Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
Colloquial | ||||
Colloquial | ironik olarak | ironically v. | ||
I said it ironically; he did that maliciously! Ben bunu ironik olarak söyledim; o bunu kötü niyetle yaptı! More Sentences |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | (ironik olarak) içinden çıkılması zor sorun | the little matter n. |
General | (ironik olarak) dikkate değer olma | beauty n. |
Computer | ||
Computer | kasıtlı olarak kalitesiz ve ironik hazırlanan mizahi internet içeriği | shitpost n. |