Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Historique
bastırmak
Sens de
"bastırmak"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 187 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
Common Usage
1
Common Usage
bastırmak
suppress
v.
2
Common Usage
bastırmak
press
v.
3
Common Usage
bastırmak
compress
v.
General
4
General
bastırmak
put
v.
5
General
bastırmak
outtalk
v.
6
General
bastırmak
set in
v.
7
General
bastırmak
quash
v.
8
General
bastırmak
compress
v.
9
General
bastırmak
smother up
v.
10
General
bastırmak
repress
v.
11
General
bastırmak
settle in
v.
12
General
bastırmak
extinguish
v.
13
General
bastırmak
strangle
v.
14
General
bastırmak
burke
v.
15
General
bastırmak
have something printed
v.
16
General
bastırmak
alleviate
v.
17
General
bastırmak
squash
v.
18
General
bastırmak
throttle back
v.
19
General
bastırmak
crucify
v.
20
General
bastırmak
settle
v.
21
General
bastırmak
whelm
v.
22
General
bastırmak
clamp
v.
23
General
bastırmak
push down
v.
24
General
bastırmak
throttle down
v.
25
General
bastırmak
beat down
v.
26
General
bastırmak
override
v.
27
General
bastırmak
keep under
v.
28
General
bastırmak
dam up
v.
29
General
bastırmak
weigh down
v.
30
General
bastırmak
outdo
v.
31
General
bastırmak
hush up
v.
32
General
bastırmak
restrain
v.
33
General
bastırmak
bear against
v.
34
General
bastırmak
drown
v.
35
General
bastırmak
cover
v.
36
General
bastırmak
appease
v.
37
General
bastırmak
weigh
v.
38
General
bastırmak
make somebody print
v.
39
General
bastırmak
keep down
v.
40
General
bastırmak
overbear
v.
41
General
bastırmak
stomp
v.
42
General
bastırmak
assuage
v.
43
General
bastırmak
put down
v.
44
General
bastırmak
gulp
v.
45
General
bastırmak
drown out
v.
46
General
bastırmak
throttle
v.
47
General
bastırmak
subdue
v.
48
General
bastırmak
gulp down
v.
49
General
bastırmak
silence
v.
50
General
bastırmak
stamp
v.
51
General
bastırmak
bottle up
v.
52
General
bastırmak
pocket
v.
53
General
bastırmak
descend
v.
54
General
bastırmak
quench
v.
55
General
bastırmak
choke
v.
56
General
bastırmak
hold down
v.
57
General
bastırmak
quell
v.
58
General
bastırmak
submerge
v.
59
General
bastırmak
publish
v.
60
General
bastırmak
allay
v.
61
General
bastırmak
swallow
v.
62
General
bastırmak
putdown
v.
63
General
bastırmak
keep in
v.
64
General
bastırmak
flow
v.
65
General
bastırmak
suppress
v.
66
General
bastırmak
jam
v.
67
General
bastırmak
bear down
v.
68
General
bastırmak
damp
v.
69
General
bastırmak
depress
v.
70
General
bastırmak
crush
v.
71
General
bastırmak
print
v.
72
General
bastırmak
hem
v.
73
General
bastırmak
overtake
v.
74
General
bastırmak
overwhelm
v.
75
General
bastırmak
push
v.
76
General
bastırmak
press
v.
77
General
bastırmak
stifle
v.
78
General
bastırmak
stay
v.
79
General
bastırmak
asswage
v.
80
General
bastırmak
undermine
v.
81
General
bastırmak
accoy
v.
82
General
bastırmak
adaunt [obsolete]
v.
83
General
bastırmak
ram
v.
84
General
bastırmak
throng [obsolete]
v.
85
General
bastırmak
allay [obsolete]
v.
86
General
bastırmak
elide
v.
87
General
bastırmak
underkeep [obsolete]
v.
88
General
bastırmak
quat [welsh]
v.
89
General
bastırmak
mash
v.
90
General
bastırmak
querken [dialect]
v.
91
General
bastırmak
hustle
v.
92
General
bastırmak
mudge [scotland]
v.
93
General
bastırmak
muffle
v.
94
General
bastırmak
chomp
v.
95
General
bastırmak
overgo
v.
96
General
bastırmak
overgo
v.
97
General
bastırmak
overstride
v.
98
General
bastırmak
overtop
v.
99
General
bastırmak
overween
v.
100
General
bastırmak
overweigh
v.
101
General
bastırmak
compinge
v.
102
General
bastırmak
detrude
v.
103
General
bastırmak
detrude
v.
104
General
bastırmak
dismay
v.
105
General
bastırmak
drive
v.
106
General
bastırmak
cylinder
v.
107
General
bastırmak
downweigh
v.
108
General
bastırmak
pacify
v.
109
General
bastırmak
pad
v.
110
General
bastırmak
inhibit
v.
111
General
bastırmak
pound
v.
112
General
bastırmak
daunt [dialect]
v.
113
General
bastırmak
perempt [obsolete]
v.
114
General
bastırmak
preace
v.
115
General
bastırmak
precel [obsolete]
v.
116
General
bastırmak
pregravate [obsolete]
v.
117
General
bastırmak
preponder [obsolete]
v.
118
General
bastırmak
screw
v.
119
General
bastırmak
sink
v.
120
General
bastırmak
fret
v.
121
General
bastırmak
snarl [obsolete]
v.
122
General
bastırmak
snub
v.
123
General
bastırmak
spike
v.
124
General
bastırmak
squab [dialect] [uk]
v.
125
General
bastırmak
squat [obsolete]
v.
126
General
bastırmak
still
v.
127
General
bastırmak
contain
v.
128
General
bastırmak
impress
v.
Phrasals
129
Phrasals
bastırmak
bear down
v.
130
Phrasals
bastırmak
screw out
v.
131
Phrasals
bastırmak
keep under
v.
132
Phrasals
bastırmak
thrust together
v.
133
Phrasals
bastırmak
crush out
v.
134
Phrasals
bastırmak
lie on
v.
135
Phrasals
bastırmak
clasp (something) to (something)
v.
136
Phrasals
bastırmak
choke off
v.
137
Phrasals
bastırmak
slap down
v.
138
Phrasals
bastırmak
choke back
v.
139
Phrasals
bastırmak
beat something back
v.
140
Phrasals
bastırmak
push down on
v.
141
Phrasals
bastırmak
choke down
v.
142
Phrasals
bastırmak
beat someone back
v.
143
Phrasals
bastırmak
press down on
v.
144
Phrasals
bastırmak
mash on
v.
145
Phrasals
bastırmak
beat back
v.
146
Phrasals
bastırmak
tamp down
v.
147
Phrasals
bastırmak
crush down
v.
148
Phrasals
bastırmak
mow down
v.
149
Phrasals
bastırmak
put down
v.
150
Phrasals
bastırmak
put down
v.
151
Phrasals
bastırmak
put down
v.
152
Phrasals
bastırmak
squash down
v.
153
Phrasals
bastırmak
take over
v.
154
Phrasals
bastırmak
pull in
v.
155
Phrasals
bastırmak
pave over
v.
156
Phrasals
bastırmak
wash away
v.
157
Phrasals
bastırmak
clasp to
v.
158
Phrasals
bastırmak
dampen down
v.
159
Phrasals
bastırmak
dampen off
v.
160
Phrasals
bastırmak
fight down
v.
161
Phrasals
bastırmak
jaw down
v.
Colloquial
162
Colloquial
bastırmak
underminde
v.
163
Colloquial
bastırmak
pub
v.
Idioms
164
Idioms
bastırmak
cut (one's) water off
v.
165
Idioms
bastırmak
add oil
v.
166
Idioms
bastırmak
turn on the heat
v.
167
Idioms
bastırmak
turn the heat up
v.
Technical
168
Technical
bastırmak
smother
v.
169
Technical
bastırmak
depress
v.
170
Technical
bastırmak
push
v.
171
Technical
bastırmak
squelch
v.
172
Technical
bastırmak
damp
v.
173
Technical
bastırmak
suppress
v.
174
Technical
bastırmak
stifle
v.
175
Technical
bastırmak
press
v.
Computer
176
Computer
bastırmak
print
v.
Military
177
Military
bastırmak
quell
v.
178
Military
bastırmak
keep under
v.
Archaic
179
Archaic
bastırmak
alay
v.
180
Archaic
bastırmak
reprime
v.
181
Archaic
bastırmak
oversway
v.
182
Archaic
bastırmak
downbear
v.
183
Archaic
bastırmak
prease
v.
184
Archaic
bastırmak
preponderate
v.
185
Archaic
bastırmak
stanch
v.
Slang
186
Slang
bastırmak
break someone's balls
v.
187
Slang
bastırmak
boss up
v.
Sens de
"bastırmak"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 286 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
bazı faaliyetleri bastırmak için güç kullanan silahlı birlik üyesi
cossack
n.
2
General
bastırmak (muhalefet vb'ni)
squelch
v.
3
General
faka bastırmak
trick
v.
4
General
mandepsiye bastırmak
chisel somebody out of something
v.
5
General
bastırmak (kitap/dergi vb)
publish
v.
6
General
tongaya bastırmak
take in
v.
7
General
duyguyu bastırmak
suppress
v.
8
General
sis bastırmak
mist
v.
9
General
faka bastırmak
deceive
v.
10
General
karanlık bastırmak
fall
v.
11
General
tozu bastırmak
settle the dust
v.
12
General
fazla bastırmak
bear down on
v.
13
General
salamuraya bastırmak
souse
v.
14
General
heyecanını bastırmak
quell
v.
15
General
kenarını bastırmak
fringe
v.
16
General
suya bastırmak
soak
v.
17
General
bastırmak (kumaş)
whip
v.
18
General
tuzlu suya bastırmak
souse
v.
19
General
kıvırıp kenarını bastırmak
hem
v.
20
General
duyguyu bastırmak (bilinçli olarak)
suppress
v.
21
General
açlığını bastırmak
stay one's hunger
v.
22
General
faka bastırmak
rationale
v.
23
General
bastırmak (açlığı)
stay
v.
24
General
bastırmak (isyan vb'ni)
quell
v.
25
General
kenarını bastırmak
overcast
v.
26
General
bastırmak (isyan vb'ni)
quash
v.
27
General
bastırmak (açlığı vb)
appease
v.
28
General
mandepsiye bastırmak
chisel somebody
v.
29
General
bir sesi daha yüksek bir sesle bastırmak
drown out
v.
30
General
açlığı bastırmak
stay
v.
31
General
kuvvetle bastırmak
grind down
v.
32
General
kenarını bastırmak
skirt
v.
33
General
bastırmak (isyan vb'ni)
quench
v.
34
General
tongaya bastırmak
trap
v.
35
General
kenarını bastırmak
hem
v.
36
General
parayı bastırmak
plunk down money
v.
37
General
suya bastırmak
souse
v.
38
General
öfkesini bastırmak
choke down one's rage
v.
39
General
aşağı bastırmak
press down
v.
40
General
bastırmak (bir isteği/korkuyu)
subdue
v.
41
General
para bastırmak
coin
v.
42
General
açlık bastırmak
assuage one's hunger
v.
43
General
bastırmak (isyan vb)
quash
v.
44
General
açlığını bastırmak
assuage one's hunger
v.
45
General
bastırmak (bir duyguyu/isyanı)
stifle
v.
46
General
bastırmak (isyan vb'ni)
squash
v.
47
General
başlangıçta bastırmak
nip something in the bud
v.
48
General
başlangıçta bastırmak
nip in the bud
v.
49
General
bastırmak (isyan)
quell
v.
50
General
bastırmak (korku)
quell
v.
51
General
bastırmak (yağmur vb)
overtake
v.
52
General
heyecanı bastırmak
suppress the excitement
v.
53
General
heyecanı bastırmak
control the excitement
v.
54
General
heyecanını bastırmak
suppress one's excitement
v.
55
General
heyecanını bastırmak
control one's excitement
v.
56
General
(sesi) bastırmak
drown
v.
57
General
faka bastırmak
two-time
v.
58
General
-i bastırmak
outdo
v.
59
General
örtüp bastırmak
bury
v.
60
General
bilinçli olarak duyguyu bastırmak
suppress
v.
61
General
(kumaş) bastırmak
whip
v.
62
General
(sinirini vb) bastırmak
choke-down
v.
63
General
(sinirini vb) bastırmak
choke back
v.
64
General
(sinirini vb) bastırmak
choke off
v.
65
General
karanlık bastırmak
(darkness) set in
v.
66
General
karanlık bastırmak
(night) set in
v.
67
General
uyku bastırmak
catch some shuteye
v.
68
General
uyku bastırmak
(sleep) to come
v.
69
General
uyku bastırmak
make someone drowsy
v.
70
General
uyku bastırmak
feel drowsy
v.
71
General
uyku bastırmak
doze off
v.
72
General
olumsuz bir duyguyu bastırmak
smooth ruffled feathers
v.
73
General
bir şeyin üzerine bastırmak
bear down on something
v.
74
General
bir şeyin üzerine sertçe bastırmak
bear down too hard
v.
75
General
sesi susturmak/bastırmak
muffled up the sound
v.
76
General
hıçkırık bastırmak
stifle a sob
v.
77
General
yangın bastırmak
put down a fire
v.
78
General
ayaklanmayı/isyanı bastırmak
repress the uprising
v.
79
General
isyanı/ayaklanmayı bastırmak
suppress the revolt
v.
80
General
ayaklanmayı bastırmak
suppress the rebellion
v.
81
General
açlığı bastırmak
suppress hunger
v.
82
General
(yangını) bastırmak
quench
v.
83
General
kokuyu bastırmak
suppress the smell
v.
84
General
(sinirini/öfkesini) bastırmak
tame
v.
85
General
birlikte bastırmak
adpress
v.
86
General
yeniden bastırmak
recompress
v.
87
General
başparmak ile bastırmak
thumb
v.
88
General
faka bastırmak
trap
v.
89
General
bir yüzeye doğru bastırmak
appress
v.
90
General
bir araya getirip bastırmak
appress
v.
91
General
faka bastırmak
bait
v.
92
General
ayağını yere bastırmak
tramp
v.
93
General
suya bastırmak
bewash
v.
94
General
aşağı bastırmak
mash (on)
v.
95
General
(duygu veya düşünceyi) bastırmak
harbor
v.
96
General
(bir şeyi) göğsüne bastırmak
breast
v.
97
General
birbirine bastırmak
hug
v.
98
General
tekrar bastırmak
re-press
v.
99
General
şiddetle bastırmak
bull
v.
100
General
(bir şeyi) bir yere hafifçe bastırmak
dab
v.
101
General
sıcak suya bastırmak
decoct
v.
102
General
sertçe bastırmak
grind
v.
103
General
zorla bastırmak
grind
v.
104
General
dudaklarla bastırmak
mumble
v.
105
General
bastırmak (uyku, yorgunluk)
opress
v.
106
General
fazla bastırmak
overcompress
v.
107
General
tamamen bastırmak
overquell
v.
108
General
birbirine bastırmak
impact
v.
109
General
birbirine bastırmak
coarct [obsolete]
v.
110
General
aşağı bastırmak
downweigh
v.
111
General
broşür bastırmak
pamphleteer
v.
112
General
(ileride kullanmak için) bastırmak
preprint
v.
113
General
zorla bastırmak
romp (down) [us]
v.
114
General
karaya ayak bastırmak
shore
v.
115
General
birbirine bastırmak
crush
v.
116
General
gülerek bastırmak
smile
v.
117
General
tuzlu suya bastırmak
sowce [obsolete]
v.
118
General
(bir şeyi) bastırmak
squoosh
v.
119
General
(av kokusunu) bastırmak
stain
v.
120
General
su bastırmak
swamp
v.
121
General
nahoş bir tadı veya kokuyu bastırmak için kullanılan
masking
adj.
Phrasals
122
Phrasals
aşağıya doğru bastırmak
bear down
v.
123
Phrasals
(fırtına ve rüzgarlı hava için) aniden bastırmak
blow up
v.
124
Phrasals
(bir şeyi bir şeye) bastırmak
clasp (something) to (something)
v.
125
Phrasals
birini ya da bir şeyi bir şeye bastırmak
clasp someone or something to something
v.
126
Phrasals
birini ya da bir şeyi bir şeye bastırmak
clutch someone or something to something
v.
127
Phrasals
(bir şeyi başka bir şeyin) içine bastırmak
compress (something) into (something)
v.
128
Phrasals
bir şeye bastırmak
punch something down
v.
129
Phrasals
bağırarak birinin sesini bastırmak
shout someone down
v.
130
Phrasals
bir sesi daha yüksek bir sesle bastırmak
drown something out
v.
131
Phrasals
bir şeyi bir şeye basmak/bastırmak
impress something into something
v.
132
Phrasals
bir şeye bastırmak
press something down
v.
133
Phrasals
konuşarak/çeneyle birini bastırmak/sindirmek
jaw someone down
v.
134
Phrasals
(yapışması için) bir şeyin üstüne bastırmak
press something onto something
v.
135
Phrasals
(sesi/konuşmayı) bastırmak
drown something out
v.
136
Phrasals
(sakız vb gibi) sertçe bastırmak
press something into something
v.
137
Phrasals
(bir şeyi bir yere) bastırmak/iteklemek
pop something into something
v.
138
Phrasals
(sakız vb gibi) sertçe bastırmak
press something in
v.
139
Phrasals
(sesi) boğmak/bastırmak
muffle something up
v.
140
Phrasals
(yapışması için) bir şeyin üstüne bastırmak
press something on
v.
141
Phrasals
(yağmur/sis) bastırmak
set in
v.
142
Phrasals
(bir şeyi bir yere) bastırmak/iteklemek
pop something in
v.
143
Phrasals
aşağı doğru bastırmak
crush down
v.
144
Phrasals
içeriye doğru bastırmak
crush something in
v.
145
Phrasals
(birini veya bir şeyi) bastırmak
crush down
v.
146
Phrasals
birini veya bir şeyi bastırmak
mow down
v.
147
Phrasals
tüm gücüyle itmek/bastırmak
punch down
v.
148
Phrasals
hızlıca itmek/bastırmak
punch down
v.
149
Phrasals
bağırarak bastırmak/susturmak
scream down
v.
150
Phrasals
bağırarak birinin sesini bastırmak
scream someone down
v.
151
Phrasals
içine tıkmak/bastırmak
squash down
v.
152
Phrasals
bir şeyi tıkmak/bastırmak/buruşturmak
squash something down
v.
153
Phrasals
daha yüksek sesle konuşarak birinin sesini/konuşmasını bastırmak
talk down
v.
154
Phrasals
konuşmasını bastırmak
talk down
v.
155
Phrasals
birini tartışmada bastırmak
talk someone down
v.
156
Phrasals
birini veya bir şeyi bastırmak
crush someone or something down
v.
157
Phrasals
bir şeyi bir şeye/yere bastırmak
hold something against someone or something
v.
158
Phrasals
bir şeyi bir şeyin üstüne bastırmak/tutmak
hold something against someone or something
v.
159
Phrasals
bir şeyi bir şeye basmak/bastırmak
impress something upon something
v.
160
Phrasals
bir şeyi bir şeye basmak/bastırmak
impress something on something
v.
161
Phrasals
(birini) bastırmak
keep (someone) down
v.
162
Phrasals
(birinin) potansiyelini bastırmak
keep (someone) down
v.
163
Phrasals
(birini/bir şeyi birine veya bir şeye) bastırmak
press against (someone or something)
v.
164
Phrasals
bir şeyi birine veya bir şeye bastırmak
press something against someone or something
v.
165
Phrasals
'-e bastırmak
press on
v.
166
Phrasals
bir şeye bastırmak
press on
v.
167
Phrasals
-e bastırmak
press on
v.
168
Phrasals
birbirine bastırmak
press together
v.
169
Phrasals
'-e bastırmak
push against
v.
170
Phrasals
birini/bir şeyi bir şeye bastırmak
push up against
v.
171
Phrasals
tekneyi su bastırmak
swamp (someone or something) with (something)
v.
172
Phrasals
bir yerin/çatlağın içine bastırmak
press in
v.
173
Phrasals
bir boşluğun içine bastırmak/ittirmek
press in
v.
174
Phrasals
(bir şeyi bir şeyle) bastırmak
submerge (something) in (something)
v.
175
Phrasals
(bir şeyi) bastırmak
pave (something) over
v.
176
Phrasals
müzikle (bir şeyin) sesini bastırmak
play (something) over
v.
177
Phrasals
bir şeyi bir şeye bastırmak
punch something into something
v.
178
Phrasals
bir şeyi geriye doğru almak/bastırmak
smooth something back
v.
179
Phrasals
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine/altına bastırmak
push (someone or something) under (something)
v.
180
Phrasals
bir duyguyu bir şeyin altında bastırmak
push (someone or something) under (something)
v.
181
Phrasals
bir duyguyu bir şeyin altına iterek gizlemek/bastırmak
push (someone or something) under (something)
v.
182
Phrasals
(birine/bir şeye) iyice bastırmak
bear down on (someone or something)
v.
183
Phrasals
(birine/bir şeye) sıkıca bastırmak
bear down on (someone or something)
v.
184
Phrasals
bir şeyi bastırmak
bottle something up
v.
185
Phrasals
bir şeyi bastırmak
bottle something up inside (someone)
v.
186
Phrasals
birini faka bastırmak
catch someone out
v.
187
Phrasals
(bir şeyi) bastırmak
champ down on (something)
v.
188
Phrasals
tartışmayı bastırmak
choke something off
v.
189
Phrasals
(birine/bir şeye) bastırmak
clamp down on (someone or something)
v.
190
Phrasals
-e bastırmak
clutch to
v.
191
Phrasals
içine bastırmak
compress into
v.
192
Phrasals
(bir şeyi) bastırmak
cut through (something)
v.
193
Phrasals
birinin/bir şeyin sesini bastırmak
drown someone or something out
v.
194
Phrasals
-e basmak/bastırmak
impress into
v.
195
Phrasals
konuşarak/çeneyle birini bastırmak/sindirmek
jaw down
v.
196
Phrasals
(bir şeye) bastırmak
mash on (something)
v.
197
Phrasals
(sesi) boğmak/bastırmak
muffle up
v.
198
Phrasals
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) bastırmak/yaslamak
pin (someone or something) against (someone or something)
v.
199
Phrasals
'-e bastırmak/yaslamak
pin against
v.
200
Phrasals
(bir şeyi başka bir şeyin) üstüne bastırmak
press (something) onto (something else)
v.
201
Phrasals
(birine/bir şeye) bastırmak
press down on (someone or something)
v.
202
Phrasals
-in üstüne bastırmak
press onto
v.
203
Phrasals
bastırmak (bir bakı makinesinde)
print up
v.
204
Phrasals
(birini/bir şeyi) aşağı doğru bastırmak
push down on (someone or something)
v.
205
Phrasals
(birinin/bir şeyin) üstüne/üstünden bastırmak
push down on (someone or something)
v.
206
Phrasals
(bir yasayı, tasarıyı) geçmesi için bastırmak/baskı yapmak
push through
v.
207
Phrasals
(bir şeyi) aceleyle bastırmak
rush (something) to print
v.
208
Phrasals
(bir şeyi) baskılamak/bastırmak
sit on (something)
v.
209
Phrasals
(bir şeyi) baskılamak/bastırmak
sit upon (something)
v.
210
Phrasals
(bir şeyi bir şeyle) bastırmak
submerge (something) under (something)
v.
211
Phrasals
su bastırmak/aldırmak
swamp with
v.
212
Phrasals
sıkıştırarak bastırmak
pack together
v.
213
Phrasals
sesini bastırmak
cry down
v.
214
Phrasals
karşısındaki insanın sesini bastırmak için sesini yükseltmek
speak over someone
v.
Colloquial
215
Colloquial
yoğun bir şekilde bastırmak/mücadele etmek
pour it on
v.
216
Colloquial
kuvvetle bastırmak/mücadele etmek
pour it on
v.
217
Colloquial
tüm gücüyle bastırmak/mücadele etmek
pour it on
v.
Idioms
218
Idioms
ayağını/ayaklarını yere bastırmak
bring (one) low
v.
219
Idioms
bir duyguyu zorlukla bastırmak/zapt etmek
gulp something back
v.
220
Idioms
faka bastırmak
catch somebody out
v.
221
Idioms
duygularını bastırmak
bottle up feelings
v.
222
Idioms
birini faka bastırmak
do someone in the eye
v.
223
Idioms
yazılı bir şeyi bastırmak
get into print
v.
224
Idioms
(bininin) endişesini/korkusunu bastırmak
set (one's) mind to rest
v.
225
Idioms
(bir şeyi) aceleyle bastırmak
rush (something) into print
v.
226
Idioms
bir şeyi bastırmak
put a lid on something
v.
227
Idioms
(birini) bastırmak
knock the spots out of (one)
v.
228
Idioms
(birinin) merakını bastırmak
put (someone) out of (one's) misery
v.
229
Idioms
(birinin) merakını bastırmak
put (one) out of (one's) misery
v.
230
Idioms
bir şeyi bastırmak
break the back of something
v.
231
Idioms
(birinin) ayaklarını tekrar yere bastırmak
bring (one) back (down) to earth
v.
232
Idioms
ayakları tekrar yere basmak (birinin ayaklarını tekrar yere bastırmak)
come back (down) to earth (or bring someone back (down) to earth)
v.
233
Idioms
(birinin) ayaklarını yere bastırmak
bring (one) down to earth
v.
234
Idioms
(birini/bir şeyi) bastırmak
get (someone or something) under (one's) control
v.
235
Idioms
(birini/bir şeyi) bastırmak
hold (someone or something) in check
v.
236
Idioms
(bir şeyi) bastırmak
keep the lid on (something)
v.
237
Idioms
(birini) bastırmak
one-up (someone)
v.
238
Idioms
merakını bastırmak
put out of misery
v.
239
Idioms
midesini bastırmak
settle (one's) stomach
v.
240
Idioms
(birine/bir şeye) karşı bastırmak
turn the heat on (someone or something)
v.
241
Idioms
(bir şey/rakip) karşısında bastırmak
turn up the heat (on someone or something)
v.
242
Idioms
isyanı bastırmak
sit on the lid
v.
Trade/Economic
243
Trade/Economic
talebi bastırmak
stifle the demand
v.
Politics
244
Politics
isyanı bastırmak için hükumet tarafından alınan önlemler
pacification
n.
245
Politics
ayaklanmayı bastırmak
suppress the riot
v.
246
Politics
ayaklanmayı bastırmak
suppress the uprising
v.
Technical
247
Technical
elektromanyetik girişimi bastırmak için sabit indüktör
fixed inductor for electromagnetic interference suppression
n.
248
Technical
elektromanyetik girişimi bastırmak için pasif filtre birimi
passive filter unit for electromagnetic interference suppression
n.
249
Technical
elektromanyetik girişimi bastırmak için pasif filtre birimleri
passive filter units for electromagnetic interference suppression
n.
250
Technical
yapışmayı arttırmak için anlık olarak bastırmak
nip
v.
251
Technical
aşağıya doğru bastırmak
depress
v.
252
Technical
birbirine bastırmak
swage
v.
253
Technical
gürültüyü bastırmak
denoise
v.
254
Technical
karinaya bastırmak
careen
v.
255
Technical
(perçinleme) titreşimi azaltıp genleşmeyi artırmak için takviye aletini perçine bastırmak
buck
v.
256
Technical
(ıslak kağıt tabakasını) keçeye bastırmak
couch
v.
Informatics
257
Informatics
üstüne bastırmak
overprint
v.
Textile
258
Textile
makineyle kenarını bastırmak
overlock
v.
Dyeing
259
Dyeing
(daha güçlü bir ton ile) bastırmak
overtone
v.
Marine
260
Marine
dümeni karşı tarafa bastırmak
shift the helm
v.
Medical
261
Medical
bağışıklığını bastırmak
immunosuppress
v.
Printing
262
Printing
görüntüleme modunda bastırmak
display
v.
Biochemistry
263
Biochemistry
testosteronun etkilerini bastırmak için kullanılan sentetik bir steroid
cyproterone
n.
History
264
History
abd'de iç savaş sırasında siyahi insanları ve kölelik karşıtlarını kontrol etmek ve bastırmak için kanun dışı araçlar kullanan bir örgüt
vigilance committee [us]
n.
265
History
abd'de iç savaş sırasında siyahi insanları ve kölelik karşıtlarını kontrol etmek ve bastırmak için kanun dışı araçlar kullanan bir örgütün üyesi
vigilance man
n.
266
History
abd'de iç savaş sırasında siyahları ve kölelik karşıtlarını kontrol etmek ve bastırmak için kanun dışı araçlar kullanan bir örgütün üyesi
vigilante
n.
Geography
267
Geography
(bir yere) aniden sel bastırmak
flashflood
v.
Military
268
Military
irlanda cumhuriyetçi isyanını bastırmak için ingiltere'den gönderilen bir milis birliği üyesi
black and tan
n.
269
Military
irlanda cumhuriyetçi isyanını bastırmak için ingiltere'den gönderilen bir milis birliği
black and tans
n.
270
Military
ayaklanmayı bastırmak
suppress the riot
v.
271
Military
isyanı bastırmak
quell the continuance of the riot
v.
Sport
272
Sport
(beyaz topu) bilardo masasına bastırmak
pinch
v.
Music
273
Music
(çalgının tellerini) perdelere bastırmak
fret
v.
274
Music
(çalgının tellerini) perdelere doğru bastırmak
fret
v.
Photography
275
Photography
fazla ışık yoğunluğu ile bastırmak
overprint
v.
276
Photography
(fotografik baskıya) ragle ile bastırmak
squeegee
v.
Bookbindery
277
Bookbindery
ciltsiz bastırmak
paperback
v.
278
Bookbindery
karton kapaklı bastırmak
paperback
v.
Printery
279
Printery
önceden bir bölümü bastırmak
preprint
v.
Archaic
280
Archaic
(rakibini) bastırmak
squabash [scotland]
v.
Slang
281
Slang
(cezaevinde çıkan ayaklanmaları bastırmak amacıyla görevlendirilen) özel birlik
ssu (special services unit)
n.
282
Slang
(cezaevinde çıkan ayaklanmaları bastırmak amacıyla görevlendirilen) özel birlik
goon squad
n.
283
Slang
faka bastırmak
nick
v.
284
Slang
faka bastırmak
screw up
v.
285
Slang
(birini) bastırmak
jaw (one) down
v.
British Slang
286
British Slang
faka bastırmak
nobble
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bastırmak
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy