Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
shell
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Significados de
"shell"
en diccionario turco inglés : 129 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
Common Usage
1
Common Usage
shell
n.
kabuk
General
2
General
shell
n.
kik
3
General
shell
n.
dış görünüş
4
General
shell
n.
kaplumbağa kabuğu
5
General
shell
n.
havai fişek roketi
6
General
shell
n.
kovan (fişeğe ait)
7
General
shell
n.
dış kaplama (gemi, uçak)
8
General
shell
n.
kabuk (sert)
9
General
shell
n.
içi yok olmuş bir şeyin dışı
10
General
shell
n.
yarış kayığı
11
General
shell
n.
yapı iskeleti
12
General
shell
n.
top mermisi
13
General
shell
n.
kabuk (midye)
14
General
shell
n.
bomba
15
General
shell
n.
kavkı
16
General
shell
n.
kapçık
17
General
shell
n.
gülle
18
General
shell
n.
yumurta kabuğu
19
General
shell
n.
kovan
20
General
shell
n.
deniz kabuğu
21
General
shell
n.
yarış teknesi (kürekli)
22
General
shell
n.
bina iskeleti
23
General
shell
n.
kaba ahşap tabut
24
General
shell
n.
geçici kullanım için olan ahşap tabut
25
General
shell
n.
esas tabutun içinde yer alan ince malzemeden yapılmış tabut
26
General
shell
n.
deniz kabuğuna benzer şey
27
General
shell
n.
deniz kabuğu şeklindeki yemek pişirme veya servis gereci
28
General
shell
n.
iç malzeme ile doldurulan yiyecek
29
General
shell
n.
sihirbazlık numaralarında gizlice esas eşyanın yerine konulan, önceden hazırlanmış içi boş nesne
30
General
shell
n.
astarsız dış giyim eşyası
31
General
shell
n.
astarı takılıp çıkarılabilen palto veya ceket
32
General
shell
n.
deniz kabuğu şeklindeki kadın şapkası
33
General
shell
n.
küçük bira bardağı
34
General
shell
n.
dokuma tarağının oturtulduğu tezgah parçası
35
General
shell
n.
desenli yapışkan kağıt kaplama ile örtülen desensiz karton
36
General
shell
n.
içi boş kılıf
37
General
shell
n.
pantolon veya eteğin içine sokmadan giyilen kolsuz ve desensiz bluz
38
General
shell
n.
gerçek duyguları gizlemek veya tehlikelerden korunmak için takınılan tutum
39
General
shell
v.
ayıklamak
40
General
shell
v.
gülle yağdırmak
41
General
shell
v.
bombalamak
42
General
shell
v.
kabuğunu çıkarmak
43
General
shell
v.
soymak
44
General
shell
v.
bombardıman etmek
45
General
shell
v.
top ateşine tutmak
46
General
shell
v.
kabuğunu soymak
47
General
shell
v.
koçanından ayırmak (kurumuş mısır tanelerini)
48
General
shell
v.
kabuğunu çıkartmak
49
General
shell
v.
top ateşiyle dövmek
50
General
shell
v.
(yüzeyi) deniz kabuklarıyla kaplamak
51
General
shell
v.
kabuk gibi dökülmek
52
General
shell
v.
pul pul olmak
53
General
shell
v.
ince parçalar halinde kopmak
54
General
shell
v.
başçık veya kabuktan ayrılmak
55
General
shell
v.
deniz kabuğu toplamak
56
General
shell
v.
mutlak yenilgiye uğratmak
57
General
shell
adj.
kabuklu
58
General
shell
adj.
kabuğu olan
59
General
shell
adj.
kabuklardan oluşan
60
General
shell
adj.
kabuk içeren
61
General
shell
adj.
deniz kabuklu
62
General
shell
adj.
kabuklardan yapılmış
63
General
shell
adj.
kabuklarla süslenmiş
64
General
shell
adj.
deniz kabuklarıyla yapılmış
65
General
shell
adj.
deniz kabuklarıyla süslenmiş
66
General
shell
adj.
kaplumbağa kabuğundan yapılmış
67
General
shell
adj.
deniz kabuğuna benzeyen
Trade/Economic
68
Trade/Economic
shell
n.
paravan şirket
Technical
69
Technical
shell
n.
dış kapı
70
Technical
shell
n.
kabuk
71
Technical
shell
n.
mermi kovanı
72
Technical
shell
n.
üst yüzey pürüzlülüğü
73
Technical
shell
n.
palanganın dış çerçevesi
74
Technical
shell
n.
palanganın kasası
75
Technical
shell
n.
içi boş kabaşon
76
Technical
shell
n.
(metalurjide) kalıbın dış duvarı
77
Technical
shell
n.
cam zımparalamada kullanılan bir alet
78
Technical
shell
n.
galvanize klişenin yüzeyini oluşturmada kullanılan kalıpta biriken ince bakır veya nikel tabakası
79
Technical
shell
n.
delikli tuğlanın dış duvarı
80
Technical
shell
n.
motorlu araç gövdesinin ve radyatörünün çekirdeği ile yakıt depoları etrafında bulunan metal çerçeve
81
Technical
shell
n.
at postunun uç kısmı
82
Technical
shell
n.
içi boş ince silindir
83
Technical
shell
n.
silindirik kazanın tamburu
84
Technical
shell
n.
matkap kovanının tırtıklı dış parçası
85
Technical
shell
n.
çukur zımpara taşı
86
Technical
shell
n.
genellikle yarı bitmiş olan kupa şeklindeki sac levha parçası
87
Technical
shell
n.
oluklu keskiye benzeyen ve delgi kolu ile kullanılan bir delme aleti
88
Technical
shell
n.
taş plak üretilebilen metal anayapı
89
Technical
shell
v.
(dondurarak kurutmada) kabın iç yüzeyinde kabuksu çözelti tabakası oluşturmak
90
Technical
shell
adj.
çubuk yerleştirecek uzunlamasına bir deliği olan (alet)
Computer
91
Computer
shell
n.
işletim sistemi ile çalışan ve komutları girip uygulatmak için kullanılan program
Telecom
92
Telecom
shell
n.
kabuk
Textile
93
Textile
shell
n.
patiska üzerine renkli karışık figürler işlemede kullanılan oymalı bakır silindir
94
Textile
shell
n.
deniz kabuğuna benzer kavisli bir kenar oluşturan ilmik
Architecture
95
Architecture
shell
n.
genellikle bölmesiz geniş mekanlar için kullanılan ve yalnızca kendi ağırlığını taşıyan betonarme kubbeli veya kemer çatı
96
Architecture
shell
n.
genellikle döşeme veya dekorasyon içermeyen bölmesiz yapı
97
Architecture
shell
n.
kubbe çatılı stadyum
98
Architecture
shell
n.
içe bombeli saha
Construction
99
Construction
shell
n.
kabuk
Dyeing
100
Dyeing
shell
n.
turuncumsu bir sarı tonu
Automotive
101
Automotive
shell
n.
far yuvası
102
Automotive
shell
n.
gövde
103
Automotive
shell
n.
muhafaza
Traffic
104
Traffic
shell
n.
tarak (köprü)
Marine
105
Marine
shell
n.
türbin muhafazası
Anatomy
106
Anatomy
shell
n.
kulak konkası
107
Anatomy
shell
n.
kulak kepçesi çukuru
Food Engineering
108
Food Engineering
shell
n.
kabuk
Gastronomy
109
Gastronomy
shell
n.
kısa kontrfilenin fileto içermeyen bölümü
110
Gastronomy
shell
n.
şerit biftek
111
Gastronomy
shell
n.
delmonico biftek
112
Gastronomy
shell
n.
sığır kısa kontrfilesinin önünden kesilen küçük biftek
113
Gastronomy
shell
v.
ayıklamak (fasulye vb)
Physics
114
Physics
shell
n.
atom çekirdeği etrafında yer alan ve yaklaşık olarak eşit enerjili elektron grubunun yörüngelerinin kapladığı alan
115
Physics
shell
n.
benzer tipteki ve yaklaşık olarak eşit enerjideki çekirdek parçacığı grubu
Marine Biology
116
Marine Biology
shell
n.
kabuklu yumuşakça
117
Marine Biology
shell
n.
kabuklu deniz canlısı
Botanic
118
Botanic
shell
n.
kakao çekirdeği kabuğu
Education
119
Education
shell
n.
ingiltere'de 13-18 yaş grubu için açılan özel okullarda ara sınıf
History
120
History
shell
n.
15. yüzyıl ve sonrası avrupa kılıçlarında görülen, kabzanın bir tarafına takılan ve bazen kafes işi olabilen yarı dairesel kabza siperi
Geology
121
Geology
shell
n.
söndürülmemiş kireçtaşı
Military
122
Military
shell
v.
mermi belirtmek
Hunting
123
Hunting
shell
n.
fişek
124
Hunting
shell
n.
mermi
125
Hunting
shell
n.
yivsiz av tüfeği fişeği
Sport
126
Sport
shell
n.
dar ve hafif bir yarış teknesi
Baseball
127
Baseball
shell
v.
(atıcı) çok sayı yapmak
Archaic
128
Archaic
shell
n.
üzeri yazılı kırık çanak çömlek parçası
129
Archaic
shell
n.
lir
Significados de
"shell"
con otros términos en diccionario inglés turco: 500 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
non closed shell
n.
açık kabuk
2
General
outer shell
n.
dış kabuk
3
General
tortoise shell
n.
bağa
4
General
walnut shell
n.
ceviz kabuğu
5
General
l shell
n.
l kabuğu
6
General
screw shell
n.
denizminaresi
7
General
shell momentum balance
n.
kabuk kütle itkisi denkliği
8
General
shell case
n.
kovan
9
General
shell ibis
n.
açık gagalı leylek
10
General
tortoise shell
n.
kaplumbağa kabuğu
11
General
egg shell
n.
yumurta kabuğu
12
General
magnetic shell
n.
manyetik yaprak
13
General
scallop shell
n.
deniz kabuğu
14
General
sea shell
n.
deniz kabuğu
15
General
single shell
n.
tek kabuk
16
General
shell game
n.
üçkağıtçılık
17
General
mortar shell
n.
havan mermisi
18
General
automatic shell loading
n.
otomatik kurşun doldurma
19
General
carpet shell
n.
kum midyesi
20
General
oyster shell
n.
istiridye kabuğu
21
General
shell casing
n.
mermi kovanı
22
General
electron shell
n.
elektron kabuğu
23
General
turtle's shell
n.
kaplumbağa kabuğu
24
General
shell shock
n.
savaş bunalımı
25
General
shell shock
n.
savaş sonrası nevroz
26
General
free-form shell
n.
serbest biçimli kabuk
27
General
oyster shell
n.
istridye kabuğu
28
General
shell bank
n.
tabela bankası
29
General
coconut shell
n.
hindistan cevizi kabuğu
30
General
coconut shell
n.
hindistan cevizinin kabuğu
31
General
shell casings
n.
mermi kovanları
32
General
conch shell
n.
kabuklu deniz hayvanı kabuğu
33
General
mussel shell
n.
midye kabuğu
34
General
empty shell
n.
içi boş kabuk
35
General
empty shell
n.
boş kabuk
36
General
camper shell
n.
kamp aracının arka bölmesi
37
General
shell (specify)
n.
neyin ateşleneceğini belirten emir
38
General
shell cameo
n.
işlenmiş deniz kabuğu
39
General
shell cameo
n.
kabartmalı deniz kabuğu
40
General
shell collecting
n.
yumuşakça kabuklarını toplayıp inceleme
41
General
shell stitch
n.
kroşe dikiş
42
General
soft-shell
n.
liberal kimse
43
General
soft-shell
n.
uzlaşmacı kimse
44
General
soft-shell
n.
ılımlı kimse
45
General
shell out
v.
toslamak
46
General
withdraw into one's shell
v.
kabuğuna çekilmek
47
General
come out of one's shell
v.
açılmak
48
General
shell out
v.
ödemek
49
General
shell out
v.
parayı bayılmak
50
General
go into one's shell
v.
susup insanlarla konuşmamak
51
General
go into one's shell
v.
kabuğuna çekilmek
52
General
come out of one's shell
v.
suskunluğu bırakmak
53
General
shell out
v.
paraları sökülmek
54
General
shell out
v.
sökülmek (para)
55
General
retire into one's shell
v.
kendi içine kapanmak
56
General
retire into one's shell
v.
kendi kabuğuna çekilmek
57
General
break the shell of
v.
kabuğunu kırmak
58
General
having a shell
adj.
kabuklu
59
General
without shell
adj.
kabuksuz
60
General
hard shell
adj.
bağnaz
61
General
shell shocked
adj.
savaş sonrası nevrozu yaşayan
62
General
shell shocked
adj.
savaş bunalımı yaşayan
63
General
hard-shell
adj.
kabuklu
64
General
hard-shell
adj.
bağnaz
65
General
hard-shell
adj.
köktenci
66
General
hard-shell
adj.
aşırı tutucu
67
General
hard-shell
adj.
muhafazakar
68
General
hard-shell
adj.
uzlaşılmaz
69
General
half-shell
adj.
yarım kabuk şeklinde
70
General
shell-less
adj.
korunmasız
71
General
shell-less
adj.
savunmasız
72
General
soft-shell
adj.
yumuşak kabuklu
73
General
soft-shell
adj.
narin kabuklu
74
General
soft-shell
adj.
hassas kabuklu
75
General
soft-shell
adj.
orta yolda buluşan
76
General
soft-shell
adj.
ılımlı bir politika benimseyen
77
General
soft-shell
adj.
uzlaşmacı
Phrasals
78
Phrasals
shell out
v.
bedava dağıtmak
79
Phrasals
shell out
v.
yerinden çıkarmak
80
Phrasals
shell out
v.
tamamen söküp ayırmak
81
Phrasals
shell out (money) for something
v.
bir şey için ödeme yapmak
82
Phrasals
shell out (money) for something
v.
bir şey için harcama yapmak
83
Phrasals
shell (money) out for something
v.
bir şey için ödeme yapmak
84
Phrasals
shell (money) out for something
v.
bir şey için harcama yapmak
85
Phrasals
shell out
v.
parayı sökülmek
Colloquial
86
Colloquial
shell game
n.
üçkağıt
87
Colloquial
shell game
n.
bul karayı al parayı
88
Colloquial
half shell [rare]
n.
ucuz
89
Colloquial
half shell [rare]
n.
masrafsız
90
Colloquial
shell out (an amount of money)
v.
(bir miktar para) bayılmak
91
Colloquial
shell out (an amount of money)
v.
(bir miktar para) ödemek
92
Colloquial
shell out (an amount of money)
v.
(bir miktar para) sökülmek
93
Colloquial
shell (an amount of money) out
v.
(bir miktar para) bayılmak
94
Colloquial
shell (an amount of money) out
v.
(bir miktar para) ödemek
95
Colloquial
shell (an amount of money) out
v.
(bir miktar para) sökülmek
Idioms
96
Idioms
a shell game [us]
n.
üçkağıt çevirme
97
Idioms
a shell game [us]
n.
ayak oyunları yapma
98
Idioms
a shell game [us]
n.
ali cengiz oyunu yapma
99
Idioms
a shell game [us]
n.
katakulli çevirme
100
Idioms
a shell game
n.
üçkağıt
101
Idioms
bring (one) out of one's shell
v.
birini kabuğundan çıkarmak
102
Idioms
bring one out of one's shell
v.
birisini kabuğundan çıkarmak
103
Idioms
be a bit shell shocked
v.
biraz dumura uğramak
104
Idioms
get one out of one's shell
v.
birini kabuğundan çıkarmak
105
Idioms
bring out of one's shell
v.
çekingenliğini yenmesine yardımcı olmak
106
Idioms
go into one's shell
v.
kabuğuna çekilmek
107
Idioms
come out of one's shell
v.
kabuğundan çıkıp sıkılganlığını atmak
108
Idioms
bring out of one's shell
v.
kabuğundan çıkmak
109
Idioms
come out of one's shell
v.
kabuğundan çıkmak
110
Idioms
retire into one's shell
v.
kabuğuna çekilmek
111
Idioms
change shell
v.
kabuk değiştirmek
112
Idioms
shrink back into one's shell
v.
kabuğuna çekilmek
113
Idioms
crawl/go/retreat/retire into your shell
v.
kabuğuna çekilmek
114
Idioms
come out of one's shell
v.
üzerindeki çekingenliği atmak
115
Idioms
come out of one's shell
v.
utangaçlığı üzerinden atmak
116
Idioms
bring out of one's shell
v.
utangaçlığı üzerinden atmak
117
Idioms
crawl into (one's) shell
v.
(biri) kabuğuna çekilmek
118
Idioms
crawl into (one's) shell
v.
(biri) içine çekilmek
119
Idioms
crawl into (one's) shell
v.
(biri) içine kapanmak
120
Idioms
crawl into (one's) shell
v.
(biri) kendi içine çekilmek
121
Idioms
crawl into (one's) shell
v.
(biri) kendi kabuğuna çekilmek
122
Idioms
retreat into (one's) shell
v.
(kendi) kabuğuna çekilmek
123
Idioms
retreat into (one's) shell
v.
(kendi) içine çekilmek
124
Idioms
retreat into (one's) shell
v.
(kendi) dünyasına çekilmek
125
Idioms
retreat into (one's) shell
v.
(kendini) soyutlamak
126
Idioms
retreat into (one's) shell
v.
ketum davranmak
127
Idioms
retreat into (one's) shell
v.
savunmacı davranmak
128
Idioms
be out of (one's) shell
v.
açılmak
129
Idioms
be out of (one's) shell
v.
kabuğundan çıkmak
130
Idioms
be out of (one's) shell
v.
suskunluğunu bırakmak
131
Idioms
be out of (one's) shell
v.
daha az utangaç/çekingen olmak
132
Idioms
be out of (one's) shell
v.
daha sosyal olmak
133
Idioms
be out of (one's) shell
v.
utangaçlığını/çekingenliğini üzerinden atmak
134
Idioms
be out of (one's) shell
v.
daha dışa dönük olmak
135
Idioms
be out of (one's) shell
v.
daha girişken olmak
136
Idioms
bring out of shell
v.
kabuğundan çıkarmak/çıkmak
137
Idioms
bring out of shell
v.
utangaçlığını attırmak/atmak
138
Idioms
come out of one's shell
v.
çekingenliğini yenmek
139
Idioms
come out of your shell
v.
kabuğundan çıkmak
140
Idioms
come out of your shell
v.
üzerindeki çekingenliği atmak
141
Idioms
retreat into your shell
v.
kabuğuna çekilmek
142
Idioms
retreat into your shell
v.
çekingen olmak
143
Idioms
come out of shell
v.
açılmak
144
Idioms
come out of shell
v.
suskunluğu bırakmak
145
Idioms
come out of shell
v.
kabuğundan çıkıp sıkılganlığını atmak
146
Idioms
come out of shell
v.
kabuğundan çıkmak
147
Idioms
come out of shell
v.
utangaçlığı üzerinden atmak
148
Idioms
come out of shell
v.
üzerindeki çekingenliği atmak
149
Idioms
come out of your shell
v.
açılmak
150
Idioms
come out of your shell
v.
suskunluğu bırakmak
151
Idioms
come out of your shell
v.
kabuğundan çıkıp sıkılganlığını atmak
152
Idioms
come out of your shell
v.
kabuğundan çıkmak
153
Idioms
come out of your shell
v.
utangaçlığı üzerinden atmak
154
Idioms
come out of your shell
v.
üzerindeki çekingenliği atmak
155
Idioms
shell an amount of money out
v.
bir miktar para bayılmak
156
Idioms
shell an amount of money out
v.
bir miktar para ödemek
157
Idioms
shell an amount of money out
v.
bir miktar para sökülmek
158
Idioms
in a nut shell
expr.
kısaca
159
Idioms
in a nut shell
expr.
özet olarak
160
Idioms
in one's shell
expr.
kendi kabuğunda
161
Idioms
in one's shell
expr.
kabuğuna çekilmiş
162
Idioms
into one's shell
expr.
kendi kabuğunda
163
Idioms
into one's shell
expr.
kabuğuna çekilmiş
164
Idioms
into one's shell
expr.
kabuğuna
165
Idioms
into one's shell
expr.
kendi içine
166
Idioms
into one's shell
expr.
kabuğuna/kendi içine çekilmiş
167
Idioms
in one's shell
expr.
kabuğuna
168
Idioms
in one's shell
expr.
kendi içine
169
Idioms
in one's shell
expr.
kabuğuna/kendi içine çekilmiş
170
Idioms
out of (one's) shell
expr.
daha sosyal
171
Idioms
out of (one's) shell
expr.
daha dışa dönük
172
Idioms
out of (one's) shell
expr.
açılmış
173
Idioms
out of (one's) shell
expr.
kabuğundan çıkmış
174
Idioms
out of (one's) shell
expr.
daha girişken
175
Idioms
out of (one's) shell
expr.
daha az utangaç/çekingen
176
Idioms
out of (one's) shell
expr.
utangaçlığını/çekingenliğini üzerinden atmış
177
Idioms
in the shell
expr.
gelişmemiş evrede
178
Idioms
in the shell
expr.
olgunlaşmamış aşamada
179
Idioms
in the shell
expr.
henüz yumurtadan çıkmamış
180
Idioms
in the shell
expr.
henüz kabuğundan ayrılmamış
Speaking
181
Speaking
shell out
v.
uçlanmak
182
Speaking
shell out
v.
hesabı çekmek
Trade/Economic
183
Trade/Economic
shell scheme
n.
donanımlı/kuruşu stand
184
Trade/Economic
shell corporation
n.
naylon şirket
185
Trade/Economic
shell scheme
n.
paket stand
186
Trade/Economic
shell company
n.
paravan şirket
187
Trade/Economic
shell corporation
n.
paravan şirket
188
Trade/Economic
shell banks
n.
tabela bankaları
189
Trade/Economic
shell corporation
n.
vergi kaçırma amacıyla kurulan şirket
190
Trade/Economic
shell entity
n.
varlık veya işlemleri olmayan şirket
191
Trade/Economic
shell entity
n.
paravan oluşum
192
Trade/Economic
shell out
v.
ödemek
Law
193
Law
the egg shell skull rule
n.
zarar görenin hassas vücut yapısı olması sebebiyle meydana gelen yüksek zarardan davacının sorumlu tutulması
Tourism
194
Tourism
tour shell
n.
tur dosyası
Technical
195
Technical
gold shell
n.
altın kabuk
196
Technical
bottom shell
n.
alt kabuk
197
Technical
agate shell
n.
akikli salyangoz kabuğu
198
Technical
valence shell
n.
atomun en dış elektron kabuğu
199
Technical
tail gate shell
n.
bagaj kapağı dış sacı
200
Technical
connector shell
n.
bağlantı yuvası
201
Technical
barrel-vault shell
n.
beşiktonoz kabuk
202
Technical
boot lid shell
n.
bagaj kapağı dış sacı
203
Technical
integrity shell
n.
bütünlük kabuğu
204
Technical
long-span shell
n.
büyük açıklıklı kabuk
205
Technical
reinforced concrete shell roof
n.
betonarme kabuk çatı
206
Technical
shell-and-tube cooler
n.
borulu soğutucu
207
Technical
steel shell pile
n.
boru kazık
208
Technical
big-end bearing shell
n.
biyel yatağı kovanı
209
Technical
diaphragm shell molding machine
n.
böleçli kabuk kalıplama makinesi
210
Technical
shell concrete roof
n.
beton kabuk çatı
211
Technical
diaphragm shell molding
n.
böleçli kabuk kalıplama
212
Technical
mercury-process shell moulds
n.
cıvalı kabuk kalıplar
213
Technical
core-shell nanocrystals
n.
çekirdek kabuk nanokristalleri
214
Technical
steel shell pile
n.
çelik kabuk kazık
215
Technical
steel valve shell
n.
çelik vana gövdesi
216
Technical
shell of double curvature
n.
çift eğrilikli kabuk
217
Technical
shell side
n.
ceket tarafı
218
Technical
drawn shell
n.
çekme kovan
219
Technical
steel shell
n.
çelik zarf
220
Technical
steel shell
n.
çelik zırh
221
Technical
barrel-vault shell
n.
dairesel kabuk
222
Technical
circular cylindrical shell
n.
dairesel tonoz kabuk
223
Technical
outer shell electron
n.
dış kabuk elektronu
224
Technical
shell investment casting
n.
dış katman sertleştirme
225
Technical
shell of negative curvature
n.
dışbükey kabuk
226
Technical
frozen shell
n.
donuk kabuk
227
Technical
shell plating
n.
donam sacı
228
Technical
frozen shell
n.
donuk katman
229
Technical
closed shell
n.
dolu kabuk
230
Technical
converter shell
n.
dönüştürücü zırhı
231
Technical
diamond reaming shell
n.
elmaslı portkron
232
Technical
flexible shell
n.
esnek kabuk
233
Technical
electron shell notation
n.
elektron kabuğu simgeleri
234
Technical
electron shell
n.
elektron kabuğu
235
Technical
flange bearing shell
n.
flanş yatağı kovanı
236
Technical
gas shell
n.
gaz kovanı
237
Technical
furnace shell
n.
fırın zırhı
238
Technical
flexible shell
n.
fleksıbıl kabuk
239
Technical
security shell
n.
güvenlik kabuğu
240
Technical
shell and tube heat exchanger
n.
gövde borulu ısı değiştirici
241
Technical
shell side
n.
gövde tarafı
242
Technical
shell plate
n.
gövde sacı
243
Technical
shell design strength
n.
gövde tasarımı dayanımı
244
Technical
long-span shell
n.
geniş açıklıklı kabuk
245
Technical
hyperbolic shell
n.
hiperbolik kabuk
246
Technical
hyperbolic paraboloid shell
n.
hiperbolik paraboloit kabuk
247
Technical
hyperbolic paraboloid shell
n.
hiperbolik paraboloid kabuk
248
Technical
shell and tube exchanger
n.
huzme borulu eşanjör
249
Technical
shell and tube type condenser
n.
huzme borulu kondenser
250
Technical
shell and tube condenser
n.
huzme borulu kondenser
251
Technical
shell and tube evaporator
n.
huzme borulu kondenser
252
Technical
inner shell electron
n.
iç kabuk elektronu
253
Technical
shell of positive curvature
n.
içbükey kabuk
254
Technical
thin-shell tube
n.
ince etli boru
255
Technical
tracer shell
n.
izli mermi
256
Technical
shell mould casting
n.
kabuk kalıba döküm
257
Technical
capsule shell
n.
kapsül kabuğu
258
Technical
shell radius
n.
kabuk yarı çapı
259
Technical
shell reinforcement
n.
kabuk teçhizatı
260
Technical
shell electron
n.
kabuk elektronu
261
Technical
shell document
n.
kabuk belge
262
Technical
shell moulding
n.
kabuklu kalıplama
263
Technical
shell shape
n.
kabuk şekli
264
Technical
shell reamer
n.
kabuk rayba
265
Technical
shell curvature
n.
kabuk eğriliği
266
Technical
shell deflection
n.
kabuk defleksiyon
267
Technical
shell scrap data handler
n.
kabuk kalıntısı veri işleyicisi
268
Technical
shell investment casting
n.
kabuklu hassas döküm
269
Technical
shell dome
n.
kabuk kubbe
270
Technical
shell construction
n.
kabuk inşaatı
271
Technical
shell width
n.
kabuk eni
272
Technical
door shell
n.
kapı dış kaplaması
273
Technical
shell cupola
n.
kabuk kubbe
274
Technical
shell thickness
n.
kabuk kalınlığı
275
Technical
shell theory
n.
kabuk teorisi
276
Technical
shell moment
n.
kabuk momenti
277
Technical
closed shell
n.
kapalı kabuk
278
Technical
shell copy hook
n.
kabuk kopyalama kancası
279
Technical
shell mould casting
n.
kabuklu kalıba döküm
280
Technical
shell molding
n.
kabuk kalıplama
281
Technical
shell concrete
n.
kabuk betonu
282
Technical
shell cross-section
n.
kabuk kesiti
283
Technical
tortoise shell
n.
kaplumbağa kabuğu
284
Technical
shell equation
n.
kabuk denklemi
285
Technical
shell moulding
n.
kabuk döküm
286
Technical
shell moulding
n.
kabuk kalıp
287
Technical
shell roof
n.
kabuk çatı
288
Technical
shell and coil condenser
n.
kangal borulu kondenser
289
Technical
shell and coil evaporator
n.
kangal evaporatör
290
Technical
shell equation
n.
kabuk eşitliği
291
Technical
shell slope
n.
kabuk meyili
292
Technical
shell axis
n.
kabuk ekseni
293
Technical
shell and milling cutter
n.
kabuk zırh
294
Technical
shell core
n.
kabuk maça
295
Technical
shell core blower
n.
kabuk maça üfleci
296
Technical
shell load
n.
kabuk yükü
297
Technical
boiler shell
n.
kazan mahfazası
298
Technical
boiler shell
n.
kazan gövdesi
299
Technical
percentage of shell
n.
kavkı yüzdesi
300
Technical
boiler shell
n.
kazan dış sacı
301
Technical
solidified shell
n.
katılaşmış kabuk
302
Technical
condenser shell
n.
kondenser gövdesi
303
Technical
shell clam dredge
n.
kovan aynası
304
Technical
condenser shell
n.
kondenser silindir gövdesi
305
Technical
converter shell
n.
konvertör kovanı
306
Technical
quantum shell
n.
kuantum kabuğu
307
Technical
converter shell
n.
konvertör zırhı
308
Technical
crank pin bearing shell
n.
krank kol yatak muylusu
309
Technical
shell side
n.
manto tarafı
310
Technical
ball shell kit
n.
mafsal yuvası kiti
311
Technical
shell-type transformer
n.
mahfazalı transformatör
312
Technical
facing shell
n.
ön kabuk
313
Technical
plastic shell
n.
plastik kabuk
314
Technical
ladle shell
n.
pota kabuğu
315
Technical
reaming shell
n.
portkron
316
Technical
paraboloid shell
n.
paraboloid kabuk
317
Technical
parabolic shell
n.
parabolik kabuk
318
Technical
stationary shell boiler plant
n.
sabit silindirik kazan tesisi
319
Technical
bearing shell kit
n.
rulman yatağı kiti
320
Technical
bearing shell
n.
rulman yatağı
321
Technical
ceramic shell investment method
n.
seramik kabuklu hassas döküm yöntemi
322
Technical
shell boiler
n.
silindirik borulu kazan
323
Technical
cylindrical shell
n.
silindirik kabuk
324
Technical
cylindrical concrete shell
n.
silindirik beton kabuk
325
Technical
shell/flued boiler
n.
silindirik kazan
326
Technical
cylindrical shell
n.
silindirsel zarf
327
Technical
umbrella shell
n.
şemsiye kabuk
328
Technical
valve shell
n.
supap muhafazası
329
Technical
standard half-shell
n.
standart yarı-göze
330
Technical
journal bearing shell
n.
taşıyıcı yatak kovanı
331
Technical
single-shell casing
n.
tek kapaklı gövde
332
Technical
completed shell
n.
tümlenik kabuk
333
Technical
reactor shell
n.
tepkimeç kabuğu
334
Technical
reactor shell
n.
tepkimeç zırhı
335
Technical
shell of negative curvature
n.
ters bükülmüş kabuk
336
Technical
bearing shell
n.
taşıyıcı kabuk
337
Technical
single-shell casing
n.
tek zarflı gövde
338
Technical
turbine casing shell
n.
türbin üst sacı
339
Technical
tri-metal shell
n.
üç metalli yatak
340
Technical
top shell
n.
üst zarf
341
Technical
side shell plating
n.
yan donam sacı
342
Technical
bearing shell
n.
yatak kabuğu
343
Technical
side shell frames
n.
yan borda kaplama postaları
344
Technical
oil cooler shell
n.
yağ soğutucusu gövdesi
345
Technical
shell auger
n.
yatık dayak köşebendi
346
Technical
bearing shell
n.
yatak kovanı
347
Technical
half shell
n.
yarıkabuk
348
Technical
web printer shell extension
n.
web yazıcısı kabuk uzantısı
349
Technical
strand shell
n.
yol kabuğu
350
Technical
strand shell thickness
n.
yol kabuğu kalınlığı
351
Technical
strand shell elongation
n.
yol kabuğu uzaması
352
Technical
strand shell formation
n.
yol kabuğu oluşumu
353
Technical
shell bit
n.
oluklu keskiye benzeyen ve delgi kolu ile kullanılan bir delme aleti
354
Technical
shell of a boiler
n.
buhar kazanının su ve buharı tutan ve genellikle baca borusu ile ocağı içeren dış kısmı
355
Technical
shell of a boiler
n.
silindirik kazanın varili
356
Technical
shell of a boiler
n.
lokomotif kazanının varili
Computer
357
Computer
shell script
n.
kabuk betiği
358
Computer
integrity shell
n.
bütünlük kabuğu
359
Computer
multimedia shell extensions
n.
çoklu ortam kabuk uzantıları
360
Computer
outer shell electron
n.
dış kabuk elektronu
361
Computer
inner shell electron
n.
iç kabuk elektronu
362
Computer
shell scrap object handler
n.
kabuk atık nesne işleyicisi
363
Computer
shell command
n.
kabuk komutu
364
Computer
shell settings
n.
kabuk ayarları
365
Computer
shell copy hook
n.
kabuk kopyalama çengeli
366
Computer
shell scrap datahandler
n.
kabuk atık veri işleyicisi
367
Computer
shell deskbar
n.
kabuk deskbar
368
Computer
shell defview
n.
kabuk defview
369
Computer
shell commands
n.
kabuk komutları
370
Computer
msn mediaview shell
n.
msn mediaview kabuğu
371
Computer
ms-dos shell
n.
ms-dos kabuğu
372
Computer
custom shell
n.
özel kabuk
373
Computer
shell extensions for sharing
n.
paylaşım için kabuk uzantıları
374
Computer
windows shell library
n.
windows shell kitaplığı
375
Computer
testing shell
expr.
kabuk sınanıyor
Informatics
376
Informatics
shell program
n.
kabuk program
377
Informatics
shell document
n.
kabuk belge
378
Informatics
shell script
n.
kabuk program
Telecom
379
Telecom
secure shell
n.
güvenli kabuk
380
Telecom
login shell
n.
kayıt kütüğü
381
Telecom
remote shell protocol
n.
uzaktaki kabuk protokolü
Mechanic
382
Mechanic
shell counterbore
n.
delik genişletici
383
Mechanic
shell reamer
n.
kovan rayba
384
Mechanic
shell reamer
n.
takma rayba
Textile
385
Textile
large shell stitch overlock sewing machine
n.
çoban ve gül dikiş makinesi
386
Textile
shell button
n.
sedef düğme
387
Textile
shell pink
n.
yavruağzı renkte olan (dokuma)
388
Textile
shell suit
n.
içi pamuklu dışı su geçirmez hafif bir tür naylon eşofman
Architecture
389
Architecture
basket shell
n.
sepetkulpu kabuk
Construction
390
Construction
thin-shell concrete
n.
ince betonarme kemerli/kubbeli çatı
391
Construction
concrete shell roof
n.
betonarme kabuk çatı
392
Construction
reinforced concrete shell
n.
betonarme kabuk
393
Construction
shell and core
n.
kaba inşaat
394
Construction
shell roof
n.
kabuk çatı
395
Construction
padfoot shell kit
n.
keçi ayağı seti
396
Construction
thin-shell precast concrete ribbed panel
n.
öndökümlü filigran döşeme panosu
397
Construction
structural shell
n.
strüktürel kabuk
398
Construction
cast-in-place shell
n.
yerinde dökme kabuk
Lighting
399
Lighting
shell cap
n.
silindirsel dip
400
Lighting
shell base
n.
silindirsel dip
Dyeing
401
Dyeing
shell pink
n.
yavruağzı
Automotive
402
Automotive
main bearing shell
n.
ana yatak tabakası
403
Automotive
main bearing shell
n.
ana yatak kovanı
404
Automotive
spark plug shell size
n.
buji anahtar ağzı ebadı
405
Automotive
bare shell
n.
çıplak gövde
406
Automotive
steel shell
n.
çelik kabuk
407
Automotive
energy-absorbing body shell
n.
enerji emici kaporta
408
Automotive
babbitted shell
n.
içi babit metal ile kaplanmış yatak
409
Automotive
body shell
n.
kaporta sacı
410
Automotive
body shell
n.
kaporta
411
Automotive
crankshaft bearing shell
n.
krankmili yatak kovanı
412
Automotive
crankshaft bearing shell
n.
krankmili yatak kaplaması
413
Automotive
bearing shell
n.
kusinet
414
Automotive
crankshaft bearing shell
n.
krankmili yatak katmanı
415
Automotive
shell bearing
n.
kusinet
416
Automotive
bearing shell
n.
kusinetli yatak
Marine
417
Marine
shell sand beach
n.
deniz kabuğu ve kumdan oluşan sahil
418
Marine
shell plating
n.
geminin dış kaplaması
419
Marine
marine shell
n.
kavkı
420
Marine
marine shell
n.
kavkaa
421
Marine
certificate for the shell & tube cooler
n.
stern tüp soğutucusu sertifikası
Petrol
422
Petrol
shell-and-tube heat exchanger
n.
gövde-boru tip ısı değiştirici
Mining
423
Mining
shell expanding
n.
kabuk genişlemesi
Medical
424
Medical
tooth shell
n.
diş kabuğu
425
Medical
shell-shocked
adj.
travma sonrası stres rahatsızlığı çeken
Food Engineering
426
Food Engineering
shell balance
n.
kabuk denkliği
Gastronomy
427
Gastronomy
shell beans
n.
barbunya
428
Gastronomy
reddish shell bean
n.
barbunya
429
Gastronomy
shell beans
n.
barbunya fasulyesi
430
Gastronomy
top-shell
n.
deniz minaresi
431
Gastronomy
reddish shell bean
n.
fasulye
432
Gastronomy
lobster meat baked in the shell
n.
istakoz thermidor
433
Gastronomy
horn shell
n.
şeytan minaresi
434
Gastronomy
soft-shell crab
n.
yumuşak-kabuklu yengeç
435
Gastronomy
pie shell
n.
turta kafesi
436
Gastronomy
shell meat
n.
kabuklu deniz mahsulü yemeği
437
Gastronomy
shell steak
n.
dananın sırt bölgesinden kesilen filetosu çıkarılmış biftek
438
Gastronomy
sugar shell
n.
(deniz kabuğu şeklinde) şeker kaşığı
439
Gastronomy
shell beans
v.
fasulye ayıklamak
Physics
440
Physics
atomic shell
n.
atom kabuğu
441
Physics
electron shell
n.
elektron kabuğu
442
Physics
k-shell
n.
k kabuğu
443
Physics
shell element
n.
kabuk eleman
444
Physics
magnetic shell
n.
manyetik yaprak
445
Physics
l-shell
n.
l kabuğu
446
Physics
magnetic shell
n.
mıknatıssal yaprak
447
Physics
o-shell
n.
o kabuğu
Chemistry
448
Chemistry
valence shell
n.
değerlik kabuğu
449
Chemistry
closed shell
n.
dolu kabuk
450
Chemistry
mustard shell
n.
hardal kabuğu
Biology
451
Biology
ventricose shell
n.
orta kısmı yuvarlak veya şişik olan spiral kabuk
452
Biology
ventricose shell
n.
kabukların dışbükey olduğu çift kabuk
453
Biology
disk shell
n.
discina cinsi mantar
454
Biology
shell-like
adj.
içi boş yumuşakça kabuğuna benzeyen
Marine Biology
455
Marine Biology
admiral shell (conus admiralis)
n.
amiral kabuğu
456
Marine Biology
admiral shell (conus admiralis)
n.
bir tür deniz kabuğu
457
Marine Biology
razor shell
n.
ustura midyesi
458
Marine Biology
razor-shell
n.
denizçakısı
459
Marine Biology
razor-shell
n.
solenidae familyasına ait uzun ince bir kabuklu yumuşakçalar
460
Marine Biology
carrier shell (xenophora)
n.
bir deniz kabuklusu cinsi
461
Marine Biology
ladder shell (epitonium)
n.
genellikle beyaz veya soluk gri renkli, uzun spiral kabuğu olan bir karındanbacaklı deniz salyangozu
462
Marine Biology
lamp shell
n.
dallı bacaklı
463
Marine Biology
lamp shell
n.
yiyecek yakalamak için dokunaçları olan istiridye benzeri deniz hayvanlarına verilen ad
464
Marine Biology
needle shell
n.
bir tür deniz kestanesi
465
Marine Biology
telescope shell (cerithium telescopium)
n.
çok sayıda basık halkaları olan, boylamasına uzun bir karındanbacaklı
466
Marine Biology
sunset shell
n.
tellinidae familyasında yer alan deniz kabuğu türlerine verilen ad
467
Marine Biology
tent shell
n.
deniz salyangozu
468
Marine Biology
auger shell
n.
terebridae familyasına ait, uzun ve burgulu kabuğu olan karındanbacaklı yumuşakçalara verilen genel ad
469
Marine Biology
tiger shell (cypaea tigris)
n.
süslü ve benekli bir deniz salyangozu
470
Marine Biology
tongue-shell
n.
dile benzeyen omurgasız bir canlı cinsi
471
Marine Biology
tooth shell
n.
denizdişleri
472
Marine Biology
tooth shell
n.
konik boru şeklindeki kabuğu olan, deniz kıyısında bulunan bir yumuşakça sınıfı
473
Marine Biology
tooth shell
n.
denizdişleri sınıfından yumuşakçaların konik boru şeklindeki kabuğu
474
Marine Biology
tusk shell
n.
denizdişleri
475
Marine Biology
tusk shell
n.
konik boru şeklindeki kabuğu olan, deniz kıyısında bulunan bir yumuşakça sınıfı
476
Marine Biology
tusk shell
n.
denizdişleri sınıfından yumuşakçaların konik boru şeklindeki kabuğu
477
Marine Biology
top shell
n.
konik kabuklu, düz tabanı olan deniz salyangozu
478
Marine Biology
turban shell
n.
konik kabuklu, düz tabanı olan deniz salyangozu
479
Marine Biology
tower shell
n.
denizminaresi
480
Marine Biology
triton shell
n.
deniz salyangozu
481
Marine Biology
trocas shell
n.
ticari olarak avlanılan deniz minaresi
482
Marine Biology
trough-shell
n.
mactra cinsinden çift kabuklu canlı
483
Marine Biology
trough shell
n.
mactridae familyasından olan çift kabuklu yumuşakça
484
Marine Biology
trumpet shell
n.
deniz salyangozu
485
Marine Biology
trumpet shell
n.
deniz salyangozunun kabuğu
486
Marine Biology
tube-shell
n.
salgı yoluyla etrafına kabuk benzeri bir tüp oluşturan çift kabuklu yumuşakça
487
Marine Biology
tulip-shell (fasciolaria tulipa)
n.
abd'nin güneyine özgü büyük ve renkli bir deniz salyangozu
488
Marine Biology
band shell
n.
abd'nin güneyine özgü büyük ve renkli bir deniz salyangozu
489
Marine Biology
tube shell
n.
caecidae familyasından olan yumuşakça
490
Marine Biology
blind shell
n.
caecidae familyasından olan yumuşakça
491
Marine Biology
turban-shell
n.
konik kabuklu, düz tabanı olan deniz salyangozu
492
Marine Biology
tun shell
n.
tonnidae familyasından karındanbacaklı bir yumuşakça
493
Marine Biology
tun shell
n.
tonnidae familyasından karındanbacaklı yumuşakçanın kabuğu
494
Marine Biology
turban shell
n.
kalın spiral biçimli sedefli kabuğu olan deniz salyangozu
495
Marine Biology
turban shell
n.
kalın spiral biçimli sedefli kabuğu olan deniz salyangozunun kabuğu
496
Marine Biology
turnip-shell
n.
rapa ve benzeri kalın spiral biçimli deniz kabuğu cinslerine verilen ad
497
Marine Biology
turtle shell
n.
kaplumbağa kabuğu
498
Marine Biology
turtle-shell
n.
iri kaplumbağayı andıran bir deniz kabuğu
499
Marine Biology
turnip shell
n.
rapa ve benzeri kalın spiral biçimli deniz kabuğu cinslerine verilen ad
500
Marine Biology
turtle shell
n.
kaplumbağa kabuğu
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of shell
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy