charming - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
charming çekici adj.
  • Layla was a charming woman.
  • Leyla çekici bir kadındı.
  • I think Tom is charming.
  • Tom'un çekici olduğunu düşünüyorum.
  • Tom is funny and charming.
  • Tom komik ve çekici biri.
Show More (75)
charming büyüleyici adj.
  • They have survived the past in an extraordinary fashion and remained civilised and perennially charming.
  • Geçmişte olağanüstü bir şekilde hayatta kaldılar ve medeni ve her zaman büyüleyici kaldılar.
  • Tom said that he thought that I'm charming.
  • Tom büyüleyici olduğumu düşündüğünü söyledi.
  • She has a charming face.
  • Büyüleyici bir yüzü var.
Show More (30)
charming sevimli adj.
  • My brother gave me a charming baby doll.
  • Kardeşim bana sevimli bir bebek verdi.
  • Your children are so charming!
  • Çocukların çok sevimli!
  • Tom thought Mary was charming.
  • Tom, Mary'nin sevimli olduğunu düşündü.
Show More (4)
charming cazibeli adj.
  • He's very charming.
  • O, çok cazibeli.
  • What a charming couple!
  • Ne cazibeli bir çift!
Show More (-1)
charming güzel adj.
  • Our neighbour bought himself a charming horse.
  • Komşumuz kendine güzel bir at aldı.
Show More (-2)
charming alımlı adj.
  • Mary is charming and attractive.
  • Mary çekici ve alımlı biri.
Show More (-2)