alkış - Turc Anglais Dictionnaire

alkış

Sens de "alkış" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 18 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
alkış applause n.
It is interesting that applause came at once from the wrong quarter.
Alkışların bir anda yanlış yerden gelmesi ilginçtir.

More Sentences
alkış clap n.
Everybody claps.
Herkes alkışlar.

More Sentences
General
alkış acclaim n.
The mayor's speech was received with much acclaim.
Belediye başkanının konuşması büyük alkış aldı.

More Sentences
alkış applause n.
The applause is the acclamation that confirms that the 14 are now elected as Vice-Presidents.
Alkışlar, 14 kişinin Başkan Yardımcısı olarak seçildiğini teyit etmektedir.

More Sentences
Computer
alkış applause n.
There has just been some enthusiastic applause because this vote has ended.
Bu oylama sona erdiği için az önce coşkulu bir alkış koptu.

More Sentences
Art
alkış applause n.
Mr Wurtz, I think that, given the applause that I have just heard, I am certainly able to do this.
Sayın Wurtz, az önce duyduğum alkışlar göz önüne alındığında, bunu kesinlikle yapabileceğimi düşünüyorum.

More Sentences
Common Usage
alkış acclamation n.
alkış clapping n.
General
alkış hand n.
alkış plaudit n.
alkış cheering n.
alkış handclap n.
alkış cheer n.
alkış plaudits n.
alkış eclat n.
alkış euge [obsolete] n.
alkış plaudit n.
alkış plaudite [obsolete] n.

Sens de "alkış" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 75 résultat(s)

Turc Anglais
Idioms
kocaman bir alkış a big hand n.
Let's give Tom a big hand.
Tom'a kocaman bir alkış verelim.

More Sentences
General
alkış yağmuru ovation n.
coşkunca alkış ovation n.
alkış tufanı storm of applause n.
alkış sesi clap n.
çılgınca alkış ovation n.
alkış yağmuru salvo n.
çılgınca alkış big hand n.
alkış tufanı burst of applaud n.
alkış tufanı salvo n.
alkış tufanı a flood of applause n.
alkış tufanı storm of applaud n.
alkış tufanı shouts of applause n.
alkış tufanı thunders of applause n.
şiddetli bir alkış a thunderous applause n.
alkış sesi clapping n.
ayakta alkış standing ovation n.
alkış bekleme captation [obsolete] n.
alkış sesi clap n.
alkış ölçer clapometer n.
(kuşları kovmak için kullanılan) alkış sesi çıkaran düzenek clapper n.
alkış sanatı claptrappery n.
(özellikle antik romalı bir aktörün) alkış isteği plaudite n.
alkış almak be acclaimed v.
alkış tutmak applaud v.
alkış toplamak receive applause v.
çok alkış toplamak bring down the house v.
alkış almak be applauded v.
alkış tutmak cheer v.
alkış toplamak be vigorously applauded v.
alkış ile ritim tutmak clap something out v.
ayakta alkış almak receive a standing ovation v.
(alkış veya tezahüratla) acele ettirilmek whoop v.
alkış sesi çıkarmak claik [scotland] v.
alkış niyetine ayakları yere vurmak ruff [scotland] v.
alkış yağmuruna tutmak ovation v.
gösteri sonunda alkış isteği plaudite expr.
Phrasals
ses/gürültü/bağırış/çığlık/alkış yükselmek/çıkmaya başlamak go up v.
alkış ile ritim tutmak clap out v.
Colloquial
kocaman bir alkış give her a big hand expr.
Idioms
sessiz alkış golf clap n.
uydurma alkış golf clap n.
yalandan alkış golf clap n.
dalga geçer gibi alkış golf clap n.
sessiz alkış golf-clap n.
uydurma alkış golf-clap n.
yalandan alkış golf-clap n.
dalga geçer gibi alkış golf-clap n.
alkış tufanı a burst of applause n.
(birine/bir şeye) alkış a hand for (someone or something) n.
büyük bir alkış a big hand n.
(bir şey için) büyük bir alkış big hand (for something) n.
(bir şey için) kocaman bir alkış big hand (for something) n.
alkış tufanı round of applause n.
alkış almak get big hand for v.
alkış almak have big hand for v.
alkış koparmak bring down the house v.
alkış toplamak get a hand v.
alkış toplamak bring the house down v.
alkış tufanı koparmak bring the house down v.
alkış tufanına neden olmak bring the house down v.
(birine) isteksizce alkış tutmak damn with faint praise v.
seyirciden alkış almaya çalışmak milk v.
alkış koparmak bring down the house v.
alkış tufanı koparmak bring down the house v.
çok alkış toplamak bring down the house v.
(birine/bir şeye) isteksizce alkış tutmak damn (someone or something) with faint praise v.
birine/bir şeye isteksizce alkış tutmak damn somebody/something with faint praise v.
birine/bir şeye isteksizce alkış tutmak damn someone or something with faint praise v.
birine/bir şeye isteksizce alkış tutmak damn someone/something with faint praise v.
(bir şey) için alkış almak get a hand for (something) v.
Speaking
herkesten büyük bir alkış istiyorum I want everyone to give a big round of applause (for her/him) expr.
onun için alkış alayım give him a round of applause expr.
Music
alkış tutma palmas n.
Slang
alkış patlatmak give it up for (someone) v.