ihmal

Significados de "ihmal" en diccionario inglés turco : 42 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	ihmal	omission n.
It is not just a question of passivity and sins of omission. Bu sadece bir pasiflik ve ihmal günahı meselesi değildir. More Sentences
2	Common Usage	ihmal	neglect n.
Outside of Europe, it would involve helping to solve the problems of poverty, neglect and injustice. Avrupa dışında ise yoksulluk, ihmal ve adaletsizlik sorunlarının çözümüne yardımcı olmayı içerecektir. More Sentences
3	Common Usage	ihmal	negligence n.
Every time a disaster strikes, we are faced with the disastrous consequences of negligence. Ne zaman bir felaket yaşansa, ihmalin feci sonuçlarıyla karşı karşıya kalıyoruz. More Sentences
General
4	General	ihmal	neglect n.
This is a long-term structural effect showing that neglect, poverty and marginalisation are the real problems. Bu, ihmal, yoksulluk ve marjinalleşmenin gerçek sorunlar olduğunu gösteren uzun vadeli yapısal bir etkidir. More Sentences
5	General	ihmal	negligence n.
Yet I vote for enlargement today because citizens in candidate countries cannot fall victim to our negligence. Yine de bugün genişleme yönünde oy kullanıyorum çünkü aday ülkelerdeki vatandaşlar bizim ihmalimizin kurbanı olamazlar. More Sentences
Trade/Economic
6	Trade/Economic	ihmal	negligence n.
Nonetheless, ionisation must not, of course, be used to compensate for negligence with regard to hygiene. Bununla birlikte iyonizasyon elbette hijyen konusundaki ihmali telafi etmek için kullanılmamalıdır. More Sentences
Law
7	Law	ihmal	neglect n.
Perpetual devotion to what a man calls his business, is only to be sustained by perpetual neglect of many other things. Bir adamın işim dediği şeye sürekli bağlılığı, ancak birçok başka şeyin sürekli ihmali ile sürdürülebilir. More Sentences
8	Law	ihmal	negligence n.
Things really have come to a pretty pass, all as the result of indifference or negligence or fanaticism. Tüm bunlar ilgisizlik, ihmal ya da fanatizmin bir sonucu olarak gerçekten de çok kötü bir noktaya geldi. More Sentences
9	Law	ihmal	omission n.
The Group of the Party of European Socialists does not agree to that omission. Avrupa Sosyalistleri Partisi Grubu bu ihmali kabul etmemektedir. More Sentences
Politics
10	Politics	ihmal	omission n.
I see one inconsistency, one omission and one fallacy in it. İçinde bir tutarsızlık, bir ihmal ve bir yanlışlık görüyorum. More Sentences
General
11	General	ihmal	disregard n.
12	General	ihmal	shortcoming n.
13	General	ihmal	delinquency n.
14	General	ihmal	forgetfulness n.
15	General	ihmal	failure n.
16	General	ihmal	dereliction n.
17	General	ihmal	inattention n.
18	General	ihmal	molly n.
19	General	ihmal	carelessness n.
20	General	ihmal	remissness n.
21	General	ihmal	neglecting n.
22	General	ihmal	negligentia n.
23	General	ihmal	apathy n.
24	General	ihmal	defect n.
25	General	ihmal	recklessness n.
26	General	ihmal	default n.
27	General	ihmal	nonpreparation n.
28	General	ihmal	neglection n.
29	General	ihmal	balk [obsolete] n.
30	General	ihmal	baulk [obsolete] [uk] n.
31	General	ihmal	failance [obsolete] n.
32	General	ihmal	inapplication n.
33	General	ihmal	fault [obsolete] n.
34	General	ihmal	preterition n.
35	General	ihmal	pretermission n.
36	General	ihmal	skip n.
Colloquial
37	Colloquial	ihmal	ignore [australia] n.
Law
38	Law	ihmal	non-feasance n.
39	Law	ihmal	disregard n.
40	Law	ihmal	negligent act n.
Technical
41	Technical	ihmal	default n.
Latin
42	Latin	ihmal	culpa n.

Significados de "ihmal" con otros términos en diccionario inglés turco: 280 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	ihmal etmek	neglect v.
He was questioned for neglecting his duty. Görevini ihmal ettiği gerekçesiyle sorguya çekildi. More Sentences
General
2	General	ihmal etmek	slight v.
Tom started slighting his studies after he became a member of the football team. Tom futbol takımının bir üyesi olduktan sonra çalışmalarını ihmal etmeye başladı. More Sentences
3	General	ihmal etmek	fail v.
It opens up important avenues that we must not fail to explore. Keşfetmeyi ihmal etmememiz gereken önemli yollar açıyor. More Sentences
4	General	ihmal etmek	ignore v.
Those who ignore rather than fulfill their need for sleep will soon encounter serious effects on their health. Uyku ihtiyacını gidermek yerine ihmal edenler, sonrasında ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşacaklardır. More Sentences
5	General	ihmal edilmek	be neglected v.
These children are neglected by their parents. Bu çocuklar aileleri tarafından ihmal ediliyor. More Sentences
6	General	ihmal etmek	be negligent v.
He was negligent of his duties. O grevlerini ihmal etti. More Sentences
7	General	ihmal edilen	neglected adj.
The neglected room remained unoccupied. İhmal edilmiş oda boş kaldı. More Sentences
8	General	ihmal edilebilir	negligible adj.
The number of illegal crossing attempts in Bulgaria is negligible. Bulgaristan'daki yasadışı geçiş girişimlerinin sayısı ihmal edilebilir düzeydedir. More Sentences
Phrasals
9	Phrasals	(birini/bir şeyi) ihmal etmek	forget about (someone or something) v.
Don't forget about your other marketing channels. Diğer satış kanallarınızı da ihmal etmeyin. More Sentences
Trade/Economic
10	Trade/Economic	ağır ihmal	gross negligence n.
Unlimited liability is in our view only justified where there is gross negligence. Bize göre sınırsız sorumluluk sadece ağır ihmalin söz konusu olduğu durumlarda haklı görülebilir. More Sentences
11	Trade/Economic	ihmal edilebilir	negligible adj.
The proposal also has some negative aspects, which are far from negligible. Teklifin ihmal edilebilir olmaktan uzak bazı olumsuz yönleri de bulunmaktadır. More Sentences
Law
12	Law	görevi ihmal	dereliction of duty n.
We are dealing here with derelictions of duty by individuals. Burada bireylerin görevlerini ihmal etmeleriyle karşı karşıyayız. More Sentences
13	Law	görevi ihmal	neglect of duty n.
He was blamed for neglect of duty. Görevini ihmal etmekle suçlandı. More Sentences
14	Law	ihmal etmek	neglect v.
Does this mean that we are neglecting free trade areas? Bu, serbest ticaret alanlarını ihmal ettiğimiz anlamına mı geliyor? More Sentences
Technical
15	Technical	ihmal etmek	neglect v.
The report neglects to tackle some of the difficult points, however. Ancak rapor bazı zor noktaları ele almayı ihmal etmektedir. More Sentences
Military
16	Military	görevi ihmal	neglect of duty n.
He was blamed for neglect of duty. O, görevini ihmal etmekle suçlandı. More Sentences
General
17	General	görevi ihmal etme	delinquency n.
18	General	ihmal suçu	sin of omission n.
19	General	ağır/suç oluşturan ihmal	criminal neglect n.
20	General	cezai ihmal	criminal negligence n.
21	General	ihmal etme	ignoring n.
22	General	ihmal yılları	years of neglect n.
23	General	ihmal edilmiş işler	backlog n.
24	General	ihmal derecesi	degree of neglect n.
25	General	ihmal edilebilir ek tutar	change n.
26	General	randevulaşmayı ihmal etme	nonappointment n.
27	General	ihmal edilme	neglectedness n.
28	General	görevi ihmal	unservice n.
29	General	kasti ihmal	willful neglect n.
30	General	ihmal edilmiş yapı	rickle n.
31	General	kişinin görevini ihmal etmesi	guilt [obsolete] n.
32	General	ihmal etme	ignoration n.
33	General	ihmal sonucu ortaya çıkan olumsuz etki	rust n.
34	General	ihmal edilmiş olma	omission n.
35	General	ihmal etme	omittance n.
36	General	ihmal eden kimse	omitter n.
37	General	(çocukları, bakıma muhtaç bireyleri) ihmal etme	inattentiveness n.
38	General	ihmal edilmişlik	dustbin n.
39	General	ihmal edilmişlik	dustheap n.
40	General	ihmal etme	prescission n.
41	General	kendini ihmal etme	self-neglect n.
42	General	kendini ihmal eden	self-neglecting n.
43	General	üstü kapalı ihmal	silence n.
44	General	suçlu veya ihmal edilmiş çocuklara verilen gözetimli kurum bakımı	foster care n.
45	General	ihmal etme	preterition n.
46	General	ihmal etme	pretermission n.
47	General	ihmal etmek	leave out v.
48	General	ihmal etmek	be careless v.
49	General	ihmal etmek	be disregardful of v.
50	General	ihmal etmek	pass over v.
51	General	ihmal etmek	default on v.
52	General	ihmal edilmiş bir işi yapmak	catch up on v.
53	General	ihmal etmek	disregard v.
54	General	ihmal etmek	palter v.
55	General	ihmal edilmek	go unheeded v.
56	General	bir şey yapmayı ihmal etmemek	make a point of v.
57	General	ihmal etmek	forget v.
58	General	ihmal etmek	let things slide v.
59	General	ihmal etmek	omit v.
60	General	ihmal etmemek	take care v.
61	General	sağlığı ihmal etmek	neglect health v.
62	General	sağlığını ihmal etmek	neglect one's health v.
63	General	(bir şey yapmayı) ihmal etmemek	make a point of v.
64	General	asıl yapılması gereken şeyi ihmal edip başka şeylerle uğraşmak	side-track v.
65	General	ihmal etmek	omit to v.
66	General	ihmal etmek	let slide v.
67	General	ihmal edilmesine neden olmak	neglect [obsolete] v.
68	General	ihmal etmek	elide v.
69	General	ihmal etmek	bracket v.
70	General	bakımını ihmal etmek	miskeep v.
71	General	ihmal etmek	mislippen [dialect] v.
72	General	ihmal etmek	misprise v.
73	General	ihmal etmek	misprize v.
74	General	ihmal etmek	lout [obsolete] v.
75	General	kasten ihmal etmek	bypass v.
76	General	kasten ihmal etmek	by-pass v.
77	General	ihmal etmek	overjump v.
78	General	ihmal etmek	oversee [dialect] v.
79	General	ihmal etmek	overslaugh v.
80	General	ihmal etmek	overslip [obsolete] v.
81	General	ihmal sonucu işlevini yitirmek	rust v.
82	General	ihmal etmek	dispense (with) v.
83	General	ihmal veya tembellikten gerilemek	dry-rot v.
84	General	ihmal etmek	forelet [dialect] [uk] v.
85	General	ihmal etmek	praetermit v.
86	General	ihmal etmek	skip v.
87	General	ihmal etmek	slighten v.
88	General	ihmal etmek	supersede [obsolete] v.
89	General	ihmal eden	unheeding adj.
90	General	ihmal eden	forgetful adj.
91	General	ihmal edilen	disregarded adj.
92	General	ihmal edilmiş	desolate adj.
93	General	ihmal edilmiş	disregarded adj.
94	General	ihmal edilen	ignored adj.
95	General	ihmal edilmiş	unattended adj.
96	General	ihmal edilmiş	unheeded adj.
97	General	ihmal edilmiş	ignored adj.
98	General	ihmal edilemez	nonignorable adj.
99	General	ihmal edilmiş	uncared-for adj.
100	General	sıklıkla ihmal/gözardı edilen	often-ignored adj.
101	General	ihmal edilebilir	neglectable adj.
102	General	çoğu zaman ihmal edilen	oft-neglected adj.
103	General	sıklıkla ihmal edilen	oft-neglected adj.
104	General	sık sık ihmal edilen	oft-neglected adj.
105	General	ihmal edilen	unminded adj.
106	General	ihmal edilmiş	unminded adj.
107	General	ihmal edilmiş	unlooked adj.
108	General	ihmal edilmiş	unrecked adj.
109	General	ihmal edilmiş	wretchless adj.
110	General	ihmal edilmiş	mouldy adj.
111	General	ihmal edilmiş	rickety adj.
112	General	ihmal edilen	omissible adj.
113	General	ihmal edilebilir	omissible adj.
114	General	ihmal eden	omissive adj.
115	General	(miras) ihmal edilmiş	dormant adj.
116	General	ihmal eden	inofficious [obsolete] adj.
117	General	ebeveynlik sorumluluklarını ihmal eden	deadbeat adj.
118	General	duasını ihmal eden	prayerless adj.
119	General	ihmal edilebilir	skippable adj.
120	General	ihmal edilmiş bir şekilde	neglectedly adv.
121	General	ihmal edercesine	neglectingly adv.
122	General	ihmal edercesine	negligently adv.
123	General	ihmal ederek	negligently adv.
124	General	ihmal ederek	unheededly adv.
125	General	ihmal ederek	delinquently adv.
Phrasals
126	Phrasals	ihmal etmek	throw by v.
127	Phrasals	ihmal etmek	set aside v.
128	Phrasals	(birini bir şey) nedeniyle ihmal etmek	place behind (someone or something) v.
129	Phrasals	bir şeyi yapmayı unutmak/ihmal etmek	neglect to do something v.
130	Phrasals	ihmal etmek	wave aside v.
131	Phrasals	ihmal etmek	wave off v.
132	Phrasals	-de ihmal edilmek	languish in v.
133	Phrasals	birini/bir şeyi ihmal etmemek	blow someone/something off v.
134	Phrasals	(ihmal edilmiş bir işi) yapmak	catch up on (something) v.
135	Phrasals	yapmayı unutmak/ihmal etmek	neglect to do v.
136	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeye) dahil etmeyi unutmak/ihmal etmek	omit (someone or something) from (something) v.
137	Phrasals	ihmal etmek	place behind v.
138	Phrasals	(birini/bir şeyi) ihmal etmek	skip over (someone or something) v.
Phrases
139	Phrases	ihmal durumunda	in the event of default expr.
Colloquial
140	Colloquial	ihmal edilebilir etki	epsilon n.
141	Colloquial	sevgili uğruna arkadaşları ihmal etmek	hiberdate v.
142	Colloquial	ihmal edilmek	be put upon v.
Idioms
143	Idioms	ihmal edilen/önemsenmeyen bir nokta	a blind spot n.
144	Idioms	ihmal etmek	leave one out in the cold v.
145	Idioms	ihmal edilmek	fall between two stools v.
146	Idioms	ihmal edilmek	drop off the map v.
147	Idioms	ihmal edilmek	slip between the cracks v.
148	Idioms	ihmal edilmek	fall between the cracks v.
149	Idioms	ihmal edilmek	fall off the map v.
150	Idioms	ihmal edilmek	slip through the cracks v.
151	Idioms	ihmal edilmek	drop beneath the radar v.
152	Idioms	ihmal etmek	let things slide v.
153	Idioms	ihmal edilmek	fall through the cracks v.
154	Idioms	ihmal etmek	let it slide v.
155	Idioms	ihmal edilmek	drop beneath somebody's radar v.
156	Idioms	ihmal etmek	drop the ball v.
157	Idioms	ihmal edilmek	gather dust v.
158	Idioms	daha düşük kademede/pozisyonda olanları ihmal etmek	eat (one's) young v.
159	Idioms	ihmal edilmiş olmak	go for a toss v.
160	Idioms	(birini/bir şeyi) ihmal etmek	lose trace of (someone or something) v.
161	Idioms	ihmal etmek	be blind to v.
162	Idioms	özellikle ihmal veya suiistimal nedeniyle azarlamak	bring to account v.
163	Idioms	(birini/bir şeyi) ihmal etmek	let (something or someone) slide v.
164	Idioms	birini/bir şeyi karmaşanın içinde ihmal etmek	lose somebody/something in the shuffle v.
165	Idioms	'-i ihmal etmek	lose trace of v.
166	Idioms	karmaşada ihmal edilmiş	lost in the shuffle adj.
167	Idioms	(biri/bir şey) tarafından ihmal edilmiş	put upon by (someone or something) adj.
168	Idioms	ihmal edilmiş	through the cracks expr.
Trade/Economic
169	Trade/Economic	aktüeryal ihmal	actuarial expectation n.
170	Trade/Economic	bazı işçi istekleri karşılanırken işletmenin genel çalışanlarının ihmal edilmesi	behavior bias n.
171	Trade/Economic	ihmal ve kusur klozu	negligence clause n.
172	Trade/Economic	ihmal ve kusur dolayısıyla iflas	negligent bankruptcy n.
173	Trade/Economic	ihmal edilmiş değişkenin yol açtığı sapma	omitted-variable bias n.
174	Trade/Economic	ihmal edilmiş hizmetler	cinderella services n.
175	Trade/Economic	ihmal sorumluluğu	liability for negligence n.
176	Trade/Economic	kasti ihmal	wilful neglect n.
177	Trade/Economic	olağan ihmal	ordinary negligence n.
178	Trade/Economic	ihmal etmek	disregard v.
Law
179	Law	ihmal etme	non-feasance n.
180	Law	affedilebilir ihmal	excusable neglect n.
181	Law	ağır ihmal	wantoness n.
182	Law	ağır ihmal	gross negligence n.
183	Law	ağır ihmal	severe neglect n.
184	Law	ağır ihmal	gross neglect n.
185	Law	ağır ihmal	wanton negligence n.
186	Law	ağır ihmal	wilful default n.
187	Law	ağır ihmal	culpable negligence n.
188	Law	bina yıkılması ve tamiratta ihmal	destroying buildings and neglecting to repair buildings n.
189	Law	büyük ihmal	gross negligence n.
190	Law	bir önceki ihmali izleyen ihmal	supervening negligence n.
191	Law	cezai ihmal	culpable negligence n.
192	Law	cezai ihmal	criminal negligence n.
193	Law	delillerin muhafazasında ihmal	failure to preserve evidence n.
194	Law	delillerin muhafazasında ihmal kabahatleri	negligence in guarding evidences n.
195	Law	dolaylı ihmal	collateral negligence n.
196	Law	görevde ihmal veya suistimal	malpractice n.
197	Law	görevi ihmal nedeniyle kanuni müeyyideye maruz kalan kimse	cessor n.
198	Law	görevde ihmal veya suistimal	malpractise n.
199	Law	hafif ihmal	slight negligence n.
200	Law	ihmal edilebilir aykırılık (yasa)	immaterial irregularity n.
201	Law	ihmal ve görevi kötüye kullanma	negligence and misconduct n.
202	Law	ihmal davası	negligence action n.
203	Law	ihmal etme	nonfeasance n.
204	Law	ihmal etme	omission n.
205	Law	ihmal yüzünden hata	mistake due to negligence n.
206	Law	ihmal sonucu başkasının zarar görmesine neden olan suç	culpable negligence n.
207	Law	ihmal davası	negligence suit n.
208	Law	ihmal yüzünden yanlış açıklamada bulunma	negligent misrepresentation n.
209	Law	ihmal sonucu başkasının zarar görmesine neden olan suç	criminal negligence n.
210	Law	ihmal içeren eylem	negligent act n.
211	Law	ihmal davası	negligence lawsuit n.
212	Law	ihmal hükmü	negligence clause n.
213	Law	ihmal yüzünden yanlış izahta bulunma	negligent misrepresentation n.
214	Law	ihmal klozu	negligence clause n.
215	Law	ihmal nedeniyle bir başkasının ölümüne neden olma	negligent homicide n.
216	Law	ihmal suretiyle yapılan eylemler	acts of omission n.
217	Law	ihmal sonucu ölüme sebebiyet verme	wrongful death claim n.
218	Law	kanunun ihmal sonucu ihlal edilmesi	negligent violation of statute n.
219	Law	kiracının kiraladığı mülke ihmal sonucu olarak verdiği zarar	permissive waste n.
220	Law	kiracının ihmal nedeniyle kiralanan mülke zarar vermesi	passive waste n.
221	Law	kasti ihmal	wilful neglect n.
222	Law	kusurlu ihmal	wanton negligence n.
223	Law	mazur görülebilir ihmal	excusable neglect n.
224	Law	küçük ihmal	slight negligence n.
225	Law	müterafık ihmal	concurrent negligence n.
226	Law	mesleki ihmal	professional negligence n.
227	Law	nisbi ihmal kuramı	comparative negligence n.
228	Law	önceki ihmal	prior negligence n.
229	Law	ödemenin ihmal edilmesi	cesser n.
230	Law	sonraki ihmal	subsequent negligence n.
231	Law	tali ihmal	collateral negligence n.
232	Law	tehlike doğuran ihmal	hazardous negligence n.
233	Law	vazifeyi ihmal	laches n.
234	Law	davacının aile üyelerinden birinin ölümüne sebebiyet veren hukuka aykırı fiil veya ihmal gerekçesiyle açılan tazminat davası	wrongful death n.
235	Law	ciddi şekilde yaralanma veya ölüme sebep olan fakat ihmal, haksız amaç veya yasadışı fiil içermeyen kaza	misadventure n.
236	Law	ihmal derecesi	degree n.
237	Law	kira süresinin sonunda ihmal nedeniyle mülkün bakımsız kalması	dilapidation n.
238	Law	çalışma arkadaşına ihmal sonucu zarar verme vakalarında işverenin mesuliyeti olmadığını belirten yasa	fellow-servant rule n.
239	Law	görevi ihmal etmek	malpractise v.
240	Law	görevi ihmal etmek	malpractice v.
241	Law	ihmal etmek	omit v.
242	Law	ihmal etmek	pretermit v.
243	Law	görevini ihmal eden	derelict adj.
244	Law	ihmal edilebilir	negligible adj.
Politics
245	Politics	iyi niyetli ihmal	benign neglect n.
246	Politics	ihmal edilmiş bölge veya izole bölge	backwater n.
Insurance
247	Insurance	ihmal hükmü	negligence clause n.
Technical
248	Technical	aerodinamik performansta ihmal edilemeyecek etkenler	unnegligible factors of aerodynamic performance n.
249	Technical	blok ihmal karakteri	block ignore character n.
250	Technical	ihmal etmek	omit v.
251	Technical	ihmal edilmiş	neglected adj.
252	Technical	ihmal edilebilir	negligible adj.
Computer
253	Computer	blok ihmal karakteri	block ignore character n.
Medical
254	Medical	hemisferik ihmal	hemispheric neglection n.
255	Medical	ihmal sınırı	disregard limit n.
256	Medical	yarı ihmal	hemi-neglect n.
257	Medical	ihmal edilmiş hastalıklar	neglected diseases n.
Psychology
258	Psychology	ihmal sendromu	neglect syndrome n.
259	Psychology	ihmal disleksisi	neglect dyslexia n.
260	Psychology	karşı tarafı ihmal sendromu	contralateral neglect syndrome n.
261	Psychology	tek taraflı ihmal	unilateral neglect n.
262	Psychology	unutulma veya ihmal edilme endişesi	athazagoraphobia n.
263	Psychology	yarı ihmal	hemi-neglect n.
264	Psychology	yarımekansal ihmal	hemispatial neglect n.
Food Engineering
265	Food Engineering	ihmal edilebilir	negligible adj.
Statistics
266	Statistics	açıklayıcı değişkenlerin ihmal edilmesi	omission of explanatory variables n.
267	Statistics	eşit ihmal kuralı	principle of equal ignorance n.
Agriculture
268	Agriculture	tarımsal ihmal	agricultural neglect n.
Forestry
269	Forestry	(orman, çalılık) ihmal edilmek	overstand v.
Social Sciences
270	Social Sciences	yasalara uymayıp antisosyal davranış gösteren ihmal edilmiş çocuk	feral child n.
Religious
271	Religious	(hristiyanlıkta) komünyonu ihmal veya reddetme	noncommunion n.
272	Religious	görevi ihmal veya ihlal eden kimse	debtor n.
Environment
273	Environment	ihmal edilebilir nükleer riziko	negligible nuclear risk n.
Military
274	Military	ihmal edilebilir tehlike	negligible risk n.
Card
275	Card	(remi oyununda) rakibin kazanma hamlesiyle masaya açtığı kartlarına ekleyebileceği atılmış bir kartı almayı ihmal etmesi durumunda kullanılan ünlem	rummy interj.
Latin
276	Latin	ağır ihmal	culpa lata n.
277	Latin	hafif ihmal	culpa levis n.
278	Latin	hafif ihmal	culpa n.
Archaic
279	Archaic	ihmal etmek	slip v.
Slang
280	Slang	ihmal edilmiş	lost in the sauce adj.