vibrant - Turco Inglés Diccionario

vibrant

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "vibrant" en diccionario turco inglés : 24 resultado(s)

Inglés Turco
General
vibrant adj. canlı
President Mugabe has presided over the destruction of a once vibrant country.
Başkan Mugabe bir zamanlar canlı olan ülkenin yıkımına başkanlık etmiştir.

More Sentences
vibrant adj. hareketli
Ireland offers everything from lavish green hills to vibrant, metropolitan cities.
İrlanda, yemyeşil tepelerden hareketli metropol şehirlere kadar her şeyi sunuyor.

More Sentences
Food Engineering
vibrant adj. canlı
President Mugabe has presided over the destruction of a once vibrant country.
Başkan Mugabe bir zamanların canlı ülkesinin yıkımına başkanlık etmiştir.

More Sentences
Common Usage
vibrant adj. titreşimli
vibrant adj. enerjik
General
vibrant adj. gür
vibrant adj. dolgun
vibrant adj. canlı (renk)
vibrant adj. hayat dolu
vibrant adj. titrek
vibrant adj. yankılanan
vibrant adj. coşkunca
vibrant adj. ateşli
vibrant adj. dolgun (ses)
vibrant adj. heyecanlı
vibrant adj. coşkun
vibrant adj. çınlayan
vibrant adj. parlak
Technical
vibrant adj. titreşimli
vibrant adj. titreşen
Medical
vibrant adj. vibran
Food Engineering
vibrant adj. hareketli
Linguistics
vibrant n. (fonetik) titreşimli ses
vibrant adj. titremli

Significados de "vibrant" con otros términos en diccionario inglés turco: 8 resultado(s)

Inglés Turco
General
vibrant colors n. canlı renkler
Not just pink, feel free to experiment with vibrant colors like these.
Sadece pembe değil, bunun gibi canlı renkleri denemekten çekinmeyin.

More Sentences
vibrant colours n. canlı renkler
vibrant nightlife n. renkli/canlı/hareketli gece hayatı
make vibrant sounds v. titrek ses çıkarmak
make vibrant sounds v. (kedi) mırlayarak keyif aldığını belli etmek
vibrant with adj. dolu
vibrant with adj. ile dolu
Computer
crisp and vibrant color graphics n. net ve canlı renkli grafikler