Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
stiff
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Significados de
"stiff"
en diccionario turco inglés : 178 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
Common Usage
1
Common Usage
stiff
adj.
çetin
2
Common Usage
stiff
adj.
katı
3
Common Usage
stiff
adj.
sert
General
4
General
stiff
n.
morto
5
General
stiff
n.
suç ortağı
6
General
stiff
n.
kurban
7
General
stiff
n.
ceset
8
General
stiff
n.
insan ölüsü/leşi
9
General
stiff
n.
sahte para
10
General
stiff
n.
baş belası
11
General
stiff
n.
sahte banknot
12
General
stiff
n.
kolalı kıyafet aksesuarı
13
General
stiff
n.
sertleştirilmiş kıyafet aksesuarı
14
General
stiff
n.
sıkıcı kimse
15
General
stiff
n.
kendini beğenmiş kimse
16
General
stiff
n.
kibirli kimse
17
General
stiff
n.
burnu havada kimse
18
General
stiff
n.
insanı bayan kimse
19
General
stiff
n.
sarhoş kimse
20
General
stiff
n.
ayyaş
21
General
stiff
n.
serseri kimse
22
General
stiff
n.
aylak kimse
23
General
stiff
n.
niteliksiz kimse
24
General
stiff
n.
saygınlığı olmayan kimse
25
General
stiff
n.
kötü şöhretli kimse
26
General
stiff
n.
mavi yakalı işçi
27
General
stiff
n.
işçi
28
General
stiff
n.
emekçi
29
General
stiff
n.
işsiz kimse
30
General
stiff
n.
boşta gezen kimse
31
General
stiff
n.
sürekli iş değiştiren kimse
32
General
stiff
n.
bir işte dikiş tutturamayan kimse
33
General
stiff
n.
göçmen işçi
34
General
stiff
n.
belirli bir siyasi görüşü olmayan kimse
35
General
stiff
n.
dinle alakası olmayan kimse
36
General
stiff
n.
joker eleman
37
General
stiff
n.
her işi yapan işçi
38
General
stiff
n.
yarış kazanma beklentisi olmayan at
39
General
stiff
n.
yarış kazanamayacak at
40
General
stiff
n.
kötü at
41
General
stiff
n.
(kötü at anlamında) eşek
42
General
stiff
n.
amele
43
General
stiff
n.
avare
44
General
stiff
n.
derbeder kimse
45
General
stiff
n.
aldatılan kimse
46
General
stiff
n.
kerizlenen kimse
47
General
stiff
n.
kandırılan kimse
48
General
stiff
n.
dolandırılan kimse
49
General
stiff
n.
(dolandırma anlamında) çarpılmış kimse
50
General
stiff
v.
kazık atmak
51
General
stiff
v.
üstüne yatmak
52
General
stiff
v.
koyulaştırmak
53
General
stiff
v.
yoğunlaştırmak
54
General
stiff
v.
(fransız cilasında) yağını almak
55
General
stiff
v.
sertleştirmek
56
General
stiff
v.
dolandırmak
57
General
stiff
v.
parasına el koymak
58
General
stiff
v.
bahşiş vermemek
59
General
stiff
v.
kandırmak
60
General
stiff
v.
(oyunda yenerek, dalavere ile) para almak
61
General
stiff
v.
(oyunda yenerek, dalavere ile) ödeme yaptırmak
62
General
stiff
v.
(oyunda yenerek, dalavere ile) borç kitlemek
63
General
stiff
v.
azarlamak
64
General
stiff
v.
paylamak
65
General
stiff
v.
küçük düşürmek
66
General
stiff
v.
yerin dibine sokmak
67
General
stiff
adj.
kaskatı
68
General
stiff
adj.
gergin
69
General
stiff
adj.
inanılmaz
70
General
stiff
adj.
yüksek
71
General
stiff
adj.
alkollü
72
General
stiff
adj.
eğilmez
73
General
stiff
adj.
zoraki
74
General
stiff
adj.
dik
75
General
stiff
adj.
soğuk (davranış)
76
General
stiff
adj.
aşırı
77
General
stiff
adj.
sıkı
78
General
stiff
adj.
zorlu
79
General
stiff
adj.
pek
80
General
stiff
adj.
aşırı yüksek
81
General
stiff
adj.
müşkül
82
General
stiff
adj.
tutulmuş
83
General
stiff
adj.
sağlam
84
General
stiff
adj.
özlü
85
General
stiff
adj.
yoğun
86
General
stiff
adj.
resmi
87
General
stiff
adj.
pahalı
88
General
stiff
adj.
içkili
89
General
stiff
adj.
zor
90
General
stiff
adj.
koyu bir kıvamda olan
91
General
stiff
adj.
sarp
92
General
stiff
adj.
fahiş
93
General
stiff
adj.
donyağı gibi
94
General
stiff
adj.
kati
95
General
stiff
adj.
sert (bir şey)
96
General
stiff
adj.
inatçı
97
General
stiff
adj.
koyu
98
General
stiff
adj.
kuvvetli
99
General
stiff
adj.
güç
100
General
stiff
adj.
kabul edilemez
101
General
stiff
adj.
soğuk
102
General
stiff
adj.
gergin (kas)
103
General
stiff
adj.
sarhoş
104
General
stiff
adj.
ağır
105
General
stiff
adj.
sert
106
General
stiff
adj.
şiddetli
107
General
stiff
adj.
bükülmez
108
General
stiff
adj.
kubat
109
General
stiff
adj.
absürt
110
General
stiff
adj.
gururlu
111
General
stiff
adj.
onurlu
112
General
stiff
adj.
özgüvenli
113
General
stiff
adj.
başı dik
114
General
stiff
adj.
kendini beğenmiş
115
General
stiff
adj.
kibirli
116
General
stiff
adj.
(alkol, ilaç) fazla miktarda etken madde içeren
117
General
stiff
adj.
(alkol, ilaç) etkili
118
General
stiff
adj.
(alkol, ilaç) güçlü
119
General
stiff
adj.
(alkol, ilaç) tesirli
120
General
stiff
adj.
killi
121
General
stiff
adj.
balçık kıvamlı
122
General
stiff
adj.
kalabalık
123
General
stiff
adj.
dolu
124
General
stiff
adj.
istila edilmiş
125
General
stiff
adj.
boş yeri kalmayan
126
General
stiff
adj.
ağzına kadar dolu
127
General
stiff
adj.
tam kapasite dolan
128
General
stiff
adj.
her yeri kaplayan
129
General
stiff
adj.
(politika, kural) esneklik tanınmayan
130
General
stiff
adj.
(politika, kural) değişmez
131
General
stiff
adj.
(penis) kalkmış
132
General
stiff
adj.
(penis) sertleşmiş
133
General
stiff
adj.
(penis) erekte
134
General
stiff
adj.
ölü
135
General
stiff
adj.
ölmüş
136
General
stiff
adj.
merhum
137
General
stiff
adj.
maktul
138
General
stiff
adv.
dimdik
139
General
stiff
adv.
sertçe
140
General
stiff
adv.
şiddetle
141
General
stiff
adv.
aşırı
142
General
stiff
adv.
uç noktada
143
General
stiff
adv.
ekstrem seviyelerde
144
General
stiff
adv.
ciddi bir şekilde
145
General
stiff
adv.
yoğun bir şekilde
146
General
stiff
adv.
aşırı derecede
Technical
147
Technical
stiff
n.
bükülmez
148
Technical
stiff
adj.
katı
149
Technical
stiff
adj.
sıkışık
Automotive
150
Automotive
stiff
adj.
sert
Marine
151
Marine
stiff
adj.
rüzgara dayanır
152
Marine
stiff
adj.
sağlam
Medical
153
Medical
stiff
adj.
ölüm katılığı gelişen
154
Medical
stiff
adj.
rigor mortis gelişen
155
Medical
stiff
adj.
kasları sertleşmiş
Sport
156
Sport
stiff
adv.
(golfte) deliğe girmeye ramak kala
Card
157
Card
stiff
adj.
( eldeki tek kıymetli kart) savunmasız
Slang
158
Slang
stiff
n.
para
159
Slang
stiff
n.
mangır
160
Slang
stiff
n.
sipali
161
Slang
stiff
n.
mektup
162
Slang
stiff
n.
kart
163
Slang
stiff
n.
resmi belge
164
Slang
stiff
n.
evrak
165
Slang
stiff
n.
doküman
166
Slang
stiff
n.
(katlanmış gazete) yankesicinin arkasında kendini sakladığı şey
167
Slang
stiff
n.
yankesicinin kendine paravan yaptığı şey
168
Slang
stiff
n.
cimri kimse
169
Slang
stiff
n.
pinti kimse
170
Slang
stiff
n.
cebinde akrep olan kimse
171
Slang
stiff
n.
eli sıkı kimse
172
Slang
stiff
n.
gözü dar kimse
173
Slang
stiff
n.
bahşiş bırakmayan kimse
174
Slang
stiff
v.
öldürmek
175
Slang
stiff
v.
gebertmek
176
Slang
stiff
adj.
çakırkeyif
177
Slang
stiff
adj.
kafası dumanlı
178
Slang
stiff
adj.
sarhoş
Significados de
"stiff"
con otros términos en diccionario inglés turco: 227 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
stiff neck
n.
tutulmuş boyun
2
General
stiff price
n.
yüksek fiyat
3
General
stiff neck
n.
inatçılık
4
General
stiff breeze
n.
sert esen rüzgar
5
General
stiff drink
n.
büyük miktarda ve hiç sulandırılmamış içki
6
General
stiff dose of
n.
kuvvetli dozda bir ilaç
7
General
stiff neck
n.
boyun tutulması
8
General
stiff price
n.
ateş pahası
9
General
typical stiff teacher
n.
tipik katı öğretmen
10
General
bindle stiff
n.
serseri
11
General
bindle stiff
n.
boş gezenin boş kalfası
12
General
bindle stiff
n.
aylak
13
General
bindle stiff
n.
ipsiz sapsız tip
14
General
bindle stiff
n.
avare
15
General
stiff brush
n.
temizlik fırçası
16
General
stiff neck
n.
kibirli kimse
17
General
stiff neck
n.
kurumlu kimse
18
General
stiff neck
n.
gururlu kimse
19
General
stiff neck
n.
mağrur kimse
20
General
stiff neck
n.
kendini beğenmiş kimse
21
General
stiff neck
n.
burnu havada kimse
22
General
stiff neck
n.
tepeden bakan kimse
23
General
stiff neck
n.
dikbaşlı kimse
24
General
stiff upper lip
n.
kuyruğu dik tutma
25
General
stiff upper lip
n.
kararlılık
26
General
stiff upper lip
n.
sağlam duruş
27
General
stiff upper lip
n.
metanetlilik
28
General
stiff upper lip
n.
inatçılık
29
General
stiff upper lip
n.
dikbaşlılık
30
General
stiff-neckedness
n.
inatçılık
31
General
stiff-neckedness
n.
dediğim dedik olma
32
General
stiff-neckedness
n.
kibirlilik
33
General
stiff-neckedness
n.
kurumluluk
34
General
stiff-neckedness
n.
dikbaşlılık
35
General
stiff-neckedness
n.
dikkafalılık
36
General
be stiff
v.
tutulmak
37
General
become stiff
v.
tutulmak
38
General
get stiff
v.
inat etmek
39
General
become stiff
v.
sertleşmek
40
General
make stiff
v.
katılaştırmak
41
General
have a stiff neck
v.
boynu tutulmak
42
General
got stiff
v.
inatçı olmak
43
General
bore somebody stiff
v.
içini baymak
44
General
be stiff
v.
et kesmek (hamlamak vb)
45
General
be bored stiff
v.
can sıkıntısından patlamak
46
General
have a stiff back
v.
beli tutulmak
47
General
stiff necked
adj.
inatçı
48
General
as stiff as
adj.
kadar dik
49
General
as stiff as a ramrod
adj.
aşırı ciddi
50
General
stiff-necked
adj.
boynu tutulmuş
51
General
stiff-necked
adj.
kibirli
52
General
stiff-necked
adj.
dik kafalı
53
General
stiff-necked
adj.
çok inatçı
54
General
stiff-necked
adj.
inatçı
55
General
stiff-necked
adj.
dik başlı
56
General
stiff-legged
adj.
gergin bacaklı
57
General
stiff-backed
adj.
dimdik
58
General
stiff-backed
adj.
dik
59
General
stiff-backed
adj.
ayakta duran
60
General
stiff-backed
adj.
mağrur
61
General
stiff-backed
adj.
kibirli
62
General
stiff-backed
adj.
kendini beğenmiş
63
General
stiff-backed
adj.
tepeden bakan
64
General
stiff-backed
adj.
azametli
65
General
stiff-backed
adj.
eğilip bükülmeyen
66
General
stiff-branched
adj.
sert dallı
67
General
stiff-branched
adj.
dalları sert olan
68
General
stiff-haired
adj.
sert saçlı
69
General
stiff-haired
adj.
sert kıllı
70
General
stiff-haired
adj.
dolaşık saçlı
71
General
stiff-haired
adj.
dolaşık kıllı
72
General
stiff-hearted
adj.
inatçı
73
General
stiff-hearted
adj.
dediğim dedik olan
74
General
stiff-hearted
adj.
asi
75
General
stiff-hearted
adj.
itaatsiz
76
General
stiff-hearted
adj.
dikbaşlı
77
General
stiff-hearted
adj.
dikkafalı
78
General
stiff-necked
adj.
yapmacık
79
General
stiff-necked
adj.
tumturaklı
80
General
stiff-necked
adj.
gösterişli
81
General
stiff-necked
adj.
tantanalı
82
General
stiff-tailed
adj.
dik kuyruklu
83
General
stiff-tailed
adj.
sert kuyruklu
84
General
stiff-tailed
adj.
kuyruğu sert
85
General
stiff (stiffener)
abrev.
takviye elemanı
86
General
stiff (stiffener)
abrev.
sertleştirici
87
General
stiff (stiffener)
abrev.
katılaştırıcı
Proverb
88
Proverb
keep a stiff upper lip
metin ol anlamına gelen atasözü
Colloquial
89
Colloquial
be scared stiff
v.
aklı çıkmak
90
Colloquial
bore someone stiff
v.
birisini çok sıkmak
91
Colloquial
be scared stiff
v.
dehşete kapılmak
92
Colloquial
be scared stiff
v.
dehşete düşmek
93
Colloquial
be bored stiff
v.
çok sıkılmak
94
Colloquial
be scared stiff
v.
korkudan ölmek
95
Colloquial
be scared stiff
v.
ödü kopmak
96
Colloquial
be scared stiff
v.
korkudan donmak
97
Colloquial
be scared stiff
v.
ödü patlamak
98
Colloquial
have a stiff upper lip
v.
sakinlikle karşılamak
99
Colloquial
be bored stiff
v.
sıkıntıdan patlamak
100
Colloquial
be scared stiff
v.
paniğe kapılmak
101
Colloquial
have a stiff upper lip
v.
zor bir dur karşısında gıkını bile çıkartmamak
102
Colloquial
scared stiff
adj.
ödü bokuna karışmış
103
Colloquial
scared stiff
adj.
ödü kopmuş/patlamış
104
Colloquial
scared stiff
expr.
çok korkmuş
105
Colloquial
stiff cheese
expr.
oh olsun
106
Colloquial
stiff cheese
expr.
müstahaktır
107
Colloquial
stiff cheese
expr.
iyi olmuş
Idioms
108
Idioms
stiff-arm
n.
kolları dümdüz uzatarak birini kendinden uzaklaştırma
109
Idioms
a stiff drink
n.
sert içki
110
Idioms
a stiff drink
n.
sert sek içki
111
Idioms
a stiff drink
n.
seyreltilmemiş sert içki
112
Idioms
a stiff drink
n.
herhangi bir şeyle karıştırılmamış/seyreltilmemiş sert içki
113
Idioms
a stiff upper lip
n.
metin olabilen kimse
114
Idioms
a stiff upper lip
n.
soğukkanlı davranabilen kimse
115
Idioms
a stiff upper lip
n.
metanetini/sakinliğini koruyabilen kimse
116
Idioms
a stiff upper lip
n.
soğukkanlılık
117
Idioms
a stiff upper lip
n.
sakinlik
118
Idioms
a stiff upper lip
n.
metin olabilme
119
Idioms
a stiff upper lip
n.
sabırlılık
120
Idioms
a stiff upper lip
n.
metanet
121
Idioms
be scared stiff to death
v.
korkudan ölmek
122
Idioms
be scared stiff to death
v.
korkudan kaskatı kesilmek
123
Idioms
be scared stiff to death
v.
korkudan altına etmek/yapmak/kaçırmak
124
Idioms
be scared stiff to death
v.
ölümüne korkmak
125
Idioms
be scared stiff to death
v.
deli gibi korkmak
126
Idioms
be scared stiff to death
v.
korkudan çıldırmak
127
Idioms
be scared stiff to death
v.
korkudan deliye dönmek
128
Idioms
be scared stiff to death
v.
dehşete düşmek/kapılmak
129
Idioms
bore someone stiff
v.
birisini çok sıkmak
130
Idioms
scare someone stiff
v.
birisini çok korkutmak
131
Idioms
scare someone stiff
v.
birinin ödünü patlatmak
132
Idioms
keep a stiff upper lip
v.
cesaretini kaybetmemek
133
Idioms
be bored stiff
v.
çok sıkılmak
134
Idioms
scare someone stiff
v.
çok korkutmak
135
Idioms
keep a stiff upper lip
v.
heyecanını belli etmemek
136
Idioms
bore someone stiff
v.
içini baymak
137
Idioms
keep a stiff upper lip
v.
metin olmak
138
Idioms
scare someone stiff
v.
ödünü koparmak
139
Idioms
scare someone stiff
v.
ödünü bokuna karıştırmak
140
Idioms
stiff-arm
v.
kolları dümdüz uzatarak birini kendinden uzaklaştırmak
141
Idioms
scare someone stiff
v.
ödünü patlatmak
142
Idioms
keep a stiff upper lip
v.
soğukkanlı olmak
143
Idioms
keep a stiff upper lip
v.
sükunetle karşılamak
144
Idioms
keep a stiff upper lip
v.
zor bir durum karşısında çıt çıkartmamak
145
Idioms
be (as) stiff as a board
v.
tahta gibi olmak
146
Idioms
be (as) stiff as a board
v.
çok sert olmak
147
Idioms
be (as) stiff as a board
v.
kazık gibi olmak
148
Idioms
be (as) stiff as a board
v.
kaskatı olmak
149
Idioms
be (as) stiff as a board
v.
kalıp gibi olmak
150
Idioms
be (as) stiff as a board
v.
esnemez/eğilip bükülmez olmak
151
Idioms
be as stiff as a ramrod
v.
baston yutmuş gibi olmak/durmak
152
Idioms
be as stiff as a ramrod
v.
dimdik durmak
153
Idioms
bore (one) stiff
v.
(birini) çok sıkmak
154
Idioms
bore (one) stiff
v.
(birini) baymak
155
Idioms
bore (one) stiff
v.
(birinin) içini baymak
156
Idioms
bore stiff
v.
çok sıkmak
157
Idioms
bore stiff
v.
içini baymak
158
Idioms
bore stiff
v.
baymak
159
Idioms
(as) stiff as a board
adj.
sabit
160
Idioms
(as) stiff as a board
adj.
dimdik
161
Idioms
(as) stiff as a board
adj.
yere/yerine çakılmış gibi
162
Idioms
(as) stiff as a board
adj.
çakılıp kalmış gibi
163
Idioms
bored stiff
adj.
sıkıntıdan patlamış
164
Idioms
bored stiff
adj.
sıkıntıdan ölmüş
165
Idioms
as stiff as a poker
expr.
baston yutmuş gibi
166
Idioms
as stiff as a ramrod
expr.
baston yutmuş gibi
167
Idioms
bored stiff
expr.
çok sıkılmış
168
Idioms
as stiff as a poker
expr.
oklava yutmuş gibi
169
Idioms
stiff cheddar!
expr.
layığını bulmuş!
170
Idioms
as stiff as a board
expr.
kazık gibi sert
171
Idioms
stiff cheddar!
expr.
oh olsun!
172
Idioms
stiff cheddar!
expr.
müstahaktır!
Trade/Economic
173
Trade/Economic
stiff competition environment
n.
aşırı rekabet ortamı
174
Trade/Economic
stiff competition
n.
aşırı rekabet
175
Trade/Economic
stiff competition
n.
katı rekabet
176
Trade/Economic
stiff competition
n.
kıran kırana rekabet
177
Trade/Economic
stiff competition
n.
yoğun rekabet
Technical
178
Technical
stiff-legged derrick
n.
ayaklı vinç
179
Technical
medium-stiff clay
n.
orta katı kil
180
Technical
stiff spring
n.
sert yay
181
Technical
stiff spring diagram
n.
sert yay diyagramı
182
Technical
stiff soil
n.
sert zemin
183
Technical
stiff clay
n.
sert kil
184
Technical
stiff soil
n.
sıkı zemin
Textile
185
Textile
stiff collar
n.
sert yaka
Medical
186
Medical
stiff knee
n.
diz sertliği
187
Medical
stiff person syndrome
n.
katı insan sendromu
188
Medical
stiff-man syndrome
n.
katı insan sendromu
189
Medical
stiff person syndrome
n.
katı kişi sendromu
190
Medical
stiff-man syndrome
n.
katı kişi sendromu
191
Medical
stiff back
n.
sırt tutulması
192
Medical
stiff mansyndrome
n.
rijid adam sendromu
193
Medical
stiff elbow
n.
sert dirsek
194
Medical
stiff back
n.
sırt tutulması
195
Medical
have a stiff back
v.
sırtı tutulmak
196
Medical
stiff-necked
adj.
boynu tutuk
Botanic
197
Botanic
stiff stem
n.
dik gövde
198
Botanic
stiff aster (aster linarifolius)
n.
abd'nin doğusunda yetişen büyük mor çiçekli çok yıllık bir bitki
199
Botanic
stiff gentian
n.
kuzey amerika'ya özgü mavi çiçekli bir centiyan
Meteorology
200
Meteorology
stiff breeze
n.
sert meltem
Slang
201
Slang
a working stiff
n.
emekçi sınıfından olan kimse
202
Slang
bindle stiff
n.
yanında bohçasıyla dolaşan göçebe kimse
203
Slang
scare stiff
v.
ödünü patlatmak
204
Slang
scare stiff
v.
ödünü koparmak
205
Slang
scare stiff
v.
çok korkutmak
206
Slang
scare stiff
v.
ödünü bokuna karıştırmak
207
Slang
stiff as a board
adj.
kazık gibi sert
208
Slang
stiff as a board
adj.
kazık gibi
209
Slang
stiff as a board
adj.
çok sert
210
Slang
stiff as a board
adj.
semsert
211
Slang
stiff as a board
adj.
esnemez/eğilip bükülmez
212
Slang
stiff as a board
adj.
kaskatı
213
Slang
stiff as a board
adj.
kalıp gibi
214
Slang
stiff as a board
adj.
tahta gibi
215
Slang
stiff as a board
adj.
dimdik
216
Slang
stiff as a board
adj.
baston yutmuş gibi
217
Slang
stiff as a poker
adj.
kazık gibi sert
218
Slang
stiff as a poker
adj.
kazık gibi
219
Slang
stiff as a poker
adj.
esnemez/eğilip bükülmez
220
Slang
stiff as a poker
adj.
kaskatı
221
Slang
stiff as a poker
adj.
dimdik
222
Slang
stiff as a poker
adj.
baston yutmuş gibi
223
Slang
stiff [australia]
adj.
talihsiz
224
Slang
stiff [australia]
adj.
bahtsız
225
Slang
stiff [australia]
adj.
şanssız
226
Slang
stiff [australia]
adj.
kadersiz
British Slang
227
British Slang
be bored stiff
v.
sıkıntıdan patlamak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of stiff
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy