emanate

Sens de "emanate" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 17 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	emanate v.	yayılmak
2	General	emanate v.	fışkırmak
3	General	emanate v.	doğmak
4	General	emanate v.	akmak
5	General	emanate v.	sızmak
6	General	emanate v.	çıkmak
7	General	emanate v.	oluşmak
8	General	emanate v.	meydana gelmek
9	General	emanate v.	sadır olmak
10	General	emanate v.	görünmek
11	General	emanate v.	ortaya çıkmak
12	General	emanate v.	bildirmek
13	General	emanate v.	ilan etmek
14	General	emanate v.	yaymak
15	General	emanate adj.	fışkırtmak
16	General	emanate adj.	yaymak
Technical
17	Technical	emanate v.	çıkmak

Sens de "emanate" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 7 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	emanate from v.	çıkmak
It remains to be seen whether these suggestions will emanate from the Council or from the Commission. Bu önerilerin Konseyden mi yoksa Komisyondan mı çıkacağı henüz belli değil. More Sentences
Phrasals
2	Phrasals	emanate from (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) kaynaklanmak
But, you see, every irregularity in the area as a whole emanates from Kosovo. Ama görüyorsunuz, bölgedeki tüm düzensizlikler Kosova'dan kaynaklanıyor. More Sentences
General
3	General	emanate from v.	-den çıkmak
4	General	a strange smell to emanate from the basement v.	bodrumdan tuhaf bir koku gelmek
Phrasals
5	Phrasals	emanate from v.	-den kaynaklanmak
6	Phrasals	emanate from (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) çıkmak
7	Phrasals	emanate from (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) gelmek