glamorous - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
glamorous göz alıcı adj.
  • Mary earns a lot of money and has a glamorous lifestyle.
  • Mary çok para kazanıyor ve göz alıcı bir yaşam tarzı var.
  • Mary earns a lot of money and has a glamorous lifestyle.
  • Mary çok para kazanır ve göz alıcı bir yaşam tarzına sahiptir.
  • She's a glamorous girl.
  • Göz alıcı bir kız.
Show More (1)
glamorous büyüleyici adj.
  • She's a glamorous girl.
  • O büyüleyici bir kız.
Show More (-2)