bir arada tutmak - Turc Anglais Dictionnaire

bir arada tutmak

Sens de "bir arada tutmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

Turc Anglais
General
bir arada tutmak hold together v.
Traditional Japanese houses are held together with wooden joints.
Geleneksel Japon evleri ahşap eklemlerle bir arada tutulur.

More Sentences
Phrasals
bir arada tutmak whip in v.
bir arada tutmak circle in v.

Sens de "bir arada tutmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 12 résultat(s)

Turc Anglais
General
(sığır sürüsünü) bir arada tutmak hold v.
We want them to be the mortar that holds us together.
Bizi bir arada tutan harç olmalarını istiyoruz.

More Sentences
çit kazıklarını bir arada tutmak için kazıkların tepesine geçirilen esnek tahta edder [obsolete] n.
bir yığındaki malzemeleri bir arada tutmak için kullanılan malzeme matrix n.
nesneleri bir arada tutmak için kullanılan, esnek yapılı doğal veya sentetik kauçuk halka gum band [pennsylvania] n.
(sadakat) bir arada tutmak bind v.
düzensizce bir arada tutmak lumber v.
Phrasals
birilerini/bir şeyleri bir arada tutmak hold someone or something together v.
bir şeyi bir arada tutmak hold something together v.
Colloquial
kendini bir arada tutmak keep it together v.
Technical
parçaları bir arada tutmak için kullanılan parça pin n.
Pharmaceutics
sıkıştırılmış tabletin bileşenlerini bir arada tutmak için kullanılan madde binder n.
Sport
bilardoda karambol yapmak için (topları) bir arada tutmak nurse v.