v. | bitişmek | ||
General | unite v. | kombinasyon halinde göstermek | ||
General | unite v. | kombine halde sahip olmak | ||
General | unite v. | yapıştırmak | ||
General | unite v. | birlikte hareket etmek | ||
Star Wars | ||||
Star Wars | unite expr. | birleş |
Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | ünite | unit n. | ||
I must mention the Kozlodvy nuclear power plant and in particular the closure dates for units 3 and 4. Kozlodvy nükleer santralinden ve özellikle de 3. ve 4. ünitelerin kapatılma tarihlerinden bahsetmeliyim. More Sentences |
||||
General | ||||
General | ünite | unit n. | ||
I must mention the Kozlodvy nuclear power plant and in particular the closure dates for units 3 and 4. Kozlodvy nükleer santralinden ve özellikle de 3. ve 4. ünitelerin kapatılma tarihlerinden bahsetmeliyim. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | ünite | unit n. | ||
I must mention the Kozlodvy nuclear power plant and in particular the closure dates for units 3 and 4. Kozlodvy nükleer santralinden ve özellikle de 3. ve 4. ünitelerin kapatılma tarihlerinden bahsetmeliyim. More Sentences |
||||
General | ||||
General | ünite | cell n. | ||
General | ünite | unity n. | ||
General | ünite | consolidation n. | ||
General | ünite | unitary adj. | ||
Medical | ||||
Medical | ünite | pint n. | ||
Archaic | ||||
Archaic | ünite | unitude n. |