|
- I am sure you will be relieved to hear that as well.
- Eminim bunu duyunca siz de rahatlamış olacaksınız.
- I was very relieved.
- Ben çok rahatlamıştım.
- You look relieved.
- Rahatlamış görünüyorsun.
- I was very relieved.
- Çok rahatlamıştım.
- I felt quite relieved after I had said all I wanted to say.
- Söylemek istediğim her şeyi söyledikten sonra oldukça rahatlamış hissettim.
- Tom was very relieved.
- Tom çok rahatlamıştı.
- Tom looked relieved.
- Tom rahatlamış görünüyor.
- They looked relieved.
- Rahatlamış görünüyorlardı.
- John's parents seemed relieved to hear that he was safe.
- John'un ebeveynleri, onun güvende olduğunu duyunca rahatlamış görünüyordu.
- I felt very relieved when I heard the news.
- Haberi duyduğumda kendimi çok rahatlamış hissettim.
- He was relieved when she informed him that she had a rich new boyfriend.
- Kız ona yeni ve zengin bir erkek arkadaşı olduğunu söylediğinde rahatlamıştı.
- Tom seemed pretty relieved.
- Tom oldukça rahatlamış görünüyordu.
- You sound relieved.
- Sesin rahatlamış geliyor.
- They look relieved.
- Onlar rahatlamış görünüyor.
- They all looked relieved.
- Hepsi rahatlamış görünüyordu.
- I can't help but feel a little relieved.
- Biraz rahatlamış hissetmekten kendimi alamıyorum.
- You must be deeply relieved.
- Çok rahatlamış olmalısın.
- Tom seems relieved.
- Tom rahatlamış görünüyor.
- You looked like you were relieved.
- Rahatlamış gibi görünüyordun.
- You look very relieved.
- Çok rahatlamış görünüyorsun.
- Tom looks really relieved.
- Tom gerçekten rahatlamış görünüyor.
- Tom had a relieved expression on his face.
- Tom'un yüzünde rahatlamış bir ifade vardı.
- You looked like you were relieved.
- Rahatlamış gibiydin.
- Tom looked relieved.
- Tom rahatlamış görünüyordu.
- Tom didn't seem relieved.
- Tom rahatlamış görünmüyordu.
- Tom looked like he was relieved.
- Tom rahatlamış gibi görünüyordu.
- Tom seems genuinely relieved.
- Tom gerçekten rahatlamış görünüyor.
- You don't seem relieved.
- Sen rahatlamış görünmüyorsun.
- John's parents seemed relieved to hear that he was safe.
- John'un anne babası, onun güvende olduğunu duydukları için rahatlamış görünüyorlardı.
- Tom appeared relieved to see me.
- Tom beni görünce rahatlamış görünüyordu.
- I felt quite relieved after I had said all I wanted to say.
- Söylemek istediğim her şeyi söyledikten sonra kendimi oldukça rahatlamış hissettim.
- Tom seemed relieved to see me.
- Tom beni görünce rahatlamış görünüyordu.
- Tom seemed relieved.
- Tom rahatlamış görünüyordu.
- You look really relieved.
- Gerçekten rahatlamış görünüyorsun.
- You must be deeply relieved.
- Derinden rahatlamış olmalısınız.
- You must feel very relieved.
- Çok rahatlamış olmalısınız.
- Tom looks relieved.
- Tom rahatlamış görünüyor.
- John's parents seemed relieved to hear that his plane was on time.
- John'un anne ve babası, onun uçağının zamanında kalktığını duyunca rahatlamış görünüyordu.
- You sound relieved.
- Rahatlamış görünüyorsun.
- John's parents seemed relieved to hear that his plane was on time.
- John'un ebeveynleri, uçağının zamanında geldiğini duydukları için rahatlamış gibi görünüyorlardı.
- Tom seemed to be relieved.
- Tom rahatlamış görünüyordu.
- I was relieved to hear that Tom wasn't seriously injured.
- Tom'un ciddi şekilde yaralanmadığını duyduğumda rahatlamıştım.
- Tom and Mary look relieved.
- Tom ve Mary rahatlamış görünüyor.
- He looked relieved.
- Rahatlamış gibiydi.
- Tom looks very relieved.
- Tom çok rahatlamış görünüyor.
- You don't seem relieved.
- Rahatlamış görünmüyorsun.
- Tom said I looked relieved.
- Tom rahatlamış göründüğümü söyledi.
- Tom was relieved.
- Tom rahatlamıştı.
- Tom looked rather relieved.
- Tom oldukça rahatlamış görünüyordu.
- They look relieved.
- Rahatlamış görünüyorlar.
- They all looked relieved.
- Onların hepsi rahatlamış görünüyordu.
- You seem to be relieved.
- Rahatlamış görünüyorsun.
- Tom was relieved to hear that.
- Tom onu duyduğuna rahatlamıştı.
- He looked relieved.
- Rahatlamış görünüyordu.
Show More (51)
|