| 1 |
offended |
kırgın |
adj. |
|
- Of course, as the offended party, I shoot first.
- Tabii ki, kırgın taraf olarak, ilk ben ateş edeceğim.
- Why are you offended?
- Neden kırgınsın?
- I'm not offended.
- Kırgın değilim.
- Tom could've been offended.
- Tom kırgın olabilirdi.
- I'm offended.
- Ben kırgınım.
- Tom said he felt offended.
- Tom kırgın hissettiğini söyledi.
- Tom looked offended.
- Tom kırgın görünüyordu.
- You looked like you were offended.
- Kırgın gibi görünüyordun.
- Tom is offended.
- Tom kırgın.
- I felt offended.
- Kırgın hissettim.
- Tom was offended.
- Tom kırgındı.
- Tom looks offended.
- Tom kırgın görünüyor.
- Tom seemed to be offended.
- Tom kırgın görünüyordu.
- Tom was very offended.
- Tom çok kırgındı.
- Tom seemed offended.
- Tom kırgın görünüyordu.
- Tom didn't seem offended.
- Tom kırgın görünmüyordu.
- I hope Tom wasn't offended.
- Tom'un kırgın olmadığını umuyorum.
Show More (14)
|
| 2 |
offended |
kırılmış |
adj. |
|
- I hope Tom wasn't offended.
- Umarım Tom kırılmamıştır.
- He gets offended by the smallest things.
- Ufacık şeylere bile kırılır.
- Tom looks like he's offended.
- Tom kırılmış gibi görünüyor.
- She is obviously offended.
- Belli ki kırılmış.
- Tom gets offended easily.
- Tom kolayca kırılır.
- Tom is easily offended.
- Tom kolayca kırılır.
- Tom was very offended.
- Tom çok kırılmıştı.
- Tom is obviously offended.
- Tom belli ki kırılmış.
Show More (5)
|
| 3 |
offended |
dargın |
adj. |
|
- Tom said that Mary was offended.
- Tom Mary'nin dargın olduğunu söyledi.
- Tom said he wasn't offended.
- Tom dargın olmadığını söyledi.
- Tom didn't look offended.
- Tom dargın görünmüyordu.
Show More (0)
|
| 4 |
offended |
rencide |
adj. |
|
- Mary was highly offended by what Tom had said.
- Mary, Tom'un söylemiş olduklarından çok rencide oldu.
- You've got to be careful what you say to people who are easily offended.
- Kolay rencide olan insanlara ne söyleyeceğinize dikkat etmelisiniz.
- I wasn't offended by that.
- Bundan rencide olmamıştım.
Show More (0)
|
| 5 |
offended |
gücenmiş |
adj. |
|
- I'm not offended.
- Gücenmiş değilim.
- Tom looked offended.
- Tom gücenmiş görünüyordu.
- Tom didn't look offended.
- Tom gücenmiş gibi durmuyordu.
Show More (0)
|
