|
Categoría |
Turco |
Inglés |
|
General |
|
1 |
General |
şu andan itibaren |
as of now adv.
|
|
The Commission believes that we must shoulder this responsibility as of now.
Komisyon, şu andan itibaren bu sorumluluğu üstlenmemiz gerektiğine inanmaktadır.
More Sentences
|
2 |
General |
o andan itibaren |
from then on adv.
|
|
From then on, once this principle has been established, the decisions will not be taken in this House.
O andan itibaren, bu ilke yerleştikten sonra, kararlar bu Mecliste alınmayacaktır.
More Sentences
|
3 |
General |
şu andan itibaren |
from now adv.
|
|
I'm going to make my own decisions from now.
Şu andan itibaren kendi kararlarımı ben vereceğim.
More Sentences
|
Phrases |
|
4 |
Phrases |
yarından itibaren |
from tomorrow on expr.
|
|
According to climatologists, from tomorrow on the weather will be very hot.
İklimbilimcilerine göre, yarından itibaren hava çok sıcak olacak.
More Sentences
|
Colloquial |
|
5 |
Colloquial |
şu andan itibaren |
from now on expr.
|
|
From now on, any funding decision will have to derive its justification from a legal base.
Şu andan itibaren, her türlü finansman kararı gerekçesini yasal bir temelden almak zorunda olacaktır.
More Sentences
|
6 |
Colloquial |
yarından itibaren |
starting tomorrow expr.
|
|
Starting tomorrow, this e-mail address will no longer be valid.
Yarından itibaren, bu e-posta adresi artık geçerli olmayacak.
More Sentences
|
General |
|
7 |
General |
yeni doğan aydan itibaren geçen günlerin yılın ilk gününe eklenen sayısı |
epact n.
|
|
8 |
General |
çin kültüründe kadınların küçük yaştan itibaren fazla büyümemesi için ayaklarına demir ayakkabılar giymesi |
foot binding n.
|
|
9 |
General |
-den itibaren geçerli olmak üzere |
being valid from n.
|
|
|
10 |
General |
15. yüzyıldan itibaren papalık katiplerinin kullandığı bitişik el yazısı tarzı |
chancery n.
|
|
11 |
General |
19.yüzyılın sonundan itibaren kullanılan bir kadın ismi |
jewel n.
|
|
12 |
General |
20. yüzyılın ortasından itibaren kullanılan bir kadın ismi |
jordan n.
|
|
13 |
General |
daha önceki bir tarihten itibaren geçerli kılmak |
backdate v.
|
|
14 |
General |
itibaren geçerli saymak |
backdate to v.
|
|
15 |
General |
küçük yaşlardan itibaren bir şeye alışmak |
wean (on) v.
|
|
16 |
General |
-den itibaren geçerli olmak üzere |
valid starting from adj.
|
|
17 |
General |
on yaşından itibaren |
from ten years of age upward adv.
|
|
18 |
General |
bu günden itibaren |
from this day forth adv.
|
|
19 |
General |
şu andan itibaren |
since right now adv.
|
|
20 |
General |
baştan itibaren |
from the first adv.
|
|
21 |
General |
bu andan itibaren |
henceforth adv.
|
|
22 |
General |
bu andan itibaren |
henceforward adv.
|
|
23 |
General |
başlangıçtan itibaren |
ab initio adv.
|
|
24 |
General |
tarihinden itibaren |
since date adv.
|
|
25 |
General |
o andan itibaren |
since then adv.
|
|
26 |
General |
tarihinden itibaren geçerli olmak üzere |
be effective as of adv.
|
|
27 |
General |
o tarihten itibaren |
since then adv.
|
|
28 |
General |
o tarihten itibaren |
from that day forward adv.
|
|
29 |
General |
kuruluşundan itibaren |
since its foundation adv.
|
|
|
30 |
General |
-den itibaren geçerli olmak üzere |
being effective from adv.
|
|
31 |
General |
-den itibaren |
as from adv.
|
|
32 |
General |
bu tarihten itibaren |
as of this date adv.
|
|
33 |
General |
bu tarihten itibaren |
from this date forward adv.
|
|
34 |
General |
o zamandan itibaren |
from then on adv.
|
|
35 |
General |
o günden itibaren |
from that day on adv.
|
|
36 |
General |
-den itibaren 2 ay içinde |
within two months from adv.
|
|
37 |
General |
itibaren birkaç gün içerisinde |
within a few days from adv.
|
|
38 |
General |
itibaren birkaç gün içinde |
within a few days from adv.
|
|
39 |
General |
-den itibaren iki ay içinde |
within 2 months as of adv.
|
|
40 |
General |
bugünden itibaren |
from this day forth adv.
|
|
41 |
General |
şu andan itibaren |
as of this moment adv.
|
|
42 |
General |
bu tarihten itibaren |
from this date on adv.
|
|
43 |
General |
bu tarihten itibaren |
from now on adv.
|
|
44 |
General |
-den itibaren |
down from adv.
|
|
45 |
General |
şu andan itibaren |
moving forward adv.
|
|
46 |
General |
-den itibaren |
as of prep.
|
|
47 |
General |
-den itibaren |
since prep.
|
|
48 |
General |
den itibaren |
since prep.
|
|
49 |
General |
'-den itibaren |
syne [scotland] conj.
|
|
50 |
General |
başından itibaren |
out of the blocks expr.
|
|
51 |
General |
tarihinden itibaren geçerli olmak üzere |
w.e.f. (with effect from) abrev.
|
|
52 |
General |
-den itibaren geçerli olmak üzere |
w.e.f. (with effect from) abrev.
|
|
Phrasals |
|
53 |
Phrasals |
(birini/bir şeyi) belli bir yaştan/dönemden itibaren yetiştirmek |
raise (someone or something) from (some state) v.
|
|
54 |
Phrasals |
(birini/bir şeyi) belli bir yaştan/dönemden itibaren büyütmek |
raise (someone or something) from (some state) v.
|
|
55 |
Phrasals |
(birini/bir şeyi) belli bir dönemden itibaren yetiştirmek |
raise (someone or an animal) from something v.
|
|
56 |
Phrasals |
(birini/bir şeyi) belli bir dönemden itibaren büyütmek |
raise (someone or an animal) from something v.
|
|
57 |
Phrasals |
küçük yaştan itibaren alıştırmak |
raise on v.
|
|
58 |
Phrasals |
(birinden/bir şeyden) itibaren uzayıp gitmek |
stretch away from (someone or something) v.
|
|
59 |
Phrasals |
küçük yaştan itibaren (bir şeye) alıştırmak |
wean on (something) v.
|
|
Phrases |
|
60 |
Phrases |
bugünden itibaren |
from this day forward expr.
|
|
61 |
Phrases |
bu noktadan itibaren |
from this point on expr.
|
|
62 |
Phrases |
bugünden itibaren |
as of today expr.
|
|
63 |
Phrases |
bugünden itibaren |
from this day on expr.
|
|
64 |
Phrases |
ilk andan itibaren |
right from the start expr.
|
|
65 |
Phrases |
şu andan itibaren geçerli (herhangi bir kararın) |
effective immediately expr.
|
|
66 |
Phrases |
tarihinden itibaren geçerli olmak üzere |
with effect from expr.
|
|
67 |
Phrases |
-den itibaren geçerli olmak üzere |
effective starting from expr.
|
|
68 |
Phrases |
-den itibaren geçerli (olmak üzere) |
with effect from expr.
|
|
69 |
Phrases |
bu günden itibaren belirtilen gün kadar sonra |
days hence expr.
|
|
|
70 |
Phrases |
bugünden itibaren bir hafta |
a week from today expr.
|
|
71 |
Phrases |
tarihinde veya sonrasında/bu tarihten itibaren |
on or after expr.
|
|
Colloquial |
|
72 |
Colloquial |
(belirli bir kaynaktan) itibaren |
off prep.
|
|
73 |
Colloquial |
bu aşamadan itibaren |
from here on out expr.
|
|
74 |
Colloquial |
bu aşamadan itibaren |
from here on in expr.
|
|
75 |
Colloquial |
bu/şu andan itibaren |
from here on out expr.
|
|
76 |
Colloquial |
bu/şu andan itibaren |
from here on in expr.
|
|
77 |
Colloquial |
dünyaya geldiğimiz andan itibaren |
from the moment we are born expr.
|
|
78 |
Colloquial |
o andan itibaren |
from that moment on expr.
|
|
79 |
Colloquial |
şu andan itibaren |
from this moment on expr.
|
|
80 |
Colloquial |
şu andan itibaren |
from here on out expr.
|
|
81 |
Colloquial |
şu andan itibaren |
from here on in expr.
|
|
82 |
Colloquial |
(belli bir günden) itibaren günler |
days hence expr.
|
|
83 |
Colloquial |
(belli bir günden) itibaren (belli bir sayıda) hafta |
weeks hence expr.
|
|
84 |
Colloquial |
yarından/belirtilen günden itibaren bir hafta sonra |
a week tomorrow/on (some day) expr.
|
|
85 |
Colloquial |
(bir şeyden) itibaren |
as from (something) expr.
|
|
86 |
Colloquial |
şu/bu andan itibaren |
from here on expr.
|
|
87 |
Colloquial |
şu/bu aşamadan itibaren |
from here on expr.
|
|
88 |
Colloquial |
şu andan/o zamandan itibaren |
from this/that time forth expr.
|
|
89 |
Colloquial |
şu zaman itibaren/o zamandan beri |
from this/that time forth expr.
|
|
Idioms |
|
90 |
Idioms |
başından beri/itibaren bir şeyi yapıyor olmak |
get in on the ground floor v.
|
|
91 |
Idioms |
bir işe başından itibaren dahil olmak |
be in on the ground floor v.
|
|
92 |
Idioms |
başından itibaren |
out of the chute adv.
|
|
93 |
Idioms |
(belli bir günden) itibaren bir hafta |
a week tomorrow/on (some day) [uk] expr.
|
|
94 |
Idioms |
buradan itibaren kolay |
all downhill from here expr.
|
|
95 |
Idioms |
buradan itibaren yokuş aşağı |
all downhill from here expr.
|
|
96 |
Idioms |
başından beri/itibaren bir şeyi yapıyor olan |
in on the ground floor expr.
|
|
97 |
Idioms |
en başından itibaren |
straight out the gate expr.
|
|
Speaking |
|
98 |
Speaking |
dünyaya geldiğimiz andan itibaren |
since our birth expr.
|
|
99 |
Speaking |
dünyaya geldiğimiz andan itibaren |
from the moment we are born expr.
|
|
100 |
Speaking |
hayata gözümüzü açtığımız andan itibaren |
since our birth expr.
|
|
101 |
Speaking |
hayata gözlerimizi açtığımız andan itibaren |
from the moment we are born expr.
|
|
102 |
Speaking |
hayata gözümüzü açtığımız andan itibaren |
from the moment we are born expr.
|
|
103 |
Speaking |
hayata gözlerimizi açtığımız andan itibaren |
since our birth expr.
|
|
Trade/Economic |
|
104 |
Trade/Economic |
vade tarihinin bitiminden itibaren ödeme için tanınan ek kısa bir süre |
grace period n.
|
|
105 |
Trade/Economic |
bosna hersek'in 1998'den itibaren kullandığı para birimi |
marka n.
|
|
106 |
Trade/Economic |
başlangıçtan itibaren |
ab initio expr.
|
|
Law |
|
107 |
Law |
kesin dampinge karşı vergi ve fiyat taahhütleri uygulamaya konuldukları tarihten itibaren söz konusu vergi için bir gözden geçirme prosedürü başlatılmadığı takdirde belli bir süre sonra yürürlükten kaldırılacağını ifade eden hüküm |
sunset provision n.
|
|
108 |
Law |
kesin dampinge karşı vergi ve fiyat taahhütleri uygulamaya konuldukları tarihten itibaren söz konusu vergi için bir gözden geçirme prosedürü başlatılmadığı takdirde belli bir süre sonra yürürlükten kaldırılacağını ifade eden hüküm |
sunset clause n.
|
|
109 |
Law |
ingiltere yüksek mahkemesi'nin paskalya'dan sonraki salı gününden itibaren başlayan dönemi |
easter term n.
|
|
110 |
Law |
-den itibaren geçerli |
nisi adj.
|
|
111 |
Law |
bugünden itibaren ay sonuna kadar |
before the end of the month expr.
|
|
Politics |
|
112 |
Politics |
başlangıçtan itibaren azami çaba gösterilmesi |
frontloading n.
|
|
113 |
Politics |
ikinci dünya savaşı'nın sonlarından itibaren fransa'nın almanya tarafından işgali esnasında (1941-44) işgalciyle işbirliği yapmakla itham edilen aydın ve siyasetçilerin kamusal hayattan tasfiyesi |
epuration n.
|
|
114 |
Politics |
kraliyet sarayında i. charles'tan itibaren var olan ve genellikle saygıdeğer bir ingiliz besteciye onursal unvan olarak verilen makam |
master of the queen's music [uk] n.
|
|
115 |
Politics |
kraliyet sarayında i. charles'tan itibaren var olan ve genellikle saygıdeğer bir ingiliz besteciye onursal unvan olarak verilen makam |
master of the king's music [uk] n.
|
|
116 |
Politics |
ispanya'da 1939'dan itibaren iktidar olan faşist örgütlenmeye mensup kimse |
falangist n.
|
|
117 |
Politics |
1906'dan itibaren etkin olup 1934'te popülerlik kazanan ve devletin bağımsızlığını hedefleyen bir hint siyasi hareketi |
muslim league n.
|
|
118 |
Politics |
başlangıçtan itibaren |
ab ovo expr.
|
|
119 |
Politics |
bu hükümleri ...den itibaren uygularlar |
they shall apply these provisions from expr.
|
|
Insurance |
|
120 |
Insurance |
sigortanın yürürlüğe girmesinden itibaren sigortacının rizikoyu taşıması |
on-risk n.
|
|
Computer |
|
121 |
Computer |
baştan itibaren |
from beginning adv.
|
|
Textile |
|
122 |
Textile |
yerden itibaren inç cinsinden ifade edilen etek ucu seviyesi |
hemline n.
|
|
123 |
Textile |
dizden itibaren çan gibi genişleyen pantolon |
loon pants n.
|
|
Marine |
|
124 |
Marine |
teknenin omurgadan itibaren sintine dönümüne kadar yapmış olduğu yükselme |
deadrise n.
|
|
125 |
Marine |
pruvadan itibaren kırk beş derece iskele tarafında |
on the port bow adv.
|
|
126 |
Marine |
pruvadan itibaren kırk beş derece sancak tarafında |
on the starboard bow adv.
|
|
Medical |
|
127 |
Medical |
ilk adetten itibaren ağrılı adet görme |
dysmenorrhea n.
|
|
128 |
Medical |
ilk adetten itibaren ağrılı adet görme |
dysmenorrhoea n.
|
|
Psychology |
|
129 |
Psychology |
anne ile bebek arasında doğumdan itibaren gelişen bağlanma |
maternal-infant bonding n.
|
|
Biochemistry |
|
130 |
Biochemistry |
karbon zincirinin ilk çift değerlik bağının başlangıcından itibaren üç karbona sahip olan çoklu doymamış bir yağ asidi |
omega-3 n.
|
|
131 |
Biochemistry |
karbon zincirinin ilk çift değerlik bağının başlangıcından itibaren altı karbona sahip olan çoklu doymamış bir yağ asidi |
omega-6 n.
|
|
132 |
Biochemistry |
karbon zincirinin ilk çift değerlik bağının başlangıcından itibaren altı karbona sahip olan çoklu doymamış bir yağ asidi |
omega-6 fatty acid n.
|
|
Zoology |
|
133 |
Zoology |
bazı karındanbacaklı larvalarının iç organlarının başlangıç konumlarından itibaren 90 veya 180 derece kadar geriye dönmesi |
detorsion n.
|
|
Agriculture |
|
134 |
Agriculture |
uçtan itibaren tepe kuruması |
dieback n.
|
|
Education |
|
135 |
Education |
ingiltere ve galler'de devlet okullarında 1989'dan itibaren öğretilen müfredat |
national curriculum n.
|
|
136 |
Education |
öğrencilerin 1. sınıftan itibaren tüm dersleri eğitim gördükleri yabancı dil üzerinden aldıkları okul |
language immersion school n.
|
|
Linguistics |
|
137 |
Linguistics |
1500'lerin başlarından itibaren yunanca |
new greek n.
|
|
138 |
Linguistics |
m.ö. 9. yüzyıldan itibaren aramice dilinin yazımında kullanılmış alfabe |
aramaic n.
|
|
139 |
Linguistics |
m.ö. 9. yüzyıldan itibaren aramice dilinin yazımında kullanılmış alfabe |
chaldean n.
|
|
140 |
Linguistics |
m.ö. 9. yüzyıldan itibaren aramice dilinin yazımında kullanılmış alfabe |
aramean n.
|
|
141 |
Linguistics |
m.ö. 9. yüzyıldan itibaren aramice dilinin yazımında kullanılmış alfabe |
aramaic script n.
|
|
142 |
Linguistics |
1900'dan itibaren konuşulan ingilizce |
present-day english n.
|
|
History |
|
143 |
History |
rus yahudilerinin çariçe katerina döneminden itibaren yasal olarak yaşamaya zorlandığı bölge |
pale of settlement n.
|
|
Religious |
|
144 |
Religious |
musevilerin yılbaşı kabul ettikleri günden itibaren on gün boyunca tövbe ettikleri dönem için kullanılan bir isim |
high holidays n.
|
|
Geography |
|
145 |
Geography |
abd'de arazi etüdü yapılırken belirli bir boylam çizgisinden itibaren doğu ve batı olmak üzere numaralandırılan, her biri altı mil kareden oluşan arazi parçası |
range n.
|
|
146 |
Geography |
(ikinci milenyumdan itibaren) kore |
chosen n.
|
|
147 |
Geography |
(ikinci milenyumdan itibaren) kore |
chosun n.
|
|
Military |
|
148 |
Military |
15. yüzyıldan itibaren ingiliz kraliyet ailesi'ne bağlı olup hükümdarı koruyan bir tür askeri birliğin üyesi |
yeoman of the guard [uk] n.
|
|
Baseball |
|
149 |
Baseball |
(beyzbol lig başlangıç tarihi olarak) bir marttan itibaren başlayan dönem |
spring training n.
|
|
Boxing |
|
150 |
Boxing |
nakavttan itibaren birden ona kadar sayma |
count n.
|
|
Music |
|
151 |
Music |
başlangıçtan itibaren olan |
da capo adj.
|
|
152 |
Music |
başlangıçtan itibaren |
da capo adv.
|
|
Photography |
|
153 |
Photography |
deklanşöre basılmasından itibaren fotoğrafın kayda geçmesine kadar geçen süre |
shutter lag n.
|
|
Latin |
|
154 |
Latin |
şu andan itibaren |
ex nunc adv.
|
|
155 |
Latin |
başlangıçtan itibaren |
ab initio expr.
|
|
156 |
Latin |
baştan itibaren |
ex tunc expr.
|
|
Archaic |
|
157 |
Archaic |
bu andan itibaren |
herefrom adv.
|
|
Ornithology |
|
158 |
Ornithology |
doğduğu andan itibaren bağımsız hareket eden kuşlar |
precoces n.
|
|
159 |
Ornithology |
doğduğu andan itibaren bağımsız hareket eden kuşlar |
praecoces n.
|
|
160 |
Ornithology |
doğduğu andan itibaren bağımsız hareket eden kuş |
precocial n.
|
|
Slang |
|
161 |
Slang |
küçük yaştan itibaren alıştırmak |
wean on v.
|
|