| 1 |
backstage |
kulis |
n. |
|
- I met him backstage.
- Onunla kuliste karşılaştım.
- He went backstage after the show.
- O, gösteriden sonra kulise gitti.
- He went backstage after the show.
- Gösteriden sonra kulise gitti.
- I have backstage passes.
- Kulis geçerim var.
- I met her backstage.
- Onunla kuliste karşılaştım.
- Can I come backstage?
- Kulise gelebilir miyim?
- I have backstage passes for Tom's concert!
- Tom'un konseri için kulis geçerim var!
- After the performance, she went backstage.
- Gösteriden sonra kulise gitti.
- After the performance, she went backstage.
- O, gösteriden sonra kulise gitti.
- I have backstage passes for Tom's concert!
- Tom'un konseri için kulis kartlarım var!
- I met them backstage.
- Onlarla kuliste karşılaştım.
Show More (8)
|
| 2 |
backstage |
sahne arkasında |
adv. |
|
- I met him backstage.
- Onunla sahne arkasında tanıştım.
- I met her backstage.
- Onunla sahne arkasında tanıştım.
- I met them backstage.
- Onlarla sahne arkasında tanıştım.
- I met Tom backstage.
- Tom'la sahne arkasında tanıştım.
Show More (1)
|
| 3 |
backstage |
sahne arkası |
n. |
|
- I have backstage passes.
- Sahne arkası kartlarım var.
- Can I come backstage?
- Sahne arkasına gelebilir miyim?
- We weren't allowed backstage.
- Sahne arkasına girmemize izin verilmedi.
- Tom went backstage to see if he could meet some of the band members.
- Tom, grup üyelerinden bazılarıyla tanışıp tanışamayacağını görmek için sahne arkasına gitti.
Show More (1)
|
