negotiations - Turco Inglés Diccionario

negotiations

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "negotiations" en diccionario turco inglés : 4 resultado(s)

Inglés Turco
Politics
negotiations n. görüşmeler
Thirdly, preliminary negotiations are taking place between Turkey and Greece on this type of issue.
Üçüncü olarak, Türkiye ve Yunanistan arasında bu tür bir konuda ön görüşmeler yapılıyor.

More Sentences
Trade/Economic
negotiations n. taviz değişimi konusunda hükümetlerarası pazarlık
negotiations n. tarifeler
Politics
negotiations n. suçlu veya terörist ile yetkililer arasında, rehinelerin bırakılması ve teslim olma konusunda yapılan pazarlık

Significados de "negotiations" con otros términos en diccionario inglés turco: 38 resultado(s)

Inglés Turco
Trade/Economic
trade negotiations n. ticaret müzakereleri
The supply is essentially about the demand, and for that reason trade negotiations are not the only solution.
Arz esasen taleple ilgilidir ve bu nedenle ticaret müzakereleri tek çözüm değildir.

More Sentences
trade negotiations n. ticaret müzakereleri
The next item is the Commission statement on the WTO agricultural trade negotiations.
Bir sonraki madde DTÖ tarımsal ticaret müzakerelerine ilişkin Komisyon açıklamasıdır.

More Sentences
Politics
accession negotiations n. katılım müzakereleri
Remarkable progress was made in the accession negotiations.
Katılım müzakerelerinde kayda değer bir ilerleme kaydedilmiştir.

More Sentences
open-ended negotiations n. ucu açık müzakereler
I call for open-ended negotiations.
Ucu açık müzakereler için çağrıda bulunuyorum.

More Sentences
enter into negotiations v. müzakerelere başlamak
Until we have done that, it will simply not be possible to enter into negotiations on an association agreement.
Bunu yapana kadar, bir ortaklık anlaşması için müzakerelere başlamak mümkün olmayacaktır.

More Sentences
General
labor negotiations n. toplu pazarlık
bilateral negotiations n. ikili görüşmeler
the negotiations conducted n. yürütülen görüşmeler
long negotiations n. uzun görüşmeler/müzakereler
conduct negotiations v. müzakerelerde bulunmak
carry out negotiations v. görüşmelerde bulunmak
conduct negotiations v. görüşmelerde bulunmak
Trade/Economic
multilateral trade negotiations n. çok yanlı ticaret görüşmeleri
tariff negotiations n. gümrük görüşmeleri
tariff negotiations n. tarife görüşmeleri
enter into negotiations v. görüşmeler yapmak
Politics
eu negotiations n. ab müzakereleri
post-bali doha round negotiations n. bali sonrası doha turu müzakereleri
doha round of trade negotiations n. doha turu
doha round of trade negotiations n. doha ticaret müzakereleri turu
doha round of trade negotiations n. doha ticaret görüşmeleri turu
direct negotiations n. doğrudan müzakereler
wto trade negotiations committee n. dtö ticaret müzakereleri komitesi
breakdown of negotiations n. görüşmelerin kesilmesi
negotiations are proceeding n. görüşmeler sürüyor
negotiations are proceeding n. müzakereler devam ediyor
commitments of negotiations n. müzakerecinin taahhütleri
hostage negotiations n. rehine görüşmeleri
hostage negotiations n. rehine pazarlıkları
uruguay round multilateral trade negotiations n. uruguay turu çok taraflı ticaret müzakereleri
diplomatic negotiations n. ülkeler arasında görüşmeler
determine by negotiations v. müzakereler yolu ile saptamak
conduct negotiations v. müzakereleri yürütmek
Institutes
department of institutional relations and accession negotiations with the eu n. ab ile kurumsal ilişkiler ve ab katılım müzakereleri dairesi
section of accession negotiations to european union n. avrupa birliği katılım müzakereleri şubesi
department of accession negotiations and eu industrial policies n. katılım müzakereleri ve ab sanayi politikaları başkanlığı
Education
diplomatic negotiations n. diplomatik müzakereler
Military
contract negotiations n. sözleşme görüşmeleri