gidişat

Sens de "gidişat" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 37 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	gidişat	course of events n.
It is a course of events that baffles me. Bu beni şaşırtan bir gidişat. More Sentences
2	Common Usage	gidişat	way n.
He spoke at length about the way the Durban Conference went. Durban Konferansının gidişatı hakkında uzun uzun konuştu. More Sentences
3	Common Usage	gidişat	course n.
It is extremely difficult to question the military course of affairs because the situation is so extremely fluid. Durum son derece değişken olduğu için askeri gidişatı sorgulamak son derece zordur. More Sentences
General
4	General	gidişat	going n.
Nevertheless, I am very anxious about the way this is going and the resistance that is met along the way. Bununla birlikte, bu gidişattan ve yol boyunca karşılaşılan dirençten dolayı çok endişeliyim. More Sentences
5	General	gidişat	way n.
I cannot say that I was entirely happy about the way every part of this procedure went. Bu prosedürün her bölümünün gidişatından tamamen memnun olduğumu söyleyemem. More Sentences
6	General	gidişat	conduct n.
We are troubled by the conduct of the trial and the speed and manner of the court's decision. Davanın gidişatından ve mahkemenin kararının hızından ve şeklinden rahatsızız. More Sentences
Common Usage
7	Common Usage	gidişat	state of affairs n.
General
8	General	gidişat	drift n.
9	General	gidişat	direction n.
10	General	gidişat	set n.
11	General	gidişat	things n.
12	General	gidişat	complexion n.
13	General	gidişat	run n.
14	General	gidişat	affairs n.
15	General	gidişat	state of affairs n.
16	General	gidişat	tenor n.
17	General	gidişat	tournure n.
18	General	gidişat	goings-on n.
19	General	gidişat	state of play n.
20	General	gidişat	trajectory n.
21	General	gidişat	thing n.
22	General	gidişat	thrid n.
23	General	gidişat	turn n.
24	General	gidişat	march n.
25	General	gidişat	goings on n.
26	General	gidişat	deportment n.
27	General	gidişat	tide n.
Colloquial
28	Colloquial	gidişat	the breaks n.
29	Colloquial	gidişat	ballgame n.
30	Colloquial	gidişat	ballpark n.
31	Colloquial	gidişat	job n.
Idioms
32	Idioms	gidişat	goings-on n.
33	Idioms	gidişat	a state of affairs n.
Trade/Economic
34	Trade/Economic	gidişat	managery n.
Law
35	Law	gidişat	conduct n.
36	Law	gidişat	habit [scotland] n.
Slang
37	Slang	gidişat	goin n.

Sens de "gidişat" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 16 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	genel gidişat	general situation n.
2	General	kolay ve engelsiz gidişat	easy going n.
3	General	tutum veya gidişat konusunda ağırlığını koyan kimse	moulder n.
4	General	(bir sona doğru) gidişat göstermek	determine [obsolete] v.
Phrasals
5	Phrasals	(birinden) gidişat hakkında tekrar bilgi almak	check back (with someone) v.
6	Phrasals	gidişat hakkında bilgi almak için iletişim kurmak	check in v.
Colloquial
7	Colloquial	genel gidişat	size n.
8	Colloquial	durum/gidişat bu	way it plays expr.
9	Colloquial	durum/gidişat bu	the way it plays expr.
10	Colloquial	gidişat iyi	good going expr.
Idioms
11	Idioms	genel gidişat	the scheme of things n.
Speaking
12	Speaking	işler/durum/gidişat kötü/vahim görünüyor/iyi görünmüyor	things seem dire expr.
Trade/Economic
13	Trade/Economic	olağan gidişat	ordinary course n.
14	Trade/Economic	ticari gidişat	course of trade n.
15	Trade/Economic	fiyattaki belirli gidişat	movement n.
Cinema
16	Cinema	birbiriyle bağlantılı gidişat veya dizi	continuity n.