gözlemci

Significados de "gözlemci" en diccionario inglés turco : 21 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	gözlemci	observer n.
The European Parliament is obviously very welcome to take part in the election observer mission. Avrupa Parlamentosu'nun seçim gözlemci misyonunda yer alması elbette memnuniyetle karşılanacaktır. More Sentences
General
2	General	gözlemci	watcher n.
The bird watcher loves observing rare species. Kuş gözlemcisi, nadir türleri gözlemlemeyi sever. More Sentences
3	General	gözlemci	observant adj.
I'm not as observant as I should be. Olmam gerektiği kadar gözlemci değilim. More Sentences
Politics
4	Politics	gözlemci	watchdog n.
The consumer watchdog investigated the company. Tüketici gözlemcisi şirket hakkında soruşturma yaptı. More Sentences
5	Politics	gözlemci	observer n.
Europe must cease to be an observer in global policy matters and become a participant. Avrupa, küresel politika konularında bir gözlemci olmaktan çıkıp bir katılımcı haline gelmelidir. More Sentences
Technical
6	Technical	gözlemci	observer n.
No serious observer has said that there has been a massacre. Hiçbir ciddi gözlemci bir katliam yaşandığını söylememiştir. More Sentences
General
7	General	gözlemci	lookeron n.
8	General	gözlemci	scouter n.
9	General	gözlemci	admonitor n.
10	General	gözlemci	observant [obsolete] n.
11	General	gözlemci	observator [obsolete] n.
12	General	gözlemci	on-looker n.
13	General	gözlemci	seer n.
14	General	gözlemci	surintendant n.
15	General	gözlemci	surveyor n.
16	General	gözlemci	hawk-eyed adj.
Trade/Economic
17	Trade/Economic	gözlemci	supervisor n.
18	Trade/Economic	gözlemci	superintendent n.
Technical
19	Technical	gözlemci	looker on n.
20	Technical	gözlemci	supervisor n.
21	Technical	gözlemci	third occupant n.

Significados de "gözlemci" con otros términos en diccionario inglés turco: 52 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Politics
1	Politics	gözlemci statüsü	observer status n.
The USA was not re-elected to membership of the Human Rights Convention and now has only observer status. ABD, İnsan Hakları Sözleşmesi üyeliğine yeniden seçilmedi ve şu anda sadece gözlemci statüsüne sahip. More Sentences
2	Politics	uluslararası gözlemci	international observer n.
Secondly, why were the OAU and other international observers not allowed into the north of the country? İkinci olarak Afrika Birliği Örgütü ve diğer uluslararası gözlemcilerin ülkenin kuzeyine girmesine neden izin verilmedi? More Sentences
General
3	General	gözlemci öğrenci	monitor n.
4	General	işbirliği yapan gözlemci	cooperative observer n.
5	General	kadın gözlemci	admonitrix n.
6	General	gözlemci öğrenci	marker n.
7	General	tarafsız gözlemci	mugwump n.
8	General	bazı ingiliz ve amerikan okullarında gözlemci öğrenci	praefect n.
9	General	gözlemci olarak davranmak	monitor v.
10	General	iç gözlemci olmayan	extrospective adj.
11	General	gözlemci tarafından yapılan	monitorial adj.
Colloquial
12	Colloquial	gözlemci bakış	weather eye n.
Idioms
13	Idioms	bir başka gözlemci	another pair of eyes n.
14	Idioms	bir başka gözlemci	a fresh pair of eyes n.
15	Idioms	tarafsız gözlemci	fence sitter n.
16	Idioms	iyi gözlemci	acute observer n.
17	Idioms	zeki gözlemci	acute observer n.
18	Idioms	keskin gözlemci	acute observer n.
Politics
19	Politics	batı avrupa birliği gözlemci üyeleri	western european union observers n.
20	Politics	dahili gözlemci	internal watchdog n.
21	Politics	gözlemci kurum	watchdog agency n.
22	Politics	resmi olmayan gözlemci	unofficial observer n.
23	Politics	sivil gözlemci	civilian observer n.
24	Politics	üye olmayan gözlemci devlet	non-member observer state n.
25	Politics	tarafsız gözlemci	neutral observer v.
Technical
26	Technical	gözlemci değerlendirme anketleri	observer-rating surveys n.
27	Technical	gözlemci tarafındaki mercek	eyepiece n.
28	Technical	oto gözlemci	automonitor n.
Aeronautic
29	Aeronautic	otomatik gözlemci	automatic observer n.
Psychology
30	Psychology	gözlemci yanlılığı	observer bias n.
31	Psychology	gizli gözlemci	hidden observer n.
32	Psychology	gözlemci yakınsaması	observer drift n.
33	Psychology	katılımcı gözlemci	participant observer n.
Dentistry
34	Dentistry	gözlemci içi uyum	intra-observer reliability n.
35	Dentistry	gözlemci içi ve gözlemci arası uyum düzeyleri	intra-and interobserver agreement levels n.
Optics
36	Optics	gözlemci pozisyonu kaynaklı gözlenen objenin belirgin kayması	parallax n.
Statistics
37	Statistics	hareketli gözlemci tekniği	moving observer technique n.
Physics
38	Physics	iki nesne arasında gözlemci tarafından algılanan açısal fark	angular distance n.
39	Physics	eylemsizlik konuşlanmasındaki gözlemci	inertial observer n.
40	Physics	eylemsiz referans çerçevelerindeki gözlemci	inertial observer n.
Education
41	Education	tam gözlemci	complete observer n.
42	Education	(ingiliz devlet okullarında) gözlemci öğrenci	praepostor n.
43	Education	(ingiliz devlet okulunda) gözlemci öğrenci	prepositor n.
44	Education	(ingiliz devlet okulunda) gözlemci öğrenci	praepostor n.
45	Education	(ingiliz devlet okulunda) gözlemci öğrenci	praepositor n.
46	Education	(ingiliz devlet okulunda) gözlemci öğrenci	prepostor n.
Geography
47	Geography	(gözlemci ufkunun altında kalan) yeryüzü ekseninin ucu	depression of the pole n.
Meteorology
48	Meteorology	gönüllü gözlemci	cooperative observer n.
Military
49	Military	teknik gözlemci	technical observer n.
50	Military	ziyaretçi ve gözlemci bürosu	visitors and observers bureau n.
51	Military	top-hedef hattı ile gözlemci-hedef hattının kesişiminden oluşan açı	angle t n.
52	Military	kraliyet gözlemci kolordusu	roc n.