savcı

Significados de "savcı" en diccionario inglés turco : 14 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	savcı	prosecutor n.
One side has the right to a state prosecutor, the other to its judge. Taraflardan biri devletin savcısına, diğeri ise hakimine başvurma hakkına sahiptir. More Sentences
General
2	General	savcı	public prosecutor n.
However, he is to go before the courts again because the public prosecutor is appealing. Ancak savcının temyize gitmesi nedeniyle yeniden mahkemeye çıkacak. More Sentences
Law
3	Law	savcı	prosecutor n.
As for the fight against fraud, I especially welcome the reference to the European Prosecutor. Dolandırıcılıkla mücadele konusunda, özellikle Avrupa Savcısına yapılan atfı memnuniyetle karşılıyorum. More Sentences
4	Law	savcı	public prosecutor n.
What is the Prosecutor's legal status, and how is the Office of the European Public Prosecutor to be organised? Savcının yasal statüsü nedir ve Avrupa Savcılık Ofisi nasıl örgütlenecektir? More Sentences
General
5	General	savcı	solicitor n.
6	General	savcı	attorney general n.
7	General	savcı	district attorney n.
Law
8	Law	savcı	prosecuting officer n.
9	Law	savcı	government attorney n.
10	Law	savcı	state's attorney n.
11	Law	savcı	prosecuting attorney n.
12	Law	savcı	state attorney n.
13	Law	savcı	attorney general n.
14	Law	savcı	law officer n.

Significados de "savcı" con otros términos en diccionario inglés turco: 29 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	hukuk adamı savcı ve yargıç	judiciary n.
2	General	(filipinler'de) savcı	fiscal n.
3	General	hakimin savcı rolü üstlendiği (ceza yargı sistemi)	inquisitorial adj.
Law
4	Law	bölge savcı yardımcısı	assistant district attorney n.
5	Law	bölge savcı yardımcısı	assistant da n.
6	Law	federal savcı	federal prosecutor n.
7	Law	federal savcı	us attorney n.
8	Law	federal savcı	united states attorney n.
9	Law	federal savcı	chief federal prosecutor n.
10	Law	kadın savcı	prosecutrix n.
11	Law	özel yetkili savcı	specially authorized prosecutor n.
12	Law	savcı vekili	deputy prosecuting attorney n.
13	Law	savcı-sanık uzlaşması	plea deal n.
14	Law	savcı-sanık uzlaşması	plea agreement n.
15	Law	savcı-sanık uzlaşması	copping a plea n.
16	Law	savcı-sanık uzlaşması	plea bargain n.
17	Law	savcı yardımcısı	deputy prosecuting attorney n.
18	Law	(bazı abd eyaletlerinde) savcı	attorney general [us] n.
19	Law	hakim, savcı gibi görevlilere verilen bir tür özel tahliye yetkisi	commission of general gaol delivery n.
20	Law	kraliyet adına çalışan savcı	solicitor general n.
21	Law	kamu menfaatini etkileyen davalarda mevki olarak başsavcıdan sonra gelen savcı	solicitor general n.
22	Law	(abd'de) temyiz mahkemesine gelen başvurulara bakan savcı	solicitor general n.
23	Law	(resmi belgeyi) hakim, savcı gibi bir yetkiliye sunmak	return v.
24	Law	savcı olarak hareket etmek	prosecute v.
25	Law	savcı yetkilerine ait veya ilgili	prosecutorial adj.
Military
26	Military	askeri savcı	trial counsel n.
27	Military	askeri savcı	trial judge advocate n.
28	Military	askeri savcı	judge advocate n.
29	Military	askeri savcı	military prosecutor n.