contends

Significados de "contends" en diccionario turco inglés : 12 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	contend v.	savaşmak
I contended against falsehood. Sahteciliğe karşı savaştım. More Sentences
2	General	contend v.	iddia etmek
The church protested the government action, they contended that it violated the religious freedom restoration act. Kilise, hükümetin bu eylemini protesto etti ve bunun dini özgürlük restorasyon yasasını ihlal ettiğini iddia etti. More Sentences
3	General	contend v.	ileri sürmek
The church protested the government action, they contended that it violated the religious freedom restoration act. Kilise hükümetin eylemini protesto etti ve bunun din özgürlüğünün restorasyonu yasasını ihlal ettiğini ileri sürdü. More Sentences
4	General	contend v.	uğraşmak
5	General	contend v.	çarpışmak
6	General	contend v.	çekişmek
7	General	contend v.	yarışmak
8	General	contend v.	rekabet etmek
9	General	contend v.	tartışmak
10	General	contend v.	yarışmaya katılmak
11	General	contend v.	(bir sorunla/zorlukla) yüzleşmek
Trade/Economic
12	Trade/Economic	contend v.	rekabet etmek

Significados de "contends" con otros términos en diccionario inglés turco: 50 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	contend for v.	için yarışmak
Several teams are contending for the prize. Birkaç takım ödül için yarışıyor. More Sentences
2	General	contend with v.	mücadele etmek
The health sector has been reduced to collecting public money in order to contend with some diseases. Sağlık sektörü, bazı hastalıklarla mücadele etmek için kamu parası toplamaya indirgenmiştir. More Sentences
Phrasals
3	Phrasals	contend with (something) v.	(bir şeyle) uğraşmak
This is unfortunately not so, because the Internal Market has to contend with very different things. Ne yazık ki bu böyle değil çünkü İç Pazar çok farklı şeylerle uğraşmak zorunda. More Sentences
General
4	General	contend for v.	çekişmek
5	General	contend with v.	ile uğraşmak
6	General	contend for v.	için çarpışmak
7	General	contend against another v.	boy ölçüşmek
Phrasals
8	Phrasals	contend with v.	ile başa çıkmak
9	Phrasals	contend against v.	boy ölçüşmek
10	Phrasals	contend against v.	'-e karşı yarışmak
11	Phrasals	contend against v.	'-e karşı çarpışmak
12	Phrasals	contend against v.	ile rekabet etmek
13	Phrasals	contend against (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı yarışmak
14	Phrasals	contend against (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı çarpışmak
15	Phrasals	contend against (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) rekabet etmek
16	Phrasals	contend against (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) boy ölçüşmek
17	Phrasals	contend for (something) v.	(bir şey) için yarışmak
18	Phrasals	contend for (something) v.	kazanmaya oynamak
19	Phrasals	contend for (something) v.	(bir şey) uğruna savaşmak/çarpışmak
20	Phrasals	contend with someone (for something) v.	biriyle (bir şey için) mücadele etmek
21	Phrasals	contend with someone (for something) v.	biriyle (bir şey için) yarışmak
22	Phrasals	contend with someone (for something) v.	biriyle (bir şey için) çarpışmak
23	Phrasals	contend with someone (for something) v.	biriyle (bir şeyi kazanmak için) mücadele etmek
24	Phrasals	contend (with someone) for something v.	biriyle (bir şey için) mücadele etmek
25	Phrasals	contend (with someone) for something v.	biriyle (bir şey için) yarışmak
26	Phrasals	contend (with someone) for something v.	biriyle (bir şey için) çarpışmak
27	Phrasals	contend (with someone) for something v.	biriyle (bir şeyi kazanmak için) mücadele etmek
28	Phrasals	contend with (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı yarışmak
29	Phrasals	contend with (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı çarpışmak
30	Phrasals	contend with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) rekabet etmek
31	Phrasals	contend with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) boy ölçüşmek
32	Phrasals	contend with (something) v.	(bir şeyle) mücadele etmek
33	Phrasals	contend with (something) v.	(bir şeye) karşı mücadele etmek
34	Phrasals	contend with (something) v.	(bir şeyi) çözmeye çalışmak
35	Phrasals	contend with (something) v.	(bir şeyle) başa çıkmak
36	Phrasals	contend with (someone or something) for (something) v.	(biriyle/bir şeyle bir şey) için mücadele etmek
37	Phrasals	contend with (someone or something) for (something) v.	(biriyle/bir şeyle bir şey) için yarışmak
38	Phrasals	contend with (someone or something) for (something) v.	(biriyle/bir şeyle bir şey) için çarpışmak
39	Phrasals	contend with (someone or something) for (something) v.	(biriyle/bir şeyle bir şeyi) kazanmak için mücadele etmek
40	Phrasals	contend with a problem v.	bir sorunla uğraşmak
41	Phrasals	contend with a problem v.	bir sorunla mücadele etmek
42	Phrasals	contend with a problem v.	bir sorunla başa çıkmak
43	Phrasals	contend with a problem v.	bir soruna katlanmak
44	Phrasals	contend with a problem v.	bir sorunu çekmek
45	Phrasals	contend with a problem v.	bir soruna dayanmak
46	Phrasals	contend with a problem v.	bir soruna tahammül etmek
Idioms
47	Idioms	contend for v.	çetin bir mücadeleye girmek
48	Idioms	contend for v.	kazanmak için savaşmak
49	Idioms	contend for v.	uğruna savaşmak
50	Idioms	a lot to contend with expr.	başa çıkılması gereken birçok sorun