captain - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
captain kaptan n.
  • This should, of course, be the captain, otherwise this is complete nonsense.
  • Elbette kaptan bu olmalı, aksi takdirde bu tamamen saçmalık olur.
  • One of my ancestors was the captain of a ship sailing between Scotland and Valparaiso, Chile.
  • Atalarımdan biri İskoçya ile Şili'nin Valparaiso kenti arasında sefer yapan bir geminin kaptanıydı.
  • Captain, an energy field has appeared between our position and the planet.
  • Kaptan, konumumuz ile gezegen arasında bir enerji alanı belirdi.
Show More (86)
captain yüzbaşı n.
  • Duverney arrived and... and ordered the Captain of the Guard to release us at once.
  • Duverney gelip derhâl bizi serbest bırakması için Muhafız Yüzbaşısına emir verdi.
  • A captain is above a sergeant.
  • Bir yüzbaşı bir astsubayın üstündedir.
  • A captain is above a sergeant.
  • Bir yüzbaşı, bir çavuşun rütbece üstüdür.
Show More (5)
captain lider n.
  • Tonight, you'll be dining with a captain of industry.
  • Bu gece bir sektör lideri ile yemek yiyeceksin.
  • Tonight, you'll be dining with a captain of industry.
  • Bu akşam bir sektör lideriyle yemek yiyor olacaksınız.
  • Tonight, you'll be dining with a captain of industry.
  • Bu gece bir sektör lideriyle yemek yiyeceksiniz.
Show More (0)