Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
(silahla
Historia
Frases
Significados de
"(silahla"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
Colloquial
1
Colloquial
(silahla
shot away
adj.
Significados de
"(silahla"
con otros términos en diccionario inglés turco: 106 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
vurma (hedefi silahla)
shooting
n.
The reason for my decision is Malta's persistence in
shooting
migratory birds.
Kararımın nedeni Malta'nın göçmen kuşları
vurma
konusundaki ısrarıdır.
More Sentences
2
General
silahla donatmak
gun
v.
They armed themselves with
guns.
Kendilerini
silahla donattılar.
More Sentences
3
General
ateşli silahla yapılan rasgele vuruş
potshot
n.
4
General
ateşli silahla birinin yaralanması veya öldürülmesi
shooting
n.
5
General
ateşli silahla yapılan rasgele vuruş
pot-shot
n.
6
General
ağır silahla donanmış asker
man-at-arms
n.
7
General
ağır silahla donanmış orta çağ süvarisi
man-at-arms
n.
8
General
silahla kafasından vurma
headshot
n.
9
General
silahla atılan şey
gunshot
n.
10
General
düşmanı silahla ateş altına alma avantajı
drop
n.
11
General
silahla vurma tehdidi
pistol point
n.
12
General
silahla gelişine vuruş
pot
n.
13
General
sivri uçlu bir silahla yapılan saldırı
foin
n.
14
General
vurmak (bir hedefi silahla)
shoot
v.
15
General
teker teker silahla vurmak
pick people off
v.
16
General
taramak (silahla)
rake
v.
17
General
birini ateşli silahla vurmak
gun someone down
v.
18
General
silahla vurup düşürmek
shoot down
v.
19
General
silahla vurmak
prick
v.
20
General
(silahla) vurmak
shoot
v.
21
General
silahla öldürmek
shoot somebody dead
v.
22
General
nükleer silahla saldırmak
nuke
v.
23
General
silahla vurarak öldürmek
shoot to death
v.
24
General
silahla yaralamak
shoot
v.
25
General
silahla vurarak öldürmek
shoot
v.
26
General
ateşli bir silahla öldürmek
kill with a pistol
v.
27
General
ateşli bir silahla öldürmek
kill with a firearm
v.
28
General
ateşli bir silahla öldürmek
kill with a gun
v.
29
General
cebinde silahla dolaşmak
walk around with a gun
v.
30
General
bir silahla yakalanmak
get caught with a gun
v.
31
General
birini silahla tehdit etmek
threaten someone with a gun
v.
32
General
silahla vurulmak
get shot
v.
33
General
(silahla) birini kalbinden vurmak
shoot someone in the heart
v.
34
General
silahla vurarak düşürmek
bag
v.
35
General
(silahla) ateş etme fırsatı kollamak
hold fire
v.
36
General
silahla delmek
gride
v.
37
General
silahla yarmak
gride
v.
38
General
silahla avlanmak
gun
v.
39
General
sivri uçlu bir silahla saldırmak
foin
v.
40
General
silahla vurmak
plunk
v.
41
General
silahla vurmak
shete [obsolete]
v.
42
General
silahla vurulmuş
gunned
adj.
43
General
ateşli silahla yapılmış
gunshot
adj.
Phrasals
44
Phrasals
silahla saldırmak
assail with
v.
45
Phrasals
bir silahla vurup düşürmek/indirmek
shoot down
v.
46
Phrasals
birini silahla vurmak/öldürmek/indirmek
shoot down
v.
47
Phrasals
silahla tehdit ederek soymak
stick up
v.
48
Phrasals
silahla bir şey ateşlemek
discharge (someone or something) from (something)
v.
49
Phrasals
silahla ateş etmek
discharge (someone or something) from (something)
v.
50
Phrasals
silahla bir şey (kurşun, mermi) atmak
discharge (someone or something) from (something)
v.
51
Phrasals
silahla ateş etmek
get off
v.
52
Phrasals
silahla (birinin/bir şeyin) peşine düşmek
gun for (someone or something)
v.
53
Phrasals
silahla (birini/bir şeyi) kovalamak
gun for (someone or something)
v.
54
Phrasals
(birini) bir şeyi silahla takip etmek
gun for (someone or something)
v.
55
Phrasals
silahla (birinin/bir şeyin) peşinde koşmak
gun for (someone or something)
v.
56
Phrasals
silahla taramak
blaze away
v.
57
Phrasals
(birini/bir şeyi) silahla taramak
blaze away at (someone or something)
v.
58
Phrasals
bir silahla öldürmek
cut someone down
v.
59
Phrasals
silahla ateş etmek
discharge from
v.
60
Phrasals
(bir şeyle, silahla) dövüşmek/kavga etmek
fight with (something)
v.
Colloquial
61
Colloquial
silahla vurup öldürmek
blow out
v.
62
Colloquial
silahla vurmak
blast
v.
63
Colloquial
silahla indirmek
gun down
v.
64
Colloquial
(silahla) vurup öldürmek
gun down
v.
65
Colloquial
silahla öldürmek
gun down
v.
66
Colloquial
silahla vurup düşürmek
gun down
v.
67
Colloquial
birini/bir hayvanı silahla vurup indirmek
gun someone (or an animal) down
v.
68
Colloquial
silahla vurmak
con [uk]
v.
69
Colloquial
belinde bir silahla
with a gun in his waistband
expr.
Idioms
70
Idioms
ateşli silahla yapılan rasgele vuruş
pot shot
n.
71
Idioms
(birini) silahla vurarak öldürmek
blast (someone) to kingdom come
v.
72
Idioms
silahla vurup öldürmek
blow, send, somebody to kingdom come
v.
Speaking
73
Speaking
silahla ne yapıyorsun?
what are you doing with a gun?
expr.
Law
74
Law
silahla ateş ettikten sora elde kalan tortu
powder residue
n.
75
Law
silahla ateş ettikten sonra elde kalan tortu
powder residue
n.
76
Law
birini ateşli silahla öldürme
gunning
n.
77
Law
silahla okula saldıran kişi
school shooter
n.
78
Law
silahla
by weapon
expr.
Military
79
Military
silahla taşınan malzeme
on carriage equipment
n.
80
Military
(ingiltere'de) silahsız polis memurlarının tehlikede olduğu durumlarda ateşli silahla müdahale etmek üzere eğitilmiş bir polis birimi
armed response unit
n.
81
Military
ateşli silahla kısa menzilde hızlı nişan alınmasını sağlayan nişangah ayarı
battlesight
n.
82
Military
uçağı silahla donatma operasyonu
loading (ordnance)
n.
83
Military
(silahla) nişan almak
range
v.
84
Military
ateşli silahla ateş etmek
discharge of a firearm
v.
85
Military
yetkisi olmadığı halde bir ateşli silahla ateş etmek
unauthorized discharge of a firearm
v.
86
Military
(füze dağıtım sistemini) patlayıcı silahla teçhiz etmek
weaponize
v.
87
Military
(füze dağıtım sistemini) patlayıcı silahla teçhiz etmek
weaponise
v.
88
Military
ağır silahla donatılmış
heavy-armed
adj.
Hunting
89
Hunting
silahla ilgili alet-edevat
gadgetry
n.
Archaic
90
Archaic
silahla delmek
rive
v.
91
Archaic
silahla yarmak
rive
v.
92
Archaic
silahla savaşmak
play
v.
93
Archaic
sivri uçlu silahla dürtüklemek
push
v.
Slang
94
Slang
tabancayla/silahla vurmak/öldürmek
bust a cap in (someone's) ass
v.
95
Slang
tabancayla/silahla vurmak/öldürmek
pop a cap in (someone's) ass
v.
96
Slang
birini silahla vurmak
cap someone
v.
97
Slang
birini silahla öldurmek
blow away
v.
98
Slang
(silahla) beynini dağıtmak
split your wig
v.
99
Slang
(ekseriyetle silahla) öldürmek
smoke
v.
100
Slang
(silahla vb) indirilmek
get the green light
v.
101
Slang
(birini) tabancayla/silahla vurmak/öldürmek
put a cap in (one's) ass
v.
102
Slang
silahla ateş etmek
ding
v.
103
Slang
(silahla vurup) indirmek
drop
v.
104
Slang
ateşli silahla birini vurmak
gat
v.
105
Slang
silahla vurulmuş
pinked [dated]
adj.
106
Slang
silahla öldürülmüş
blown away
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (silahla
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy