güven vermek

Sens de "güven vermek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	güven vermek	reassure v.
Our role should be to accompany, reassure and assist those who are fleeing dictatorships. Bizim rolümüz diktatörlüklerden kaçanlara eşlik etmek, onlara güven vermek ve yardımcı olmak olmalıdır. More Sentences
2	General	güven vermek	give confidence v.
The encouraging response to the Green Paper, however, gives confidence that we can achieve it. Ancak Yeşil Kitap'a verilen cesaret verici yanıt, bunu başarabileceğimize dair güven vermektedir. More Sentences
3	General	güven vermek	assure v.

Sens de "güven vermek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 11 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	(güven, ilham) vermek	inspire v.
Her wise words inspired confidence in me. Onun bilgece sözleri bana güven verdi. More Sentences
Common Usage
2	Common Usage	yeniden güven vermek	reassure v.
General
3	General	tekrar güven vermek	reassure v.
4	General	birine sahte bir güven duygusu vermek	lull someone into a false sense of security v.
Phrasals
5	Phrasals	ile ilgili güven/güvence vermek	reassure someone about something v.
6	Phrasals	ile ilgili güven/güvence vermek	reassure about v.
Idioms
7	Idioms	birine sahte bir güven duygusu vermek	give somebody a false sense of security v.
8	Idioms	destek, ağırlık, güven vermek	lend support, weight, credence to something v.
9	Idioms	(birine) sahte bir güven duygusu vermek	lull (one) into a false sense of security v.
10	Idioms	sahte bir güven duygusu vermek	lull into a false sense of security v.
Politics
11	Politics	güven belgesi vermek	accredit v.