Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | alana yayılmak | spread (the area) v. | ||
Spread as thinly as that, this sum will not be very effective in preventing fires. Bu kadar geniş bir alana yayılan bu meblağ yangınların önlenmesinde çok etkili olmayacaktır. More Sentences |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | çok geniş bir alana yayılmak | sprawl v. |
General | geniş alana yayılmak | spread on a large area v. |
Phrasals | ||
Phrasals | (araziye/alana/bölgeye) yayılmak | range over something v. |
Idioms | ||
Idioms | daha geniş bir alana yayılmak | cast/spread your net wide v. |