korse

Sens de "korse" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 18 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	korse	bodice n.
Women in the Victorian era often wore tightly laced bodices. Viktorya döneminde kadınlar genellikle sıkıca bağlanan korseler giyerlerdi. More Sentences
2	Common Usage	korse	corset n.
Women used to wear corsets to achieve a thinner appearance. Eskiden kadınlar daha ince görünmek için korse giyerlerdi. More Sentences
General
3	General	korse	girdle n.
Are you wearing a girdle? Korse takıyor musun? More Sentences
Technical
4	Technical	korse	corset n.
This choice, in itself an obvious one, must not, however, become a restrictive corset. Ancak kendi içinde bariz olan bu seçim, kısıtlayıcı bir korse haline gelmemelidir. More Sentences
General
5	General	korse	stays n.
6	General	korse	foundation n.
7	General	korse	cestus n.
8	General	korse	supporter n.
9	General	korse	staylace n.
10	General	korse	ceint [obsolete] n.
11	General	korse	belt n.
12	General	korse	bodyshaper n.
13	General	korse	body shaper n.
Textile
14	Textile	korse	corset n.
15	Textile	korse	foundation garment n.
16	Textile	korse	busk n.
17	Textile	korse	garment n.
Medical
18	Medical	korse	binder n.

Sens de "korse" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 28 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	korse giymek	corset v.
Women wore corsets during the Victorian era. Viktorya döneminde kadınlar korse giyerdi. More Sentences
2	General	korse balinası	corset stay n.
3	General	korse içine giyilen dantel yelek	tucker n.
4	General	korse-sütyen bileşimi çamaşır	corselet n.
5	General	büstiyer korse	torsolette n.
6	General	kadınların giydiği korse/kuşak	cest n.
7	General	bir tür korse	waspie n.
8	General	bir tür korse	waist cincher n.
9	General	genellikle jartiyerli olan askısız korse veya büstiyer	merry widow n.
10	General	korse diken kimse	corsetier n.
11	General	korse, sütyen gibi malzemeler dikip satan kimse	corsetiere n.
12	General	belini sarmak (korse)	lace v.
13	General	korse takmak	corset v.
14	General	korse giymemiş	uncorseted adj.
15	General	korse giymemiş	ungirt adj.
Technical
16	Technical	korse bağı	corset lacing n.
17	Technical	korse balinası	busk n.
Textile
18	Textile	külot korse	panty girdle n.
19	Textile	şekillendirici korse	shapewear n.
20	Textile	üst korse	overbust corset n.
21	Textile	ispanya'da giyilen sıkı bir korse	basquine n.
22	Textile	18. yüzyılda kadınların kullandığı korse	jump n.
23	Textile	balerin ve balet kostümlerinde bulunan bir korse	gilet n.
24	Textile	kuş tüyünden yapılmış korse baleni	featherbone n.
25	Textile	külot korse	panty n.
26	Textile	külot korse	pantie girdle n.
27	Textile	korse içine giyilen dantel yeleği olmayan	untuckered adj.
History
28	History	süslü bir tür korse	placard n.