|
- It can be assumed that in the near future the main legislative framework will be in place.
- Yakın gelecekte temel yasal çerçevenin kurulacağı varsayılabilir.
- We are expecting the Convention to look at the issue in the near future.
- Konvansiyonun bu konuya yakın gelecekte bakmasını bekliyoruz.
- We will have to revisit this issue again in the near future.
- Yakın gelecekte bu konuyu tekrar ele almamız gerekecek.
- Will the Commission see to it that this illegality is remedied in the near future?
- Komisyon yakın gelecekte bu hukuka aykırılığın giderilmesini sağlayacak mı?
- We must prevent them being insufficient to cover the commitments in the near future.
- Bunların yakın gelecekteki taahhütleri karşılamakta yetersiz kalmasını önlemeliyiz.
- We are expecting the Convention to look at the issue in the near future.
- Konvansiyon'un yakın gelecekte konuyu ele almasını bekliyoruz.
- We thus hope that agreement with the Council will be reached in the near future.
- Bu nedenle Konsey ile yakın gelecekte bir anlaşmaya varılacağını umuyoruz.
- We must prevent them being insufficient to cover the commitments in the near future.
- Yakın gelecekteki taahhütleri karşılamakta yetersiz kalmalarını önlemeliyiz.
- That will no longer be the case in the near future.
- Yakın gelecekte durum artık böyle olmayacak.
- We look forward to an ambitious new White Paper in the near future.
- Yakın gelecekte iddialı yeni bir Beyaz Kitap bekliyoruz.
- The consistent exchange of information is therefore not very likely in the near future.
- Bu nedenle yakın gelecekte tutarlı bilgi alışverişi pek mümkün görünmemektedir.
- We are yet to see it, although we have heard it will come in the near future.
- Yakın gelecekte geleceğini duymamıza rağmen henüz onu görmedik.
- The government has announced its intention to sell the state-owned banks in the near future.
- Hükümet, devlet bankalarını yakın gelecekte satma niyetini açıklamıştır.
- This study should be made available to Parliament in the near future.
- Bu çalışmanın yakın gelecekte Parlamento'nun bilgisine sunulması beklenmektedir.
- Is the EU position absolutely fixed, with no likelihood of it being altered in the near future?
- AB'nin tutumu, yakın gelecekte değişme ihtimali olmaksızın, kesinlikle sabit midir?
- This case will be dealt with at a Commission meeting in the near future.
- Bu dava yakın gelecekte yapılacak bir Komisyon toplantısında ele alınacaktır.
- A second package of measures is expected in the near future.
- Yakın gelecekte ikinci bir tedbir paketinin açıklanması beklenmektedir.
- I hope that the Commission lays down proposals on these matters in the near future.
- Komisyonun yakın gelecekte bu konulara ilişkin teklifler sunmasını umuyorum.
- There is reasonable hope that a basis for a peace agreement can be built in the near future.
- Yakın gelecekte bir barış anlaşması için bir temel oluşturulabileceğine dair makul bir umut var.
- This should really happen in the near future.
- Bu gerçekten de yakın gelecekte gerçekleşmelidir.
- We hope that this situation will change in the near future.
- Bu durumun yakın gelecekte değişeceğini umuyoruz.
- Thirdly, a strict age limit on vessels to be given access to Community waters must be established in the near future.
- Üçüncü olarak, yakın gelecekte Topluluk sularına giriş izni verilecek gemiler için katı bir yaş sınırı belirlenmelidir.
- Maybe that suits us for what may happen in the very near future.
- Belki de çok yakın gelecekte olabilecekler için bu bize uygundur.
- The situation for women in Iraq is unlikely to improve in the near future.
- Irak'ta kadınların durumunun yakın gelecekte düzelmesi pek mümkün görünmemektedir.
- Finally, on the issue of policy coordination, it would be good to work on this very hard in the near future.
- Son olarak, politika koordinasyonu konusunda, yakın gelecekte bu konu üzerinde çok sıkı çalışılması iyi olacaktır.
- While VR delivered in a web browser is not yet commonplace, it will be in the near future.
- Bir web tarayıcısında sunulan VR henüz yaygın olmasa da, yakın gelecekte olacak.
- Your wish will come true in the near future.
- İsteğiniz yakın gelecekte gerçekleşecek.
- Let's meet sometime in the near future.
- Yakın gelecekte bir ara görüşelim.
- Our situation should improve in the near future.
- Durumumuz yakın gelecekte düzelecek.
- We might meet again in the near future.
- Yakın gelecekte tekrar görüşebiliriz.
- I'll visit you sometime in the near future.
- Yakın gelecekte seni ziyaret edeceğim.
- I think Tom is likely to go to Boston in the near future.
- Bence Tom yakın gelecekte Boston'a gidecek.
- Learning Chinese might be as important as learning English in the near future.
- Yakın gelecekte Çince öğrenmek İngilizce öğrenmek kadar önemli olabilir.
- We plan on doing that in the near future.
- Yakın gelecekte bunu yapmayı planlıyoruz.
- I'll drop in on you sometime in the near future.
- Ben yakın gelecekte bir ara sana uğrayacağım.
- What's something you plan to do in the near future?
- Yakın gelecekte yapmayı planladığın şey nedir?
- It's likely Tom and Mary will get married in the near future.
- Tom ve Mary'nin yakın gelecekte evlenmesi muhtemel.
- I think Tom is likely to go to Boston in the near future.
- Sanırım yakın gelecekte Tom'un Boston'a gitmesi muhtemel.
- The plan will be carried out in the near future.
- Plan yakın gelecekte uygulanacak.
- If current trends continue, the language will likely die in the near future.
- Mevcut eğilimler devam ederse, dil yakın gelecekte muhtemelen ölecek.
- Some of us plan to visit you in the near future.
- Bazılarımız yakın gelecekte seni ziyaret etmeyi planlıyor.
- We plan on doing that in the near future.
- Bunu yakın gelecekte yapmayı planlıyoruz.
- There will be an energy crisis in the near future.
- Yakın gelecekte bir enerji krizi olacak.
- If current trends continue, the language will likely die in the near future.
- Şimdiki eğilimler devam ederse, dil muhtemelen yakın gelecekte ölecektir.
- It's likely Tom and Mary will get married in the near future.
- Muhtemelen Tom ve Mary yakın gelecekte evlenecekler.
- Tom said Mary knew John might be required to do that in the near future.
- Tom, Mary'nin John'un yakın gelecekte bunu yapması gerekebileceğini bildiğini söyledi.
- In the near future, space travel will no longer be just a dream.
- Yakın gelecekte uzay yolculuğu artık sadece bir hayal olmayacak.
- Can we get to the moon in the near future?
- Yakın gelecekte aya varabilir miyiz?
- These problems will be solved in the near future.
- Bu problemler yakın gelecekte çözülmüş olacak.
- I really look forward to your visit in the near future.
- Yakın gelecekte ziyaretinizi dört gözle bekliyorum.
- Your dream will come true in the near future.
- Hayaliniz yakın gelecekte gerçeğe dönecek.
- Learning Chinese might be as important as learning English in the near future.
- Çince öğrenmek de yakın gelecekte İngilizce öğrenmek kadar önemli olabilir.
- You will meet a very interesting person in the near future.
- Yakın gelecekte çok ilginç bir insanla tanışacaksınız.
- Some of us plan to visit you in the near future.
- Bazılarımız yakın gelecekte sizi ziyaret etmeyi planlıyor.
- We may meet again in the near future.
- Yakın gelecekte tekrar görüşebiliriz.
- Your dream will come true in the near future.
- Hayalleriniz yakın gelecekte gerçekleşecek.
- Tom hopes to meet Mary again in the near future.
- Tom yakın gelecekte Mary ile tekrar görüşmeyi umuyor.
- We plan to do that in the near future.
- Bunu yakın gelecekte yapmayı planlıyoruz.
- It is said that there will be a big earthquake in the near future.
- Yakın gelecekte büyük bir deprem olacağı söyleniyor.
- Tom said he thought Mary might be allowed to do that in the near future.
- Tom, Mary'nin yakın gelecekte bunu yapmasına izin verilebileceğini düşündüğünü söyledi.
- Can we get to the moon in the near future?
- Yakın gelecekte Ay'a gidebilir miyiz?
- You will meet a very interesting person in the near future.
- Yakın gelecekte çok ilginç biriyle tanışacaksın.
- In the near future, we will be able to put an end to AIDS.
- Yakın gelecekte, AIDS'e son verebileceğiz.
- We might meet again in the near future.
- Yakın gelecekte tekrar karşılaşabiliriz.
- I hope to begin learning your beautiful language in the near future.
- Ben yakın gelecekte senin güzel dilini öğrenmeye başlamayı umuyorum.
- I hope to begin learning your beautiful language in the near future.
- Yakın gelecekte güzel dilinizi öğrenmeye başlamayı umuyorum.
- We'll have to talk this matter over in the near future.
- Bu konuyu yakın gelecekte konuşmamız gerekecek.
- What's something you plan to do in the near future?
- Yakın gelecekte yapmayı planladığın bir şey nedir?
- The plan will be carried out in the near future.
- Plan yakın gelecekte hayata geçirilecek.
- I would like to repay your kindness in the near future.
- Yakın gelecekte senin iyiliğini ödemek istiyorum.
- We'll have to talk this matter over in the near future.
- Bu konuyu yakın gelecekte konuşmak zorunda kalacağız.
- Your wish will come true in the near future.
- Dileğiniz yakın gelecekte gerçekleşecek.
- We wish to invite Peter to Japan in the near future.
- Peter'ı yakın gelecekte Japonya'ya davet etmek istiyoruz.
- Tom said Mary knew John might be required to do that in the near future.
- Tom, Mary’nin John’un bunu yakın gelecekte yapması gerekebileceğini bildiğini söyledi.
Show More (71)
|
