dağıtılmış - Turco Inglés Diccionario

dağıtılmış

Significados de "dağıtılmış" en diccionario inglés turco : 17 resultado(s)

Turco Inglés
General
dağıtılmış dispensed adj.
Yet what could be more fundamental than our citizens' access to justice or the way that law is applied and dispensed?
Yine de vatandaşlarımızın adalete erişiminden ya da hukukun uygulanma ve dağıtılma biçiminden daha temel ne olabilir?

More Sentences
dağıtılmış dismantled adj.
In Macedonia, the Albanian National Liberation Army must be dismantled and corruption combated.
Makedonya'da Arnavut Ulusal Kurtuluş Ordusu dağıtılmalı ve yolsuzlukla mücadele edilmelidir.

More Sentences
dağıtılmış decentralised adj.
At the same time, however, such campaigns must be decentralised to national and regional level.
Ancak aynı zamanda bu tür kampanyalar ulusal ve bölgesel düzeye dağıtılmalıdır.

More Sentences
Common Usage
dağıtılmış distributed adj.
General
dağıtılmış broadcast adj.
dağıtılmış strewed adj.
dağıtılmış scattered adj.
dağıtılmış diversified adj.
dağıtılmış disheveled adj.
dağıtılmış dissipated adj.
dağıtılmış strewn adj.
dağıtılmış decentralized adj.
dağıtılmış allotted adj.
dağıtılmış dishevelled adj.
dağıtılmış dischevele [obsolete] adj.
Computer
dağıtılmış distributed adj.
dağıtılmış spanned adj.

Significados de "dağıtılmış" con otros términos en diccionario inglés turco: 89 resultado(s)

Turco Inglés
General
dağıtılmış koşullu değişkenler distributed parameters n.
dağıtılmış kılma decentralization n.
dağıtılmış kılma decentralisation n.
dağıtılmış şey dispensation n.
yanlış dağıtılmış misdealt adj.
dağıtılmış (çevreye saçılmış) strewed adj.
eşit olarak dağıtılmış prorated adj.
damlalar halinde dağıtılmış sprinkled adj.
yeniden dağıtılmış redistrubuted adj.
seyrek dağıtılmış dissipate [obsolete] adj.
hisselere dağıtılmış divided adj.
dağıtılmış bir biçimde dissipatedly adv.
Phrasals
dağıtılmış olmak go out v.
Trade/Economic
dağıtılmış liderlik distributed leadership n.
dağıtılmış gecikme distributed lag n.
dağıtılmış kar distributed profit n.
rizikoları dağıtılmış diversified adj.
Politics
cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir it may be that, by violence and ruse, all the fortresses of your beloved fatherland may be captured, all its shipyards occupied, all its armies dispersed and every part of the country invaded. n.
Technical
akıllı dağıtılmış sistem smart-distributed system n.
dağıtılmış yükselteç distributed amplifier n.
dağıtılmış indüktans distributed inductance n.
dağıtılmış kuvvet distributed force n.
dağıtılmış / dağıtık üretim distributed generation n.
dağıtılmış mimarı decentralized architecture n.
dağıtılmış kontrol sistemi distributed control system n.
dağıtılmış görüntü view drawing n.
dağıtılmış ışıklı lamba diffuse light luminaire n.
fiber dağıtılmış veri arayüzü fibre distributed data interface n.
dağıtılmış bilgi işlem ddp abrev.
Computer
dağıtılmış birim spanned volume n.
dağıtılmış mimari decentralized architecture n.
dağıtılmış öğeli devre distributed circuit n.
dağıtılmış otomasyon baskısı distributed automation edition n.
dağıtılmış bilgisayar ağı decentralized computer network n.
dağıtılmış sorgu optimizasyonu distributed query optimization n.
dağıtılmış işletim sistemi distributed os n.
dağıtılmış işlem distributed processing n.
dağıtılmış işletim decentralized operation n.
dağıtılmış çerçeve kenetleme işareti distributed frame alignment signal n.
dağıtılmış ağ distributed network n.
dağıtılmış uygulama distributed application n.
dağıtılmış işlem ortamı distributed computing environment n.
dağıtılmış bilgi işlem distributed data processing n.
dağıtılmış sistem distributed system n.
dağıtılmış network haberleşme protokolü distributed network protocol n.
dağıtılmış bilgi işlem decentralized data processing n.
dağıtılmış veritabanı distributed database n.
dağıtılmış bilişim dizgesi distributed information system n.
dağıtılmış dizi işlemci distributed array processor n.
dağıtılmış sistemler distributed systems n.
dağıtılmış defter teknolojisi distributed ledger technology n.
dağıtılmış defter teknolojisi distributed ledger technology (dlt) n.
Informatics
dağıtılmış öğe distributed element n.
dağıtılmış veri tabanı distributed database n.
dağıtılmış öğeli devre distributed circuit n.
dağıtılmış veri işleme distributed data processing n.
dağıtılmış zeka distributed intelligence n.
dağıtılmış çoğulortam distributed multimedia n.
dağıtılmış veriler distributed data n.
dağıtılmış yoklama distributed polling n.
dağıtılmış hesap defteri distributed ledger technology (dlt) n.
Telecom
dairesel dağıtılmış anten dizisi circularly disposed antenna arrays n.
dağıtılmış maliyet allocated cost n.
dağıtılmış veriler distributed data n.
durgun dağıtılmış veri tabanı static distributed database n.
tam dağıtılmış maliyet fully distributed cost n.
dağıtılmış tarama distributed scans n.
Electric
dağıtılmış indüktans distributed inductance n.
dağıtılmış yükselteç distributed amplifier n.
dağıtılmış kontrol sistemi distibuted control system n.
Textile
geçmişte abd hükümeti tarafından amerikan yerlilerine dağıtılmış, ağır ve yünlü bir battaniye mac n.
geçmişte abd hükümeti tarafından amerikan yerlilerine dağıtılmış keçeli ağır bir giysi mack n.
geçmişte abd hükümeti tarafından amerikan yerlilerine dağıtılmış, ağır ve yünlü bir battaniye mackinaw blanket n.
(büzgü dikişi yapılacak kumaşı) eşit dağıtılmış büzgülerle tutmak gage v.
Automotive
dağıtılmış düzenler distributed systems interface n.
dağıtılmış kontrol düzeni distributed control system n.
Aeronautic
dağıtılmış denge kütlesi ağırlığı distributed mass-balance weight n.
Math
paralel dağıtılmış dengeleyici teknik parallel distributed compensation technique n.
Logic
dağıtılmış terim distributed term n.
Statistics
dağıtılmış gecikme distributed lag n.
Military
dağıtılmış işlem distributed computing n.
dağıtılmış nükleer silahlar dispersed nuclear weapons n.
dağıtılmış alan savunması distributed area defence n.
dağıtılmış yetkiyle yapılan sayışım responsibility accounting n.
dağıtılmış veri tabanı distributed database n.
Football
oyuncuların merkezin her iki yanında eşit olarak dağıtılmış olduğu (futbol) balanced adj.
Music
tonları geniş bir şekilde dağıtılmış veya ayrılmış armoni open harmony n.
tonları geniş şekilde dağıtılmış veya ayrılmış armoni open position n.
Printery
dağıtılmış proses kontrol sistemi distributed control system n.