threatened

Significados de "threatened" en diccionario turco inglés : 1 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	threatened adj.	tehdit altında
The markets are reasonably stable and the Berlin ceilings are not threatened. Piyasalar makul ölçüde istikrarlı ve Berlin tavanları tehdit altında değil. More Sentences

Significados de "threatened" con otros términos en diccionario inglés turco: 21 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	be threatened v.	tehdit edilmek
Tom was threatened with a knife on the street at night by an unfamiliar man and robbed of his money. Tom gece sokakta tanımadığı bir adam tarafından bıçakla tehdit edildi ve parası çalındı. More Sentences
2	General	near threatened adj.	yakın tehdit (altında)
3	General	threatened with extinction adj.	nesli tükenme tehlikesinde olan
Trade/Economic
4	Trade/Economic	litigation ... threatened against n.	karşı başlatılacağı bildirilmiş olan dava
Law
5	Law	actual, threatened or pending claims n.	fiili, muhtemel veya derdest yasal talep
6	Law	threatened breach n.	ihlal tehdidi
7	Law	be threatened with eviction v.	evden tahliye edilmekle tehdit edilmek
8	Law	be threatened with eviction v.	evden atılmakla tehdit edilmek
9	Law	be threatened with eviction v.	(evden) tahliye edilmekle tehdit edilmek
10	Law	in the event of a breach or threatened breach or intended breach of this agreement expr.	işbu sözleşmenin ihlal edilmesi veya ihlal riski altında bulunması veya bilinçli ve kasıtlı ihlali durumunda
11	Law	in the event of a breach or threatened breach or intended breach of this agreement expr.	işbu sözleşmenin ihlal edilmesi veya ihlal tehditi altında bulunması veya bilinçli ve kasıtlı ihlali durumunda
12	Law	in the event of a breach or threatened breach or intended breach of this agreement expr.	işbu anlaşmanın ihlal edilmesi veya ihlal tehditi altında bulunması veya bilinçli ve kasıtlı ihlali durumunda
Medical
13	Medical	threatened abortion n.	düşük tehdidi
14	Medical	threatened epidemic n.	epidemi tehdidi
15	Medical	threatened preterm labor n.	erken doğum tehdidi
Pathology
16	Pathology	threatened abortion n.	düşük tehdidi
Environment
17	Environment	severely threatened coastline n.	ciddi tehdit altında olan kıyı
18	Environment	landslide threatened area n.	heyelan tehlikeli alan
19	Environment	species of global conservation concern, i.e. classified as globally threatened, near threatened or data deficient in the IUCN Red List n.	iucn tarafından tehlike altında, neredeyse tehlike altında ya da yetersiz veri olarak sınıflandırılmış türler
20	Environment	threatened species n.	tehdit altındaki türler
Military
21	Military	severely threatened coastline n.	ciddi şekilde tehdit edilen kıyı hattı