boydan boya

Significados de "boydan boya" en diccionario inglés turco : 6 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	boydan boya	from end to end adv.
2	General	boydan boya	thoroughly adv.
3	General	boydan boya	all along adv.
4	General	boydan boya	dripping adv.
Idioms
5	Idioms	boydan boya	the length and breadth of expr.
Technical
6	Technical	boydan boya	overall n.

Significados de "boydan boya" con otros términos en diccionario inglés turco: 46 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	ülkeyi boydan boya geçen	cross-country adj.
They travelled on a cross-country train. Ülkeyi boydan boya geçen bir trenle seyahat ettiler. More Sentences
Phrasals
2	Phrasals	(arabayla) boydan boya geçmek	drive across v.
I'd like to drive across the USA in a convertible car. Üstü açık bir arabayla Amerika'yı boydan boya geçmek istiyorum. More Sentences
General
3	General	boydan boya avrupa yolu	tem n.
4	General	üstü kapalı, üç yanı açık ve evin bir cephesinde boydan boya uzanan balkon	veranda n.
5	General	boydan boya fermuarlı cüzdan	zip around wallet n.
6	General	boydan boya yüzme	tranation [obsolete] n.
7	General	boydan boya seyahat etme	traversal n.
8	General	boydan boya geçmek	go across v.
9	General	boydan boya kesmek	cut down v.
10	General	boydan boya geçmek	overgang [scotland] v.
11	General	ülkeyi boydan boya geçen	cross country adj.
12	General	boydan boya serilmiş	laid edge to edge adj.
13	General	şehri bir boydan diğer boya kesen	crosstown adj.
14	General	boydan boya kat edilebilir	traversable adj.
15	General	boydan boya uzanarak	longitudinally adv.
Phrasals
16	Phrasals	çevresini dolanmadan boydan boya geçmek	cut across v.
17	Phrasals	boydan boya/bir uçtan bir uca seyahat etmek	travel across v.
18	Phrasals	testereyle boydan boya kesmek	saw through something v.
19	Phrasals	(bir yeri) boydan boya hızla gezmek	cruise through (something) v.
20	Phrasals	bir yeri boydan boya hızla gezmek	cruise through v.
21	Phrasals	(bir şeyi) boydan boya yırtıvermek	tear through (something) v.
22	Phrasals	-i boydan boya yırtıvermek	tear through v.
23	Phrasals	bir şeyi tümüyle/boydan boya sulamak	water something down v.
24	Phrasals	(bir şeyi) boydan boya geçmek	go across (something) v.
25	Phrasals	(bir şeyi) boydan boya geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak	go across (something) to (someone or something) v.
26	Phrasals	boydan boya geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak	go across to v.
27	Phrasals	testereyle boydan boya kesmek	saw through v.
28	Phrasals	(bir şeyi/bir yeri) boydan boya/uçtan uca gezmek	travel across (something or some place) v.
29	Phrasals	(bir şeyi/bir yeri) boydan boya geçmek	travel across (something or some place) v.
30	Phrasals	(bir şeyi/bir yeri) boydan boya/baştan sona geçmek	travel through (something or some place) v.
31	Phrasals	(bir şeyi/bir yeri) boydan boya/baştan başa yürümek	walk across (something or some place) v.
Idioms
32	Idioms	(bir yeri) boydan boya	the length and breadth of (something) n.
33	Idioms	boydan boya geçmek	cover ground v.
Technical
34	Technical	boydan boya uzunluk	overall dimension n.
35	Technical	boydan boya kaynak dolgusu	weld-through sealant n.
36	Technical	boydan boya giden cer tertibatı	continuous draw-gear n.
37	Technical	boydan boya yarıklı	full-length grooved adj.
38	Technical	boydan boya paralel yivli	full-length parallel grooved adj.
39	Technical	boydan boya yivli	full-length grooved adj.
Computer
40	Computer	sayfayı boydan boya bölmek	splitting across pages v.
Textile
41	Textile	boydan boya fermuarlı çanta	zip-around bag n.
Automotive
42	Automotive	kamyonet ve van tarzı otomobilden büyük araçların yan tarafına kapı altı seviyesine boydan boya takılan aksesuar basamağı	running board n.
Railway
43	Railway	ülkeyi boydan boya geçen tren	wagon train n.
Gastronomy
44	Gastronomy	(şampanya şişesinin) ucunu boydan boya bıçakla keserek açmak	saber v.
Archaic
45	Archaic	boydan boya geçmek	trace v.
46	Archaic	hanedan kalkanını boydan boya kesen	portate adj.