Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
stand-on
Historia
Frases
Significados de
"stand-on"
con otros términos en diccionario inglés turco: 188 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
stand on
v.
kalkmak
We
stood on
our heads.
Amuda
kalktık.
More Sentences
2
General
stand on
v.
dikilmek
Tom is
standing on
the table to change a lightbulb.
Tom ampulü değiştirmek için masanın üstünde
dikiliyor.
More Sentences
3
General
stand on
v.
dayanmak
The British Government does not have a leg to
stand on.
İngiliz Hükümetinin
dayanacak
bir ayağı yoktur.
More Sentences
4
General
have one's hair stand on end
v.
ürpermek
5
General
stand on end
v.
tüyleri diken diken olmak (saç)
6
General
stand on
v.
diretmek
7
General
stand on one's own legs
v.
kimseye muhtaç olmamak
8
General
make somebody's hair stand on end
v.
tüylerini ürpertmek
9
General
stand on its hind legs
v.
tetikte beklemek
10
General
give no leg to stand on
v.
tutunacak bir dal bırakmamak
11
General
stand on ceremony
v.
resmi kurallara göre davranmak
12
General
stand on
v.
ısrar etmek
13
General
stand on end
v.
tüyleri diken diken olmak
14
General
stand on ceremony
v.
protokolcü olmak
15
General
stand on one's own feet
v.
kendi yağıyla kavrulmak
16
General
stand on its hind legs
v.
susta durmak (köpek)
17
General
make one's hair stand on
v.
tüylerini diken diken etmek
18
General
stand on ceremony
v.
resmi davranmak
19
General
stand on one's own two feet
v.
kendi yağıyla kavrulmak
20
General
stand on one's own legs
v.
ayakları üzerinde durmak
21
General
stand on one's own legs
v.
kendi ayakları üstünde durmak
22
General
stand on
v.
rotadan sapmamak
23
General
stand on
v.
yoluna devam etmek
24
General
stand on end
v.
dikine koymak
25
General
stand on one's own feet
v.
kendi ayakları üzerinde durmak
26
General
make one's hair stand on end
v.
korkutmak
27
General
make one's hair stand on end
v.
dehşete düşürmek
28
General
make one's hair stand on end
v.
tüylerini diken diken etmek
29
General
stand on the bus
v.
otobüste ayakta kalmak
30
General
stand on the bus
v.
otobüste ayakta durmak
31
General
stand on one foot
v.
tek ayak üzerinde durmak
32
General
stand on one foot
v.
tek ayak üstünde durmak
33
General
stand on one's head
v.
amuda kalkıp durmak
Phrases
34
Phrases
(hair) to stand on end
v.
tüyleri diken diken olmak
Proverb
35
Proverb
every tub must stand on its own bottom
her koyun kendi bacağından asılır
36
Proverb
let every tub stand on its own bottom
her koyun kendi bacağından asılır
Colloquial
37
Colloquial
stand on one's head
v.
bir tarafını yırtmak
38
Colloquial
stand on a beehive
v.
bir arı kovanının üzerinde durmak
39
Colloquial
stand on one's head
v.
elinden gelen her şeyi yapmak
40
Colloquial
stand on one's head
v.
kıçını yırtmak
41
Colloquial
stand on one's head
v.
mümkün olan her şeyi yapmak
42
Colloquial
stand on ceremony
v.
resmi davranmak
43
Colloquial
stand on ceremony
v.
protokole uygun davranmak
44
Colloquial
stand on one's head
v.
yırtınmak
45
Colloquial
stand on me [obsolete]
expr.
bana inan
46
Colloquial
stand on me [obsolete]
expr.
bana güven
47
Colloquial
stand on me [obsolete]
expr.
bana itimat et
48
Colloquial
where do you stand on this?
expr.
bu konuda düşüncen nedir?
Idioms
49
Idioms
a leg to stand on
n.
dayanak
50
Idioms
a leg to stand on
n.
kanıt
51
Idioms
a leg to stand on
n.
destek
52
Idioms
a leg to stand on
n.
tutunacak bir dal
53
Idioms
a leg to stand on
n.
üzerinde duracak bir ayak
54
Idioms
a leg to stand on
n.
savunma
55
Idioms
a leg to stand on
n.
elle tutulur bir kanıt/dayanak/savunma
56
Idioms
a leg to stand on
n.
geçerli/mantıklı bir dayanak
57
Idioms
a leg to stand on
n.
geçerli/mantıklı bir savunma
58
Idioms
not to stand on ceremony
v.
resmi davranmamak
59
Idioms
not to stand on ceremony
v.
samimi olmak, açık sözlü ve cesur davranmak
60
Idioms
stand on compliment
v.
törenle karşılamak
61
Idioms
stand on someone's shoulder
v.
birinin başladığı işi devam ettirmek
62
Idioms
stand on one's dignity
v.
ağırbaşlılığını bozmamak
63
Idioms
stand on one's own feet
v.
bağımsız olmak
64
Idioms
not have a leg to stand on
v.
desteksiz olmak
65
Idioms
stand on one's dignity
v.
değerlerinden taviz vermemek
66
Idioms
stand on one's dignity
v.
doğruluğundan taviz vermemek
67
Idioms
take a firm stand on something
v.
duruşunu inatla sürdürmek/devam ettirmek
68
Idioms
have a leg to stand on
v.
dayanağı olmak
69
Idioms
not have a leg to stand on
v.
desteği olmamak
70
Idioms
make one's hair stand on end
v.
dehşete düşürmek
71
Idioms
not have a leg to stand on
v.
dayanağı olmamak
72
Idioms
stand on the brakes
v.
çok sert fren yapmak
73
Idioms
stand on the brakes
v.
frenlere asılmak
74
Idioms
take a firm stand on something
v.
geri adım atmamak
75
Idioms
stand on one's own feet
v.
ekonomik özgürlüğünü kazanmış olmak
76
Idioms
make one's hair stand on end
v.
ödünü patlatmak
77
Idioms
make one's hair stand on end
v.
korkutmak
78
Idioms
stand on your own two feet
v.
kendi ayakları üstünde durmak
79
Idioms
make someone's hair stand on end
v.
korkudan deliye döndürmek
80
Idioms
stand on one's own feet
v.
kendi ayakları üzerinde durmak
81
Idioms
make someone's hair stand on end
v.
korkutmak
82
Idioms
stand on one's own two feet
v.
kendi ayakları üzerinde durmak
83
Idioms
stand on one's own feet
v.
kimseye bağımlı olmamak
84
Idioms
stand on one's two feet
v.
kendi ayakları üzerinde durmak
85
Idioms
stand on one's own two feet
v.
kendi yağı ile kavrulmak
86
Idioms
stand on one's own (two) feet
v.
kendi işini kendi görmek
87
Idioms
stand on one's own feet
v.
kendi yağı ile kavrulmak
88
Idioms
stand on one's own feet
v.
kimseye muhtaç olmamak
89
Idioms
make one's hair stand on end
v.
kanını dondurmak
90
Idioms
stand on own feet
v.
kendi ayakları üzerinde durmak
91
Idioms
have one's hair stand on end
v.
korkudan dudağı uçuklamak
92
Idioms
take a firm stand on something
v.
sert/katı bir tavır takınmak
93
Idioms
make someone's hair stand on end
v.
saçlarını diken diken etmek
94
Idioms
make someone's hair stand on end
v.
tüylerini ürpertmek
95
Idioms
stand on one's dignity
v.
temkini elden bırakmamak
96
Idioms
make one's hair stand on end
v.
tüylerini diken diken etmek
97
Idioms
make someone's hair stand on end
v.
tüylerini diken diken etmek
98
Idioms
take a firm stand on something
v.
tutumundan vazgeçmemek
99
Idioms
not have a leg to stand on
v.
tutunacak dalı olmamak
100
Idioms
make one's hair stand on end
v.
üç buçuk attırmak
101
Idioms
make one's hair stand on end
v.
yüreğini ağzına getirmek
102
Idioms
take a firm stand on something
v.
(bir konuda) kararlı/inatçı bir duruş sergilemek
103
Idioms
not have a leg to stand on
v.
üzerinde duracak ayağı olmamak
104
Idioms
stand on the shoulders of giants
v.
eskilerden feyz almak
105
Idioms
stand on the shoulders of giants
v.
öncekilerin yaptığı keşiflerden yararlanmak
106
Idioms
stand on the shoulders of giants
v.
önce yapılan keşifler sayesinde ilerlemek
107
Idioms
stand on the shoulders of giants
v.
daha önce kaydedilmiş ilerlemelerin üstüne katarak gelişmek
108
Idioms
stand on the shoulders of giants
v.
önceki bilgilerden/deneyimlerden yararlanarak ilerlemek
109
Idioms
stand on (one's) hands
v.
ellerinin üstünde durmak
110
Idioms
stand on (one's) hands
v.
amuda kalkmak
111
Idioms
stand on (one's) hands
v.
ellerin üstünde amuda kalkmak
112
Idioms
stand on (one's) hands
v.
ellerinin üstünde baş aşağı dengede durmak
113
Idioms
stand on one's own
v.
kendi ayakları üzerinde durmak
114
Idioms
stand on one's own
v.
kendi yağıyla kavrulmak
115
Idioms
stand on one's own
v.
kendini idare edebilmek
116
Idioms
stand on one's own
v.
bağımsız olmak
117
Idioms
stand on one's own
v.
kimseye/hiçbir şeye bağımlı olmamak
118
Idioms
stand on one's own
v.
bağımsız bir değeri olmak
119
Idioms
stand on one's own
v.
kendi içerisinde/etrafındakilerden bağımsız bir değeri olmak
120
Idioms
stand on its own
v.
kendi ayakları üzerinde durmak
121
Idioms
stand on its own
v.
kendi yağıyla kavrulmak
122
Idioms
stand on its own
v.
kendini idare edebilmek
123
Idioms
stand on its own
v.
bağımsız olmak
124
Idioms
stand on its own
v.
kimseye/hiçbir şeye bağımlı olmamak
125
Idioms
stand on its own
v.
bağımsız bir değeri olmak
126
Idioms
stand on its own
v.
kendi içerisinde/etrafındakilerden bağımsız bir değeri olmak
127
Idioms
take a firm line/stand (on/against something)
v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) sert/katı bir tavır takınmak
128
Idioms
take a firm line/stand (on/against something)
v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) tutumundan vazgeçmemek
129
Idioms
take a firm line/stand (on/against something)
v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) kararlı bir duruş/tutum sergilemek
130
Idioms
take a firm line/stand (on/against something)
v.
(bir şeyle ilgili/bir şey karşısında) geri adım atmamak
131
Idioms
take a firm line/stand (on/against something)
v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) duruşunu inatla sürdürmek
132
Idioms
make hair stand on end
v.
tüylerini ürpertmek
133
Idioms
make hair stand on end
v.
korkutmak
134
Idioms
make hair stand on end
v.
dehşete düşürmek
135
Idioms
make hair stand on end
v.
tüylerini diken diken etmek
136
Idioms
make hair stand on end
v.
korkudan deliye döndürmek
137
Idioms
make hair stand on end
v.
kanını dondurmak
138
Idioms
make hair stand on end
v.
üç buçuk attırmak
139
Idioms
make hair stand on end
v.
ödünü patlatmak
140
Idioms
make hair stand on end
v.
yüreğini ağzına getirmek
141
Idioms
make hair stand on end
v.
ödünü bokuna karıştırmak
142
Idioms
make hair stand on end
v.
yusuflatmak
143
Idioms
make your hair stand on end
v.
tüylerini ürpertmek
144
Idioms
make your hair stand on end
v.
tüylerini diken diken etmek
145
Idioms
make your hair stand on end
v.
korkutmak
146
Idioms
make your hair stand on end
v.
dehşete düşürmek
147
Idioms
not stand on ceremony
v.
resmi davranmamak
148
Idioms
not stand on ceremony
v.
protokole/formaliteye bağlı kalmamak
149
Idioms
not stand on ceremony
v.
resmiyeti/formaliteyi bir yana bırakmak
150
Idioms
not stand on ceremony
v.
rahat davranmak
151
Idioms
stand on (someone's) shoulders
v.
(birinin) başladığı işi devam ettirmek
152
Idioms
stand on (someone's) shoulders
v.
(birinin) izinden/attığı temelden ilerlemek
153
Idioms
stand on (someone's) shoulders
v.
(birinin) yaptıkları sayesinde ilerlemek
154
Idioms
stand on (someone's) shoulders
v.
(birinin) önce yaptığı keşifler/çalışmalar sayesinde ilerlemek
155
Idioms
stand on dignity
v.
doğruluğundan taviz vermemek
156
Idioms
stand on dignity
v.
değerlerinden taviz vermemek
157
Idioms
stand on dignity
v.
temkini elden bırakmamak
158
Idioms
stand on dignity
v.
ağırbaşlılığını bozmamak
159
Idioms
stand on head
v.
amuda kalkıp durmak
160
Idioms
stand on head
v.
bir tarafını yırtmak
161
Idioms
stand on head
v.
elinden gelen her şeyi yapmak
162
Idioms
stand on head
v.
kıçını yırtmak
163
Idioms
stand on head
v.
mümkün olan her şeyi yapmak
164
Idioms
stand on head
v.
yırtınmak
165
Idioms
stand on your dignity
v.
ağırbaşlılığını bozmamak
166
Idioms
stand on your dignity
v.
taviz vermemek
167
Idioms
stand on your dignity
v.
ısrarla gereken saygının gösterilmesini istemek
168
Idioms
stand on your own feet
v.
kendi ayakları üstünde durmak
169
Idioms
take a firm stand (on or against something)
v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) sert/katı bir tavır takınmak
170
Idioms
take a firm stand (on or against something)
v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) tutumundan vazgeçmemek
171
Idioms
take a firm stand (on or against something)
v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) kararlı bir duruş/tutum sergilemek
172
Idioms
take a firm stand (on or against something)
v.
(bir şeyle ilgili/bir şey karşısında) geri adım atmamak
173
Idioms
take a firm stand (on or against something)
v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) duruşunu inatla sürdürmek
174
Idioms
take a stand on (something)
v.
(bir şey) ile ilgili sert/katı bir tavır takınmak
175
Idioms
take a stand on (something)
v.
(bir şey) ile ilgili tutumundan vazgeçmemek
176
Idioms
take a stand on (something)
v.
(bir konuda) kararlı/inatçı bir duruş sergilemek
177
Idioms
take a stand on (something)
v.
(bir konuda) geri adım atmamak
178
Idioms
take a stand on (something)
v.
(bir konuda) duruşunu inatla sürdürmek/devam ettirmek
179
Idioms
without a leg to stand on
expr.
hiçbir dayanağı olmadan
180
Idioms
without a leg to stand on
expr.
tutunacak dalı olmadan
181
Idioms
without a leg to stand on
expr.
hiçbir desteği olmadan
182
Idioms
without a leg to stand on
expr.
hiçbir kanıtı/delili olmadan
183
Idioms
without a leg to stand on
expr.
hiçbir gerekçesi olmadan
Speaking
184
Speaking
don't stand on ceremony
expr.
rahat olunuz
185
Speaking
don't stand on ceremony
expr.
resmi davranmanıza gerek yok
186
Speaking
don't stand on ceremony
expr.
resmi olmanıza gerek yok
Slang
187
Slang
make one's hair stand on end
v.
ödünü bokuna karıştırmak
188
Slang
make one's hair stand on end
v.
yusuflatmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of stand-on
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy