Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | lyre n. | lir (çalgı) | ||
The musician played a beautiful melody on the lyre. Müzisyen lirle çok güzel bir melodi çalıyordu. More Sentences |
||||
General | lyre n. | lir | ||
Technical | ||||
Technical | lyre n. | lir | ||
Astronomy | ||||
Astronomy | lyre n. | şilyak takımyıldızı | ||
Astronomy | lyre n. | çalgı takımyıldızı | ||
Art | ||||
Art | lyre n. | lir | ||
Music | ||||
Music | lyre n. | lir | ||
Music | lyre n. | bando takımındaki bir müzisyenin nota kitabını müzik aletine veya kendi koluna tutturmak için kullandığı lir şeklinde yaylı kelepçesi bulunan bir çubuk |
Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | lyre bird n. | lir kuşu | ||
Zoology | ||||
Zoology | lyre bat n. | hindistan ve sri lanka'da yaşayan, ilginç büyük kulakları ve burnu olan küçük bir yarasa | ||
Botanic | ||||
Botanic | lyre-leaf sage n. | abd'nin doğusunda yetişen bir ada çayı | ||
Botanic | lyre-flower n. | kanayan kalp | ||
Botanic | lyre-shaped adj. | lir biçiminde | ||
Music | ||||
Music | aeolian lyre n. | rüzgarla çalınan harp | ||
Music | aeolian lyre n. | rüzgar harpı | ||
Music | lyre player n. | lirci | ||
Music | lyre player n. | lir çalan kişi | ||
Music | aeolian lyre n. | rüzgarla çalınan lir | ||
Music | bell lyre n. | lir şeklindeki bir tür ksilofon | ||
Reptiles | ||||
Reptiles | sonoran lyre snake (trimorphodon lambda) n. | kuzey amerika'nın güneybatısındaki çöl bölgelerinde bulunan bir yılan | ||
Reptiles | lyre snake n. | abd'nin doğu kesimi ve orta amerika'nın dağlık bölgelerinde yaşayan ve kafasında lir biçiminde bir iz bulunan orta derecede zehirli bir yılan | ||
Reptiles | lyre turtle n. | deri sırtlı deniz kaplumbağası |