voting - Turco Inglés Diccionario

voting

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "voting" en diccionario turco inglés : 10 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
voting n. oylama
The sitting is now suspended until voting time.
Oturuma oylama saatine kadar ara verilmiştir.

More Sentences
voting n. oy kullanma
Citizenship is a prerequisite for voting.
Vatandaşlık oy kullanmanın ön koşuludur.

More Sentences
voting n. oy verme
Usually, when voting time starts at midday it lasts for an hour.
Genellikle oy verme zamanı öğlen başladığında bir saat sürer.

More Sentences
General
voting n. oylama
The sitting is now suspended until voting time.
Oturuma oylama saatine kadar ara verilmiştir.

More Sentences
voting n. oy verme
Usually, when voting time starts at midday it lasts for an hour.
Genellikle oy verme zamanı öğlen başladığında bir saat sürer.

More Sentences
voting n. oy kullanma
Citizenship is a prerequisite for voting.
Vatandaşlık oy kullanmanın ön koşuludur.

More Sentences
Politics
voting n. oy kullanma
Citizenship is a prerequisite for voting.
Vatandaşlık oy kullanmanın ön koşuludur.

More Sentences
voting n. oy verme
Usually, when voting time starts at midday it lasts for an hour.
Genellikle oy verme zamanı öğlen başladığında bir saat sürer.

More Sentences
General
voting n. rey verme
voting adj. oy kullanan

Significados de "voting" con otros términos en diccionario inglés turco: 159 resultado(s)

Inglés Turco
General
abstain from voting n. çekimser oy
We therefore abstained from voting where these amendments were concerned.
Bu nedenle bu değişikliklerin söz konusu olduğu durumlarda çekimser oy kullandık.

More Sentences
voting machine n. oylama makinesi
We do not want to be a well-oiled voting machine.
İyi yağlanmış bir oylama makinesi olmak istemiyoruz.

More Sentences
abstain from voting v. oy vermemek
I abstain from voting.
Oy vermekten kaçınıyorum.

More Sentences
Law
voting right n. oy hakkı
I hope that means that they will be given the same voting rights as Member States.
Umarım bu, onlara Üye Devletlerle aynı oy haklarının verileceği anlamına gelir.

More Sentences
Politics
abstention from voting n. çekimser kalma
Hence our abstention from voting.
Bu nedenle oylamada çekimser kaldık.

More Sentences
voting booth n. oy kabini
They elect their representatives in a voting booth.
Temsilcilerini oy kabininde seçiyorlar.

More Sentences
voting behaviour n. oy verme davranışı
The House has displayed little professional expertise in its voting behaviour.
Meclis, oy verme davranışında çok az profesyonel uzmanlık sergilemiştir.

More Sentences
voting machine n. oylama makinesi
We do not want to be a well-oiled voting machine.
İyi yağlanmış bir oylama makinesi olmak istemiyoruz.

More Sentences
voting system n. oylama sistemi
My request does not concern the electronic voting system.
Benim talebim elektronik oylama sistemiyle ilgili değil.

More Sentences
qmv (qualified majority voting) abrev. nitelikli çoğunluk oylaması
Lastly we cannot support QMV in the CFSP.
Son olarak ODGP'de nitelikli çoğunluk oylamasını destekleyemeyiz.

More Sentences
Institutes
qualified majority voting n. nitelikli çoğunluk oylaması
It must be possible to take decisions on such rules and charges by qualified majority voting.
Bu tür kural ve harçlara ilişkin kararların nitelikli çoğunluk oylamasıyla alınması mümkün olmalıdır.

More Sentences
General
voting paper n. oy pusulası
unanimity voting n. oybirliği
voting trusts n. oy hakkına sahip tröstler
voting machine n. oyları kaydeden makine
voting age n. seçmen yaşı
voting right n. oy verme hakkı
voting power n. oy hakkı
voting age n. oy kullanma yaşı
voting by proxy n. vekaleten oy kullanma
e-voting n. e-seçim
e-voting n. e-oylama
right of voting n. oy verme hakkı
absentee voting n. gıyabında oy kullanma
abstain from voting v. çekimser olmak
like turkeys voting for christmas v. bile bile lades demek
like turkeys voting for an early christmas v. bile bile lades demek
wait in queue for voting v. oy kullanmak için kuyrukta beklemek
wait in queue for voting v. oy kullanmak için sırada beklemek
Idioms
like turkeys voting for an early christmas expr. bile bile lades dercesine
like turkeys voting for an early christmas expr. bile bile lades deme
like turkeys voting for christmas expr. bile bile lades deme
like turkeys voting for an early christmas expr. bile bile lades der gibi
like turkeys voting for an early christmas expr. eceline susamışçasına
like turkeys voting for christmas expr. eceline susamışçasına
like turkeys voting for christmas expr. olumsuz sonuçlanacağını bile bile
like turkeys voting for an early christmas expr. olumsuz sonuçlanacağını bile bile
Trade/Economic
cumulative voting n. birikimli oylama
cumulative voting system n. birikimli oylama sistemi
majority voting sytcm n. çoğunlukla oylama
majority voting n. çoğunlukla seçim
majority voting system n. çoğunlukla oylama sistemi
voting trust n. güvenle oy verme
runoff voting n. iki turlu oylama
runoff voting n. iki turlu seçim
potential voting rights n. olası oy hakları
non-voting shares n. oydan yoksun hisse senedi
majority voting n. oy çokluğu ile karar alma ilkesi
voting shares n. oy imtiyazlı hisse senetleri
voting securities n. oy hakkı olan menkul değerler
voting right n. oy verme hakkı
non-voting share n. oy hakkı vermeyen hisse senedi
voting securities n. oy hakkı olan kıymetli kağıtlar
voting capital n. oy imtiyazlı hisse sermayesi
voting right share n. oy imtiyazlı hisse senedi
share with voting power n. oy bakımından imtiyazlı hisse senedi
voting stock n. oy hakkı olan hisse senedi
voting securities n. oy hakkını haiz menkul kıymetler
potential voting rights n. potansiyel oy hakları
voting stock n. sahibine oy hakkı veren hisse senedi
majority voting sytcm n. seçim sistemi
proxy voting n. vekaleten oy kullanma
voting proxy n. vekaleten oy kullanma
voting by proxy n. vekaleten oy verme
voting power n. yönetime katılma
voting trust n. hisse sahiplerinin oy verme haklarını küçük bir gruba devrettikleri sözleşme türü
non-voting adj. sahibinin şirket toplantılarında oy kullanma hakkına sahip olmadığı (hisse)
Law
voting trust certificate n. güvenilir oy pusulası
non-voting share n. oy hakkından yoksun hisse senedi
voting securities n. oy hakkına sahip menkul kıymetler
Politics
instant-runoff voting (irv) n. alternatif oylama
ranked choice voting (rcv) n. alternatif oylama
preferential voting n. alternatif oylama
equitable voting power n. adil oy gücü
plural voting n. birden fazla oy kullanma
split-ticket voting n. birleşik oy pusulası ile yapılan oylama
plural voting n. birden fazla oy verme
split-ticket voting n. birden çok siyasi makam için oylama yapılan bir seçimde oy pusulasında farklı partilerden adayların bulunması
cross voting n. birden fazla adaya oy verme
cumulative voting n. birikimli oylama
first-past-the post voting n. çoğunluk oyu sistemi
abstention from voting n. çekimserlik
plurality voting system n. çoğunluk oyu sistemi
cross voting n. çapraz oylama
pr voting n. çarşaf liste
e-voting n. e-oy
equal voting rights n. eşit oy hakkı
e-voting n. elektronik oylama
voting papers null and void n. geçersiz ve boş oy pusulası
absentee voting n. gıyabında oy kullanma
secret voting n. gizli oylama
contested voting n. itiraz edilmiş oylama
contested voting n. ihtilaflı oylama
quota and voting shares n. kota ve oy oranları
carousel voting n. mükerrer oy
approval voting n. onay oyu
right of voting n. oy hakkı
voting booth n. oy verme kabini
voting booth n. oy kullanma kabini
voting records n. oy kayıtları
first-past-the post voting n. oy çoğunluğu sistemi
voting security n. oy kullanma güvenliği
right of voting n. oy verme hakkı
voting system n. oy kullanma sistemi
voting rate n. oy oranı
voting box n. oy sandığı
voting security n. oy güvenliği
first-past-the post voting n. oy çokluğu sistemi
right of voting n. oy kullanma hakkı
voting behavior n. oy verme davranışı
voting papers n. oy pusulası
voting paper n. oy pusulası
voting behaviour n. oy kullanma davranışı
voting age n. oy kullanma yaşı
procedure of voting n. oylama usulü
voting power n. oy hakkı
all-postal voting n. postayla oy kullanma
procedure of voting n. rey verme usulü
absent voting n. sandığa gitmeden oy kullanma
voting district n. seçim bölgesi
voting records n. seçimlerde verilen oylara ait kayıtlar
successive voting n. sıralı oylama
absentee voting n. seçim sandığına gelemeyen bir kimsenin oyunu posta ile kullanması
tactical voting n. stratejik oy verme
tactical voting n. stratejik oy kullanma
instant-runoff voting (irv) n. tercihli oylama
ranked choice voting (rcv) n. tercihli oylama
total voting power n. tüm oylama gücü
all-postal voting n. tümüyle postayla oy kullanma
preferential voting n. tercihli oy kullanma
preferential voting n. tercihli oylama
preferential voting n. tercihli oy verme
preferential voting n. tercih oyu
voting by proxy n. vekaleten oy kullanma
absentee voting n. yokluğunda oy verme
compulsory voting n. zorunlu oy
compulsory voting n. zorunlu oylama
tactical voting n. (bir seçimde) kazanması en muhtemel olan adayı yenilgiye uğratmak amacıyla, tuttulan partiye değil ikinci güçlü partiye oy verilmesi
external voting n. yurt dışı oy kullanımı
scrutin uninominal voting system n. her seçim bölgesinden tek bir meclis üyesinin çıkarıldığı oy kullanma sistemi
uninominal voting system n. her seçim bölgesinden tek bir meclis üyesinin çıkarıldığı oy kullanma sistemi
voting age n. seçme yaşı
voting precinct n. seçim bölgesi
voting right n. seçme yaşı
multiple voting n. aynı kişi tarafından kanuni olarak tek bir seçimde farklı yerlerde oy kullanılması
multiple voting n. aynı kişi tarafından kanuna aykırı olarak iki veya daha fazla seçim bölgesinde oy kullanılması
open-ballot voting n. açık oylama
strategic voting n. stratejik oy kullanma
strategic voting n. stratejik oy kullanma
strategic voting n. gönülden geçen aday yerine kazanma şansı en yüksek olan kötünün iyisi adaya oy verme
strategic voting n. gönülden geçen aday yerine kazanma şansı en yüksek olan kötünün iyisi adaya oy verme
non-voting adj. seçmen olmayanlarla ilgili
non-voting adj. seçmen olmayanlara ait
Technical
voting scheme n. oylama yöntemi
voting machine n. oyları kaydeden makine
Computer
voting scheme n. oylama yöntemi
voting response n. oylama yanıtı
Informatics
online voting n. elektronik oy verme
History
plural voting n. (1948 öncesi britanya'da) bazı seçmenlere birden fazla oy hakkı tanıyan sistem