denizcilik - Turco Inglés Diccionario

denizcilik

Significados de "denizcilik" en diccionario inglés turco : 16 resultado(s)

Turco Inglés
General
denizcilik marine n.
The marine minister set up a special review group in order to present a coherent response to all concerned.
Denizcilik Bakanı, ilgili herkese tutarlı bir yanıt sunmak amacıyla özel bir inceleme grubu oluşturmuştur.

More Sentences
denizcilik naval n.
Good progress has also been made in the land armament and naval sectors.
Kara silahları ve denizcilik sektörlerinde de iyi düzeyde ilerleme kaydedilmiştir.

More Sentences
denizcilik seafaring adj.
The seafaring life offered adventure and new horizons to sailors.
Denizcilik hayatında, denizciler yeni macera ve ufuklara yelken açıyor.

More Sentences
Trade/Economic
denizcilik maritime adj.
A forward-looking maritime strategy should not be exclusive, it should be inclusive.
İleriye dönük bir denizcilik stratejisi dışlayıcı değil, kapsayıcı olmalıdır.

More Sentences
Technical
denizcilik seafaring n.
The seafaring life offered adventure and new horizons to sailors.
Denizcilik hayatında, denizciler yeni macera ve ufuklara yelken açıyor.

More Sentences
Marine
denizcilik seafaring n.
The seafaring life offered adventure and new horizons to sailors.
Denizcilik hayatında, denizciler yeni macera ve ufuklara yelken açıyor.

More Sentences
denizcilik marine n.
The marine minister set up a special review group in order to present a coherent response to all concerned.
Denizcilik Bakanı, ilgili herkese tutarlı bir yanıt sunmak amacıyla özel bir inceleme grubu oluşturmuştur.

More Sentences
General
denizcilik navigate n.
denizcilik navigation n.
denizcilik sailoring n.
Trade/Economic
denizcilik navigation n.
Marine
denizcilik navigation n.
denizcilik seamanship n.
denizcilik marinership [obsolete] n.
denizcilik seagoing n.
Military
denizcilik service n.

Significados de "denizcilik" con otros términos en diccionario inglés turco: 119 resultado(s)

Turco Inglés
General
denizcilik sektörü maritime sector n.
He is fully aware that the greatest amount of social malpractice probably takes place in the maritime sector.
Kendisi, en büyük sosyal suiistimalin muhtemelen denizcilik sektöründe gerçekleştiğinin tamamen farkındadır.

More Sentences
denizcilik müzesi maritime museum n.
They went to the maritime museum.
Onlar denizcilik müzesine gitti.

More Sentences
Institutes
uluslararası denizcilik örgütü international maritime organisation n.
This is an approach, which the European Union can develop with regard to the International Maritime Organisation.
Bu, Avrupa Birliği'nin Uluslararası Denizcilik Örgütü ile ilgili olarak geliştirebileceği bir yaklaşımdır.

More Sentences
General
denizcilik müzesi marine museum n.
denizcilik hayatı seafaring life n.
denizcilik bilimi nautical science n.
denizcilik dairesi marine department n.
denizcilik harekatları naval operations n.
denizcilik eğitimi naval education n.
denizcilik tarihi naval history n.
denizcilik mirası maritime heritage n.
denizcilik terimleri nautical terms n.
(denizcilik) subay yardımcısı mate n.
denizcilik haritası ruttier [obsolete] n.
denizcilik mesleği sea n.
denizcilik yaşamını çağrıştıran saltier adj.
Colloquial
(eskiden) 1572-1867 yılları arasında londra'da avukatlar ve hukuk doktorları okulu'nun, kilise mahkemesinin ve denizcilik mahkemesinin bulunduğu bina doctor's commons n.
Idioms
denizcilik yaşamını/hayatını bitirmek swallow the anchor v.
denizcilik hayatına son vermek swallow the anchor v.
denizcilik hayatından demir atmak swallow the anchor v.
denizcilik hayatından karada sabit yaşama geçmek swallow the anchor v.
Trade/Economic
denizcilik bankası maritime bank n.
denizcilik alanındaki karar verici kamu kuruluşları maritime authorities n.
denizcilik yasaları navigation acts n.
denizcilik konferansı birliği conference line n.
türk denizcilik sektörü turkish maritime sector n.
Law
denizcilik hukuku maritime law n.
denizcilik ihtisas mahkemesi specialized court of maritime n.
denizcilik mahkemesi admiralty court n.
denizcilik ihtisas mahkemesi maritime specialized court n.
denizcilik mahkemesince görülen dava admiralty action n.
denizcilik mahkemesi marine court n.
denizcilik bankası maritime bank n.
denizcilik ihtisas mahkemeleri specialized courts of maritime n.
karasularında denizcilik yapma hakkı cabotage n.
denizcilik yasalarının geçerli olduğu deniz high sea n.
denizcilik yasalarının geçerli olduğu deniz high seas n.
ganimet davaları haricinde tüm denizcilik sözleşmeleri ve haksız fiilden doğan zararlar üzerinde yargı yetkisi olan bir deniz mahkemesi kolu instance court n.
(denizcilik ve kilise hukukunda) dava etmek libel v.
Politics
balıkçılık ve denizcilik işleri fisheries and maritime affairs n.
balıkçılık ve denizcilik genel müdürlüğü directorate-general for fisheries and maritime affairs n.
bm uluslararası denizcilik örgütü international maritime organization n.
denizcilik politikası maritime policy n.
uluslararası savunma sanayii havacılık ve denizcilik fuarı international defence industry aerospace and maritime fair n.
uluslararası denizcilik örgütü international maritime organization n.
uluslararası denizcilik örgütü international maritime organization n.
ulaştırma, denizcilik ve haberleşme bakanlığı ministry of transport, maritime affairs and communication n.
ulaştırma, denizcilik ve haberleşme bakanı minister of transport, maritime affairs and communication n.
Institutes
başbakanlık denizcilik müsteşarlığı undersecretariat of maritime affairs n.
denizcilik müsteşarlığı the undersecretariat of maritime affairs n.
denizcilik havacılık ve hudut genel müdür yardımcılığı deputy directorate general for maritime and aviation n.
denizcilik havacılık ve hudut genel müdür yardımcılığı deputy directorate general for maritime affairs, aviation and borders n.
denizcilik müsteşarlığı undersecretariat for maritime affairs n.
federal denizcilik komisyonu federal maritime commission n.
ikili siyasi işler ve denizcilik-havacılık-hudut genel müdürlüğü directorate general for bilateral political affairs and maritime-aviation, borders n.
türkiye denizcilik işletmeleri turkey maritime organization n.
ulaştırma denizcilik ve haberleşme araştırmaları merkezi başkanlığı transport, maritime affairs and communications research center n.
ulaştırma denizcilik ve haberleşme bakanlığı ministry of transportation, maritime affairs and communications n.
uluslararası denizcilik danışma örgütü international maritime consultative organization (imco) n.
uluslararası denizcilik örgütü international maritime organization n.
Technical
ingiltere ve irlanda arasında denizcilik kuruluşlarının gemilerini tescil ettirdikleri küçük bir ada isle of man n.
Telecom
uluslararası denizcilik uydu  teşkilatı international maritime satellite organization n.
uluslararası denizcilik örgütü international maritime organization n.
Marine
denizcilik konularında tecrübe veya beceri navarchy n.
londra denizcilik dairesi mensubu kimse trinity brethren n.
amerikan denizcilik bürosu american bureau of shipping n.
askeri denizcilik tasarım işbirliği ekibi naval design partnering team n.
denizcilik sigortası terimleri maritime insurance terms n.
denizcilik anlaşmazlıkları maritime disputes n.
denizcilik yakıtları marine fuels n.
denizcilik kanunu shipping law n.
denizcilik meteorolojisi nautical meteorology n.
denizcilik teknolojisi marine technology n.
denizcilik uygulamaları marine applications n.
denizcilik adeti nautical custom n.
denizcilik aletleri bilimi nautical instrumentology n.
denizcilik kanunları navigation acts n.
denizcilik programlarında eğitim gören öğrenci cadet n.
denizcilik işletmesi maritime lines n.
denizcilik bilimi nautical science n.
elektromanyetik denizcilik pusulası marine electromagnetic compass n.
federal denizcilik komisyonu fedaral maritime commission n.
gemiler ve denizcilik teknolojisi ships and marine technology n.
iyi seyirler dileği (denizcilik) fair winds following seas n.
londra denizcilik dairesi trinity house n.
milletlerarası denizcilik teşkilatı international maritime organization n.
tehlikeli mallar uluslararası denizcilik kodu international maritime dangerous goods code n.
tehlikeli mallar uluslararası denizcilik kodu imdg code n.
ulusal denizcilik müzesi national maritime museum n.
1916 tarihli denizcilik yasası shipping act of 1916 n.
1916 tarihli denizcilik kanunu shipping act of 1916 n.
londra denizcilik dairesi'ndeki kıdemli üyelere verilen ad elder brethren n.
belirli denizcilik faaliyetlerinin korunmasından sorumlu kraliyet temsilcisi wafter [obsolete] n.
denizcilik veya gemicilikle uğraşan kimse matlo n.
denizcilik veya gemicilikle uğraşan kimse matelot n.
denizcilik veya gemicilikle uğraşan kimse matlow n.
denizcilik bilgisi marinership [obsolete] n.
(denizcilik) kenet clamp n.
denizcilik eğitimi almış kıdemli rehber sea ranger [uk] n.
denizcilik eğitimi almış kıdemli rehber mariner n.
denizcilik yapanlar seafolk n.
(denizcilik) kuruz kasa cuckold's knot n.
usta denizcilik gösteren seamanlike adj.
usta denizcilik gösteren seamanly adj.
milletlerarası denizcilik teşkilatı imo abrev.
Astronomy
denizcilik astronomisi nautical astronomy n.
denizcilik gökbilimi nautical astronomy n.
Education
denizcilik yüksek okulu maritime college n.
denizcilik fakültesi faculty of maritime studies n.
denizcilik koleji maritime college n.
denizcilik lisesi maritime high school n.
denizcilik fakültesi maritime faculty n.
Geography
sular ile ilgili bilgi veren denizcilik haritası hydrographic chart n.
Meteorology
uzun menzilli denizcilik long range navigation n.
Military
denizcilik idaresi tarafından seferberlik veya acil durumlarda kullanılmak üzere alınan gemilerin oluşturduğu filo national defense reserve fleet n.
denizcilik, oşinografi ve yerölçüm desteği sağlayarak deniz özel harekatlarını destekleyen donanma personeli takımı naval mobile environmental team n.
uluslararası denizcilik örgütü international maritime organization n.
uluslararası denizcilik uydusu international maritime satellite n.
British Slang
bayrak veya sancak (denizcilik) rag n.