içgüdüsel - Turco Inglés Diccionario

içgüdüsel

Significados de "içgüdüsel" en diccionario inglés turco : 7 resultado(s)

Turco Inglés
General
içgüdüsel instinctive adj.
All forms of life have an instinctive urge to survive.
Bütün hayvan türleri yaşamak için içgüdüsel dürtüye sahiptir.

More Sentences
içgüdüsel visceral adj.
Jim had a visceral hatred for Muslims.
Jim'in Müslümanlara karşı içgüdüsel bir nefreti vardı.

More Sentences
içgüdüsel unconditioned adj.
içgüdüsel gut adj.
içgüdüsel instinctual adj.
içgüdüsel glandular adj.
içgüdüsel primitive adj.

Significados de "içgüdüsel" con otros términos en diccionario inglés turco: 43 resultado(s)

Turco Inglés
General
içgüdüsel olarak instinctively adv.
The answer is not necessarily as clear and straightforward as we might instinctively imagine.
Cevap, içgüdüsel olarak düşündüğümüz kadar açık ve net olmayabilir.

More Sentences
içgüdüsel davranış instinctive behaviour n.
içgüdüsel duygu gut feeling n.
içgüdüsel olma instinctivity n.
tatmini baskılayan temel veya içgüdüsel ihtiyaç drive n.
içgüdüsel olmayan noninstinctive adj.
içgüdüsel olmayan noninstinctual adj.
içgüdüsel olarak instinctually adv.
içgüdüsel olarak by instinct adv.
içgüdüsel olarak unreasoningly adv.
içgüdüsel olarak viscerally adv.
Phrases
içgüdüsel olarak on impulse expr.
Colloquial
içgüdüsel hareket etmek act on instinct v.
Idioms
içgüdüsel bir duygu a gut feeling n.
içgüdüsel reaksiyon/tepki a gut reaction n.
(bir şeye) verilen içgüdüsel reaksiyon/tepki gut reaction to (something) n.
içgüdüsel olarak yapılmış seat-of-the-pants adj.
içgüdüsel olarak by the seat of pants expr.
içgüdüsel olarak by the seat of (one's) pants expr.
içgüdüsel olarak by the seat of the pants expr.
içgüdüsel olarak by the seat of your pants expr.
Medical
uyarana karşı otomatik verilen öğrenilmemiş içgüdüsel tepki unconditioned reflex n.
uyarana karşı otomatik verilen öğrenilmemiş içgüdüsel tepki inborn reflex n.
uyarana karşı otomatik verilen öğrenilmemiş içgüdüsel tepki innate reflex n.
içgüdüsel refleks instinctive reflex n.
bir uyarana karşı otomatik olarak verilen, öğrenilmemiş, içgüdüsel tepki instinctive reflex n.
uyarana karşı otomatik verilen öğrenilmemiş içgüdüsel tepki physiological reaction n.
Psychology
psikolojik güdüyü etkileyen içgüdüsel unsurların analizi reduction n.
içgüdüsel teori instinctual theory n.
içgüdüsel yakınsama instinctive drift n.
içgüdüsel davranış instinctive behavior n.
içgüdüsel hedef instinctual aim n.
içgüdüsel kaygı instinctual anxiety n.
içgüdüsel vazgeçiş instinctual renunciation n.
içgüdüsel ihtiyaçlar instinctoid needs n.
insan iletişimini etkilediği varsayılan içgüdüsel duygular vibrations n.
kişinin kendini içgüdüsel ihtiyaçlardan kaynaklanan gerilimden kurtarma dürtüsü wish fulfillment n.
kişinin kendini içgüdüsel ihtiyaçlardan kaynaklanan gerilimden kurtarma dürtüsü wish fulfilment n.
pregenital dürtülerle ilişkili içgüdüsel enerjinin toplumca tasvip edilen faaliyetlerle boşalması displacement n.
içgüdüsel tepki visceral reaction n.
Zoology
(hayvanda) içgüdüsel eğilim appetence n.
(hayvanda) içgüdüsel eğilim appetency n.
Slang
içgüdüsel tepki gut n.