inkar

Significados de "inkar" en diccionario inglés turco : 33 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	inkar	denial n.
Consultation played no part in this decision which appears to me to be a denial of democracy. Bana göre demokrasinin inkârı anlamına gelen bu kararda istişare hiçbir rol oynamamıştır. More Sentences
General
2	General	inkar	denial n.
This is the most extreme version of a denial and violation of human rights apparent to us. Bu, insan haklarının inkâr ve ihlalinin bize görünen en uç versiyonudur. More Sentences
Law
3	Law	inkar	denial n.
The letter reminded me of a drug addict in denial, addicted to subsidies. Mektup bana inkâr içindeki, sübvansiyonlara bağımlı bir uyuşturucu müptelasını hatırlattı. More Sentences
Psychology
4	Psychology	inkar	denial n.
It is time we stopped this state of denial and faced reality. Bu inkâr durumunu bırakıp gerçeklerle yüzleşmenin zamanı geldi. More Sentences
General
5	General	inkar	ignoring n.
6	General	inkar	contest n.
7	General	inkar	disaffirmation n.
8	General	inkar	contradiction n.
9	General	inkar	denegation n.
10	General	inkar	palinode n.
11	General	inkar	refusal n.
12	General	inkar	impugnment n.
13	General	inkar	disaffirmance n.
14	General	inkar	dereliction n.
15	General	inkar	negation n.
16	General	inkar	nay n.
17	General	inkar	contestation n.
18	General	inkar	repudiation n.
19	General	inkar	negations n.
20	General	inkar	abnegation n.
21	General	inkar	disallowance n.
22	General	inkar	renegation n.
23	General	inkar	gainsay n.
24	General	inkar	deniance n.
Law
25	Law	inkar	disallowance n.
26	Law	inkar	disaffirmance n.
27	Law	inkar	abnegation n.
28	Law	inkar	disaffirmation n.
29	Law	inkar	contestation n.
30	Law	inkar	disavowal n.
31	Law	inkar	absque hoc n.
Politics
32	Politics	inkar	nay n.
Archaic
33	Archaic	inkar	denay n.

Significados de "inkar" con otros términos en diccionario inglés turco: 188 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	inkar etmek	deny v.
We cannot bury our heads in the sand and deny the fact that this is already happening. Kafamızı kuma gömüp bunun zaten gerçekleşmekte olduğu gerçeğini inkar edemeyiz. More Sentences
General
2	General	inkar etme	denying n.
It is not acceptable for Turkey to go on denying the Armenian genocide of one and a half million Christians. Türkiye'nin bir buçuk milyon Hıristiyan'ın Ermeni soykırımına uğradığını inkar etmeye devam etmesi kabul edilemez. More Sentences
3	General	inkar etmek	gainsay v.
It is difficult to gainsay the overwhelming evidence. Bu ezici kanıtı inkar etmek zor. More Sentences
4	General	inkar edilmek	be denied v.
That fact can't be denied. Bu gerçek inkar edilemez. More Sentences
5	General	inkar etmek	deny v.
Nobody can deny that NATO's record is what we should be seeking to protect, not to undermine. Hiç kimse NATO'nun sicilinin zayıflatmaya değil, korumaya çalışmamız gereken bir sicil olduğunu inkar edemez. More Sentences
6	General	inkar edilmez	undeniable adj.
In the end we can be reassured by one undeniable truth. Nihayetinde inkar edilemez bir gerçek bizi rahatlatabilir. More Sentences
Idioms
7	Idioms	inkar edilemez	there's no denying expr.
There's no denying that I'm attracted to you. Senden etkilendiğimi kimse inkar edemez. More Sentences
Common Usage
8	Common Usage	inkar etme	abnegation n.
9	Common Usage	inkar etmek	abnegate v.
General
10	General	inkar eden	abnegator n.
11	General	allahı inkar etme	atheism n.
12	General	inkar etme	gainsaying n.
13	General	inkar etme	abnegating n.
14	General	inkar eden	gainsayer n.
15	General	inkar eden	abjurer n.
16	General	inkar edilemezlik	undeniability n.
17	General	kendini inkar etme	self-denial n.
18	General	kendini inkar	self-negation n.
19	General	inkar etme	repudiation n.
20	General	inkar edememe	nonrepudiation n.
21	General	inkar edilemezlik	incontestability n.
22	General	inkar edilemez gerçek	hard fact n.
23	General	inkar edilemez bir gerçek	an undeniable fact n.
24	General	inkar eden kimse	denier n.
25	General	inkar etme	disowning n.
26	General	şeytanın veya iblislerin varlığını inkar eden kişi	ademonist n.
27	General	efsanevi tanrıları inkar etme	adevism n.
28	General	şeytanın varlığını inkar eden kişi	adiabolist n.
29	General	inkar eden	abnegator n.
30	General	inkar etme	dehumanizing [us] n.
31	General	inkar etme	dehumanising [uk] n.
32	General	kendini inkar etme	denial n.
33	General	kendini inkar etme	denial of one's self n.
34	General	kendini inkar etme	deniance n.
35	General	olumsuzu inkar yoluyla olumluyu doğrulama	double negative n.
36	General	inkar edilemezlik	irrefragability n.
37	General	inkar etme	disavowance [obsolete] n.
38	General	inkar eden kimse	disavower n.
39	General	inkar etme	disavowment n.
40	General	kayıp veya hayal kırıklığı ile başa çıkmak için alınan ve genellikle kişinin bir durumu inkar etmesine yol açan mecazi bir afyon	copium n.
41	General	inkar konusu	subject n.
42	General	inkar konusu	subject term n.
43	General	inkar etmek	negate v.
44	General	inkar etmek	go back on v.
45	General	inkar etmek	declare untrue v.
46	General	inkar etmek	repudiate v.
47	General	inkar etmek	abjure v.
48	General	yeminle inkar etmek	forswear v.
49	General	inkar etmek	disallow v.
50	General	inkar etmek	disavow v.
51	General	cinsel ilişkiye girdiğini inkar etmek	deny having had sexual intercourse with someone v.
52	General	birisiyle cinsel ilişkiye girdiğini inkar etmek	deny having had sexual intercourse with someone v.
53	General	inkar etmek	contradict v.
54	General	aslını inkar etmek	deny one's identity v.
55	General	aslını inkar etmek	deny one's roots v.
56	General	inkar etmek	disown v.
57	General	inkar etmek	disclaim v.
58	General	yeniden inkar etmek	redeny v.
59	General	inkar etmek	nick v.
60	General	inkar etmek	nick v.
61	General	inkar etmek	nayt [obsolete] v.
62	General	inkar etmek	negative v.
63	General	inkar etmek	withsay v.
64	General	inkar etmek	reneye v.
65	General	inkar etmek	reprove v.
66	General	inkar etmek	denay v.
67	General	inkar etmek	denegate v.
68	General	inkar etmek	disprove [obsolete] v.
69	General	inkar etmek	counterplead v.
70	General	inkar edilemez	indisputable adj.
71	General	inkar edilemez	undeniable adj.
72	General	inkar edilemez	incontrovertible adj.
73	General	inkar edilemez	irrefutable adj.
74	General	inkar edilemez	incontestable adj.
75	General	yeminle inkar edilmiş	forsworn adj.
76	General	inkar edilmiş	denied adj.
77	General	inkar edilemez	irrefragable adj.
78	General	tanrıyı inkar eden	atheist adj.
79	General	inkar edilebilir	controvertible adj.
80	General	inkar edilebilir	deniable adj.
81	General	inkar edilebilir	disavowable adj.
82	General	inkar eden	abnegative adj.
83	General	inkar eden	recusative adj.
84	General	inkar veya ret bildiren	negational adj.
85	General	inkar eden	negationist adj.
86	General	inkar eden	in the negative adj.
87	General	inkar edilebilir	traversable adj.
88	General	inkar edilmeyen	unabjured adj.
89	General	inkar edilmeyen	uncontradicted adj.
90	General	inkar edilemez	uncontrovertible adj.
91	General	inkar edilemez	undebatable adj.
92	General	inkar edilmemiş	undenied adj.
93	General	inkar edilmeyen	ungainsayable adj.
94	General	inkar edilebilecek kadar mantıksız	deniable adj.
95	General	(tartışmada) inkar ile ilgili	denialist adj.
96	General	inkar eden	denialist adj.
97	General	inkar edilemez	indefensible adj.
98	General	inkar edilemeyen	invulnerable adj.
99	General	inkar edilemez bir şekilde	irrefragably adv.
100	General	inkar ederek	denyingly adv.
101	General	inkar edilemeyecek bir şekilde	undeniably adv.
102	General	inkar edilebilir bir şekilde	deniably adv.
103	General	inkar edilemez bir şekilde	indisputably adv.
104	General	inkar edilemez bir şekilde	irrefutably adv.
105	General	inkar edilemez biçimde	inarguably adv.
106	General	inkar ederek	negatively adv.
107	General	inkar edilemez bir şekilde	uncontrovertibly adv.
108	General	inkar edilemez bir şekilde	undebatably adv.
109	General	inkar edilemeyecek şekilde	indeed adv.
Phrasals
110	Phrasals	söylediklerini veya yaptıklarını inkar etmek	go back (on) v.
Phrases
111	Phrases	kesin/belirgin/inkar edilemez bir şekilde	by all odds [us] adv.
112	Phrases	inkar edilemez bir gerçektir ki	it is an undeniable fact that expr.
113	Phrases	inkar konumunda	in denial expr.
114	Phrases	bu kadar karşı çıkıp inkar ediyorsa tam tersi de olabilir bence	methinks the lady doth protest too much expr.
115	Phrases	bu kadar karşı çıkıp inkar ediyorsa tam tersi de olabilir bence	methinks thou dost protest too much expr.
116	Phrases	bu kadar karşı çıkıp inkar ediyorsa tam tersi de olabilir bence	the lady doth protest too much, methinks expr.
117	Phrases	bu kadar karşı çıkıp inkar ediyorsa tam tersi de olabilir bence	thou dost protest too much, methinks expr.
Proverb
118	Proverb	ancak bir katır ailesini inkar eder	none but a mule denies his family
Colloquial
119	Colloquial	kesin inkar	flat contradiction n.
120	Colloquial	kesin inkar	flat denial n.
121	Colloquial	inkar hali	state of denial n.
122	Colloquial	inkar edip etmeyeceğini görmek için birine suç atmak	put it to someone v.
123	Colloquial	(bir şeyi) inkar etmek	not have any of (something) v.
124	Colloquial	zevkini inkar eden	off prep.
125	Colloquial	arkadaşlığını inkar eden	off prep.
126	Colloquial	uygulamasını inkar eden	off prep.
127	Colloquial	inkar etmek yas tutmanın bir parçasıdır	denial is a part of grieving expr.
128	Colloquial	inkar edilemez şekilde	right enough expr.
Idioms
129	Idioms	inkar içermeyen tekzip/yalanlama	a non-denial denial n.
130	Idioms	inkar edilmez gerçek	stubborn fact n.
131	Idioms	inkar etmeyen tekzip	a non-denial denial n.
132	Idioms	inkar etmek	brush (something) under the mat v.
133	Idioms	inkar etmek	sweep (something) under the carpet [uk] v.
134	Idioms	inkar etmek	sweep something under the carpet [uk] v.
135	Idioms	inkar etmek	brush something under the carpet [us] v.
136	Idioms	inkar etmek	sweep something under the rug v.
137	Idioms	yükselirken yardım aldığı kişileri inkar etmek	kick someone down the ladder v.
138	Idioms	inkar etmek	turn one's back upon v.
139	Idioms	inkar etmek	brush (something) under the rug v.
140	Idioms	inkar etmeyi bırakmak	wake up to reality v.
Speaking
141	Speaking	hala inkar ediyorsun	you're still denying expr.
142	Speaking	hala inkar ediyorsun	you are still denying expr.
143	Speaking	hala inkar ediyorsun	you're still in denial expr.
144	Speaking	inkar edilmez bir şey varsa	there is no denying that expr.
Law
145	Law	bir mahkeme kararınca mevcut sayılan yasal bir durumun sonradan inkar edilmemesi	estoppel in pals n.
146	Law	ermeni soykırımını inkar yasası	law on armenian genocide denial n.
147	Law	gerçekçi inkar	plausible deniability n.
148	Law	inkar etme	abjuration of religion n.
149	Law	kesinleşmiş bir kararda bir şahsın aleyhindeki olayların o şahıs tarafından inkar edilememesi	estoppel by record n.
150	Law	tam inkar	a flat denial n.
151	Law	tam inkar	absolute refutation n.
152	Law	tam inkar	complete negation n.
153	Law	taraflardan biri tarafın ileri sürülen bir belge veya senedin daha sonra inkar edilmemesi	estoppel by deed n.
154	Law	(örfi hukukta) dolaylı inkar veya itiraz	protestation n.
155	Law	iddiayı inkar etmek	deny the allegation v.
156	Law	inkar etmek	disown v.
157	Law	inkar etmek	disavow v.
158	Law	yeminli olarak inkar etmek	forswear v.
159	Law	inkar edilebilir	questionable adj.
160	Law	sözünü geri alma veya inkar kabilinden	abjuratory adj.
Politics
161	Politics	inkar yoluyla caydırıcılık	deterrence by denial n.
162	Politics	makul inkar	plausible deniability n.
Informatics
163	Informatics	inkar edememe	nonrepudiation n.
Psychology
164	Psychology	inkar hezeyanı	delirium of negation n.
165	Psychology	özünü inkar	self-denial n.
Logic
166	Logic	iki önermenin de doğruluğunu inkar eden karmaşık önerme	alternative denial n.
History
167	History	16. yüzyılda fransa ve hollanda'da ortaya çıkmış ve iyi ile kötü arasındaki ayrımın varlığını inkar etmiş panteist bir tarikat	libertine n.
Religious
168	Religious	isa mesih'in her şeyi bildiğini inkar eden 6. yüzyılda yaşamış kimselerin mensup olduğu mezhep	themistian n.
169	Religious	isa mesih'in her şeyi bildiğini inkar eden 6. yüzyılda yaşamış kimselerin mensup olduğu mezhep	agnoete n.
170	Religious	isa mesih'in her şeyi bildiğini inkar eden 6. yüzyılda yaşamış kimselerin mensup olduğu mezhep	agnoite n.
171	Religious	isa mesih'in her şeyi bildiğini inkar eden 6. yüzyılda yaşamış kimselerin mensup olduğu mezhep	agnoetae n.
172	Religious	diğerlerinin varlığını inkar etmeden tek bir tanrının üstünlüğüne inanma	henotheism n.
173	Religious	diğerlerinin varlığını inkar etmeden tek bir tanrının yüceliğine inanma	henotheism n.
174	Religious	roma katolik kilisesi'nde vaftiz olmuş birinin açık bir gerçeği kasten ve inatla inkar etmesi	heresy n.
175	Religious	aşırı şekilde kendini inkar etme kültü	rigorism n.
176	Religious	tanrıyı inkar eden	ungodly adj.
Philosophy
177	Philosophy	varlığı inkar eden öğreti	nihilism n.
178	Philosophy	içeriklerinin olanaklılığını, olanaksızlığını, olumsallığını veya zorunluluğunu öne süren veya inkar eden mantıksal önermelerin niteliği	modality n.
Archaic
179	Archaic	ret veya inkar bildiren olumsuz ifadeler	naysayings n.
180	Archaic	inkar etmek	renay v.
181	Archaic	inkar etmek	disavouch v.
Slang
182	Slang	bir durumu inkar eden veya sahte umutlar besleyen kişileri tanımlamak için kullanılan argo sözcük	hopium n.
183	Slang	iğrenme, küçümseme veya inkar ünlemi	nerts interj.
Modern Slang
184	Modern Slang	bir durumu iyiye çevirmek için inkar yöntemini kullanma	adaptive denial n.
185	Modern Slang	yaşını inkar etme	age denial n.
186	Modern Slang	inkar ederek yokmuş/öyle bir şey olmamış gibi davranma	adaptive denial n.
187	Modern Slang	inkar edilemez bir gerçek	actual factual fact n.
188	Modern Slang	sonuna kadar inkar etme	adaptive denial n.