gözle görülür

Sens de "gözle görülür" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 7 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	gözle görülür	visible adj.
We do not want perfection but visible progress towards an average level we have in the current EU. Biz mükemmellik değil, mevcut AB'de sahip olduğumuz ortalama seviyeye doğru gözle görülür bir ilerleme istiyoruz. More Sentences
2	General	gözle görülür	observable adj.
3	General	gözle görülür	in sight adj.
4	General	gözle görülür	ocular adj.
5	General	gözle görülür	ocular adj.
6	General	gözle görülür	optical adj.
7	General	gözle görülür	conscious adj.

Sens de "gözle görülür" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 26 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	gözle görülür derecede	noticeably adv.
Tom's appearance is noticeably different. Tom'un görünüşü gözle görülür derecede farklıydı. More Sentences
2	General	gözle görülür etki	noticeable effect n.
3	General	gözle görülür etki	visible effect n.
4	General	gözle görülür değişiklik	noticeable change n.
5	General	gözle görülür değişim	significant alteration n.
6	General	birinin kutsal ruh tarafından ele geçirildiğini gösteren gözle görülür belirtiler	pneumatism n.
7	General	gözle görülür hale getirmek	bare v.
8	General	gözle görülür bir ilerleme kaydetmek	show a marked improvement v.
9	General	gözle görülür düzeyde etkili/verimli	transeunt adj.
10	General	gözle görülür düzeyde etkili/verimli	transient adj.
11	General	gözle görülür derecede büyük	sensible adj.
12	General	gözle görülür bir şekilde	visibly adv.
13	General	gözle görülür biçimde	visually adv.
14	General	gözle görülür derecede	appreciably adv.
15	General	gözle görülür derecede	perceptibly adv.
Phrasals
16	Phrasals	gözle görülür duruma gelmek	come out v.
Colloquial
17	Colloquial	gözle görülür bir fark yok/değil	not much in it [uk] expr.
18	Colloquial	gözle görülür/kayda değer bir fark yok	nothing in it expr.
19	Colloquial	gözle görülür/kayda değer bir fark yok	(there's) nothing in it expr.
Idioms
20	Idioms	gözle görülür elle tutulur durumda	in evidence expr.
21	Idioms	gözle görülür bir başarıyla	with flying colours expr.
22	Idioms	gözle görülür bir fark yok/değil	very little in it [uk] expr.
Dyeing
23	Dyeing	(boya) gözle görülür viskozite	body n.
Psychology
24	Psychology	gözle görülür fiziksel sinyaller olmadan iletişim kuran	telepathic adj.
Physics
25	Physics	gözle görülür uzaklık	visual range n.
Astronomy
26	Astronomy	(gerçek veya doğal ufkun altında kalan) gözle görülür açısal ufuk çöküntüsü	depression of the visible horizon n.